4 KAHRAMAN

83. Bölüm

Erkan: Yok lan

Demir: Ne o zaman komutanım!

Erkan: Hani benim bir bebişim var ya.

Demir: Eee

Erkan: Ben nasıl bakacağım çocuğa olm ya kötü bir baba olursam?

Demir: Saçmalama be senden kötü baba mı olur? Kaç yıldır timine komutanlıkla birlikte babalık yapmış insansın, bir küçük bebeğe mi bakamayacaksın?

Erkan: Abi haklısın ama ben hayatım boyunca her şeye karşı sert olmayı öğrendim, ya bebeğe karşı da sert olursam?

Demir: Kardeşim onu gördüğünde ister istemez yumuşuyorsun zaten merak etme.

Erkan: Yarın cinsiyetini öğreneceğiz, abi ben çok kötü heyecanlıyım yaaaa!

Demir: Sakin ol, isim ne düşünüyorsunuz?

Erkan: Kız olursa Asena, erkek olursa Selçuk.

Demir: ...

Erkan: Demir?

Demir: Hı iyi güzel tamam. Kardeşim Gülşah çağırıyor sonra konuşsak?

Erkan: Tamam ta-

Erkan: Piçe bak ya yüzüme kapattı. Neyse eğitimde çıkaracağım bunları teker teker.

Ece: Hayatııım.

Erkan: Ne oldu?

Ece: Kayısı alır mısın?

Erkan: Tamam ben çıkıyorum o zaman hazırım zaten.

Ece: Tamam aşkım dikkat et görüşürüz.

Erkan: Görüşürüz.

Erkan çıktıktan sonra gülmeye başlar.

Erkan: Abi dikkat et ne ya? O kadar alışmış ki evden aniden çıkmama.

Erkan asansörden çıkıp yan sokaktaki manavdan yarım kilo kayısı alıp gelir.

Erkan: Selaam ben geldim. Şunları yıkayıp geliyorum.

Erkan yıkayıp gelir ve tekrar bebekle konuşmaya başlar.

Erkan: Benim Minnak Bozkurdum ne yapıyor bakalım? Mutlu mu? Üzgün mü?

Ece: Aa hiç üzgün olur mu?

Erkan: Annesinin duygularını hissetmiyor mu?

Ece: ...

Erkan: Tamam tamam üzülme.

Haberlere 5 dk kala Erkan bebeğe "Gülümse Annem" söyler. Bitirince haberlerin başladığını görür.

Sunucu: Şehit Batuhan Öztürk'ün odasında masasının üstünde duran mektup görenleri ağlattı.

Anneciğim, babacığım, kardeşlerim ve nişanlım, bu mektubu yazma sebebim, rüyamda gördüğüm şehitliğimdir. Belki sizi çok üzeceğim ama merak etmeyin, ben çok mutluyum. Mete komutan gibi çocukluğumda anne babamı kaybetmedim, ya da yan timden Yusuf gibi annem doğduğumda beni çöp bidonuna atmadı, geride gözü yaşlı ailemi bıraktım, beni tek üzen bu olacak. Baba, kardeşime söyle, sınıfındaki tahtanın üstündeki bayrakta, hep onu izleyeceğim. Söyle ki, öğrencilerine vatan için yaşamayı öğretsin. Abime de çok ağlamamasını söyle, en dayanıklımız oydu ama, içindeki o yumuşak kalbini gördüm ben. Annem, annem ağlayacak, bırak ağlasın. Ama mutluluktan, gururdan ağlasın lütfen. Filiz, canım sana söylediler mi bilmiyorum, vurulursam eğer komutanıma "Filiz'e söyleyin, tek aşkım bir vatan bir sen." Derirtecektim, ve umarım söylemişlerdir. Ve sen baba, bana vatan için yaşamayı öğreten sendin. Vatan için ölmeyi de kendim istedim, canımı feda etmem gerekiyordu. Baba bu mektubu ilk gören sen olmuşsundur, lütfen, sen de ağlama. Bak ben ölmedim, görüyorum seni eğer ağladıysan, darılmam, haklısın. Ve Selçuk, kardeşim onları teselli edecek bir sen varsın. Git, onlara benim yaşadığımı anlat kardeşim. Ve yan timden Yiğit, hatırlatayım dedim, tüm şehitler kardeştir, kardeşim sayılıyorsun ya artık. Haberlerde bu mektubu görüyorsanız, sizin için canımı feda ettiğimi bilin...

Erkan: 🥲 (Göremeyenler için gülümserken ağlayan var ya o. Whatsapp'te olan)

Ece: Erkan, sen ağladın mı?

Erkan: Yok ya, çok anlamlı yazmış. Ondan.

Ece: Yalan yapma senin de duyguların var ağladın işte!

Erkan: Ya tamam ne kızıyorsun ağladım evet ne var?

Sunucu: Son cümleyi tekrar edeyim. "Haberlerde bu mektubu görüyorsanız, sizin için canımı feda ettiğimi bilin." Eğer bu cümlede hiçbir şey hissetmediyseniz, sizin kalbiniz ve Türklüğünüz haklında şüphe duyarım.

Erkan: Koca Kıdemli Yüzbaşı'yı ağlattı lan kim dayanabilir buna!

518 kelime özür dilemek ama bir dahaki bölüm güzel olcak🥰

ÖPÜLDÜNÜZ!❤❤❤💙💙💙