29

905 59 142
                                    


Çoğunluğu Duygu'nun evinde geçen 1 haftanın ardından Ahmet izin aldığından Yağız ve Hazan kendi evlerinde zaman geçirmeye başlamıştı.

Film izledikleri bir akşam Hazan'ın telefonu çaldı. Arayan Ece'ydi. Yarım saatten fazla annesinden dert yanmış, Hazan'ın ne zaman geleceğini sormuştu. Hazan, Yağız'la göz göze gelip iki gün sonra Yağız'ın doktor kontrolünden sonra ancak gelebileceğini söyledi.

Fazilet Hanım'ın da sohbete katılmasıyla bir süre daha konuştular. Fazilet de aynı soruyu sormuş, Hazan aynı cevabı vermişti. Fazilet itiraz etmeden, laf sokmadan kızını onayladı. Hazan bu durumdan şüphelense de kurcalamadı. 

Kapatmadan ''Yanındaki cam göze de selam söyle'' diyerek Yağız'ın da duyacağı tonda bağıran Fazilet'le Yağız irkilmiş kısıkça teşekkür etmişti. Hazan geveleyerek telefonu kapattı. 

............

Sabah erkenden kalkıp hastaneye giden Hazan ve Yağız, doktorun asistanını takip ederek tetkiklerin yapılacağı odaya girdiler. Hazan, Yağız'ın elini bırakmadığından doktor girebileceğini soyleyip onu da içeri aldı.

Önce EKG daha sonra EKO çekerek raporları dolduran doktor, kendisini takip ederek koridorun karşısındaki '*EFOR' odasına geçmelerini söyledi. Yağız'dan üstünü çıkarıp koşu bandına çıkmasını rica etti.

*(EFOR testi; siz görseldeki gibi her 3 dakikada bir kademeli olarak hızlanan ve dikleşen bir koşu bandında ilerlerken monitörden kalbinizin takip edilmesiyle kalbinizin ağır efor karşısında nasıl davrandığının anlaşılmasını sağlayan bir test

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*(EFOR testi; siz görseldeki gibi her 3 dakikada bir kademeli olarak hızlanan ve dikleşen bir koşu bandında ilerlerken monitörden kalbinizin takip edilmesiyle kalbinizin ağır efor karşısında nasıl davrandığının anlaşılmasını sağlayan bir test.)

Yağız, hareketlenen bandın üzerinde yürümeye başladı. Belirli aralıklarla hızlanan bantla koşmaya baslayan Yağız, 10. dakikada öksürerek durmalarını söylerken büyük ekrandan da alarm ve uyarı geldiğinde doktor yandaki serumu açıp bantı yavaşlattı. Genelde 10. ya da 11. dakikadan sonrasını Yağız'ın kalbi kaldıramazdı.

Ekrandaki uyarı kaybolmuş, alarm durmuş ve Yağız'ın kalp atımları normale dönmüştü. Yavaşlayarak duran bantın korkuluğuna tutunup nefes alan Yağız, Hazan'ın uzattığı elini tutarak yardımıyla yere indi. Doktorun manşon ve kabloları çözerek belindeki aparatı çıkarmasıyla Hazan Yağız'ın yavaşça sedyeye uzanmasını sağladı. Derin nefesleriyle yutkunan Yağız fazlasıyla yorulmuştu.

Doktorun durumunu sormasıyla iyi olduğunu söyledi. Doktor, biraz daha kendine gelene kadar uzanmasını söyleyerek odadan çıktığında yalnız kaldıklarında Hazan, Yağız'ın hafifçe yanağını okşayıp minik bir öpücük kondurdu.

Bir süre daha dinlendikten sonra yavaşça doğrulan Yağız, elektrotları sökmeye başladığında Hazan da sırtındakileri çıkararak gömleğini giynesine yardım etti.

Tetkiklerin ardından öğle yemeği için bir yerlere gidip tekrar hastaneye döndüler. Raporları ayrıntılı inceleyen doktor, herhangi bir sorun olmadığını, 3 ay sonra tekrar kontrole gelmelerini söyledi.

KALPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin