4 KAHRAMAN

57. Bölüm

X: Gebert o zaman.

O sırada bir it ölmemiştir, silahı alıp Demir'e ateş eder.

Erkan: Lan sen ölmedin mi şerefsiz? (Vurur) Demir iyi misin?

Demir: İyiyim komutanım karnımdan vurdu sanırım

Erkan: Sanırım mı?

Demir: Komutanım aci hissim yok benim

Erkan: Demir yarana bak

Demir: Emredersiniz komutanım!

Erkan: Nasıl?

Demir: O iti ben öldürseydim keşkee.

Erkan: Demir iyi misin?

Demir: Bende sıkıntı yok komutanım. Mermi derine gelmemiş, çıkardım. Kanamayı durdurdum. Acıdan bayılma şansım da yok. İyiyim komutanım.

Hasan: Demir, adının hakkını veren bir askersin

Demir: Sağolun komutanım.

Talip: Komutanım sanırım 1 saat daha buradayız.

Erkan: Neden?

Talip: Helikopter 1 saate gelebilirmiş. Beklememiz lazım.

Hasan: Off. Neyse, ne olacak bekleriz.

Yusuf: Yani acil yaralımız yok.

Demir: Yok de aslanım ben iyiyim.

Talip: Komutanım acı hissi olmadan bu yaşa kadar nasıl geldiniz?

Demir: Dikkatli olarak. Mesela her yaralandığımda hissederim. Acımasa da dokununca hissediyorum astsubayım.

Hasan: Eğitimde ne oldu peki?

Demir: Acı dedim komutanım. Eğitimde güç kullanıyoruz. Yorulmuyorum demedim acı hissetmiyorum dedim.

Erkan: Özel kuvvetler sınavını nasıl geçtiği belli oldu

Tim: 😂

2 saat sonra karargah...

Utku: Aferin asker! İyi iş çıkardınız. Hepiniz iyi mi?

Erkan: Demir yaralı komutanım.

Utku: Nasıl?

Erkan: Komutanım acı hissi yokmuş, mermiyi çıkardı kanamayı da durdurdu. İyi yani.

Utku: İyi. Gidebilirsin.

Erkan: Sağolun komutanım.

Erkan: Demir iyisin değil mi? Bir doktor baksaydı.

Demir: İyiyim komutanım. Doktora gerek yok.

Erkan: Tamam, dikkatli ol.

Demir: Emredersiniz komutanım.

Talip: Komutanım benim aklıma birşey takıldı, kalıcı hastalığı olanları Özel Kuvvetler'e almazlar ki?

Demir: Hastalık değil. Talip herşeyi bana sormak zorunda mısın? Google diye bir şey icat edildi. Böyle açıyorsun, yazıp aratıyorsun.

Yusuf: (kıkırdar)

Hasan: Yemin ederim ben böyle iş görmedim. Acıya dayananı bilirim, ama hissetmemek. Garip..

Yusuf: Peki Erkan komutan ile birlikte olan olayda?

Demir: Ölümsüz değilim Yusuf. Kan kaybındandı o. 3 mermi yedim yaşadığıma şükret.

15 dk sonra..

Erkan: Tim hazırlan!

Yusuf: (ama yeter ya)

Tim: EMREDERSİNİZ KOMUTANIM!

Hasan: Biz o itlerin başını yakalamadık mı? Ne operasyonu bu?

Erkan: Biraz it avlayacağız, o kadar. Öyle bir operasyon olsa Demir gelemezdi.

Yusuf: İt avlamak mı? En sevdiğim

Demir: Komutanım şuan öyle moda girdim ki, tek başıma 40 it avlayacam.

Hasan: Demir sen İzmirlisin, 'Avlayacam' ne ya?

Demir: Komutanım ona bakarsak siz de Karslısınız.

Hasan: Sen meni sorguluyursan?

Tim: 😂

Bölgeye gelir ve yerleşirler...

Yusuf: (tam alnından şak diye vurur)

Demir: Şakk, iyi vuruştu

Yusuf: Sağolun komutanım.

Hasan: Talip bak şurada 2 tane pusumuş it var. Üsttekini sen indir alttaki bende.

Tam isabet...

Erkan: İyi vuruştu. Bak şu aracın üstünde duranlar bende. Onları ben leş edicem siz diğerlerini halledin.

Kaan: Diğer araç da bende.

Erkan: Tamam.

Kaan: Komutanım bunlara destek geliyor.

Erkan: Olabilir. Vur gitsin.

Oğuz and Barış...

Oğuz: Lan tek kolla yaptığıma bak.

Barış: Israr etmeseydin evde uyuyordun.

Oğuz: Yok böyle iyi.

Ece...

Ece: Kaçma artık lan kabul et yakalanacan

Ali: He ya. Vuracağım şimdi topuğuna.

Yakup: Vur o zaman ne bekliyorsun!