4 KAHRAMAN

135. Bölüm

Demir ne olduğunu anlamıştır. Karnına bakar, evet, taşın üstüne çok sert düşmüş ve kesmiş, o kadar derin değil, zamanında oradan da vurulmuştu...

Ağzını çalkalayıp aynaya bakar. Komutanın yanına gider.

Utku: Gir!

Demir: Komutanım.

Utku: Dinliyorum üsteğmenim.

Demir: Komutanım benim biraz acil şekilde hastaneye gitmem lazım.

Utku: Neden?

Demir: Galiba bir şeyler ters çünkü.

Utku: Üsteğmenim sorun ne?

Demir: Tam olarak emin değilim ama mide kanamasından şüpheleniyorum.

Utku: Tek başına gidemezsin yolda bir şey olur. Özgür ile git.

Demir: Emredersiniz komutanım.

Odadan çıkınca kapıda Özgür'ü görür.

Demir: Hayırdır?

Özgür: H-hiç komutanım

Demir: Duydun dediğini.

Arabaya binerler. Bozkurt ise oturup bir haber bekliyordur.

Yusuf: Musti ne oldu sence?

Mustafa: Çok şey var hepsini sayayım mı?

Kaan: En olası olanları say işte ya.

Mustafa: Mide kanaması, çünkü biraz kahverengi gibiydi, mide asidi öyle yapıyor. Koyu kırmızıysa kanama devam ediyor demektir, zaten öyleydi. Ama neden olsun ki?

Kaan: Taşın üstüne düştü.

Mustafa: Tamam, karaciğer sorunları olabilir, alkol kullanmadığını düşünüyorum, hem zaten nasıl göreve gelsin?

Erkan: Yok, nefret eder hatta, 1 kere tüm tim denemişliğimiz var sadece.

Mustafa: Ondan da bir şey olmaz. Kalp ameliyatı zaten yok. Peptik ülser, yok be ne alaka.

Kürşat: Bunlar öğretiliyor muydu size?

Mustafa: Hayır sen meraklandırdın.

Kürşat: Ne zaman?

Mustafa: Ya ilk görevde dağda dedin ya "Kan kusmama 2 dk kaldı." Diye, görev boyunca kafama takıldı yorgunluktan gerçekten olur mu diye.

Tim hala anlamamıştır.

Erkan: Biz neden duymadık?

Kürşat: İlk görev komutanım işte.

Mustafa: Biz size söylemedik mi?

Kürşat: Hatay'da beraber görev yaptık.

Yusuf: Musti ve sen?

Kürşat: Evet.

Yusuf: Mustiyle?

Kürşat: Evet komutanım Mustiyle.

Yiğit: O sınıfın sessiz çocuğu olm çantasından Ak-47 çıkarır tarar bizi amk.

Doktorlar Demir'i ameliyata almıştır, telefonunu, silahını ve anahtarları Özgür'e verirler. Telefonu çalar.

Utku: Özgür durum ne?

Özgür: Komutanım ameliyata aldılar şimdi telefonunu da verdiler.

Utku: Tamam ben ailesine haber veriyorum.