45

6.9K 486 82
                                    

" Baba, Miran amcam ne zaman gelecek?" Can'ın eşyalarını çantaya koyan Eren diğer yandan da oğluna cevap verdi.

" 10 dakika sonra geleceğim dedi bebeğim biliyorsun." Cümlesini bitirdikten sonra çalan kapıyla koşmaya başlayan oğluna uyarıda bulunsa da, Can, babasını dinlemeden koşarak merdivenlerden inip kapıya ilerlemişti.

Kapıyı açınca gülümseyerek kendisine bakan Miran'a karşı gülümseyip kollarını kaldırarak kucağına almasını istemişti.

" Aslanım benim." Küçük çocuğu kucağına alarak sıkıca sarıldıktan sonra eve ilerledi. Can'ın çantasını hazırlayıp salona geçen Eren, Miran'ı görüp gülümsedi.

" Hoş geldin."

" Hoş buldum. Çantası hazır mı?" Başını sallayarak onaylayan Eren elindeki çantayı Miran'a uzattı. Kucağındaki Can'a gülümseyip Eren'den aldığı çantayı omzuna asan Miran konuştu.

" Biz gidelim o zaman değil mi aslanım?" Aniden durgunlaşan Can somurtkan bir şekilde başını salladı ancak herhangi bir şey söylemedi.

Onun bu durumuna kaş çatan ikili birbirine baktıktan sonra Eren, oğlunu kucağına alarak konuşmuştu.

" Miran sen Can'ı arabada bekleyebilir misin?"

" Tabii ki." Evden çıkan Miran ile yere eğilerek oğlunu kucağından indiren Eren, oğlunun saçlarını okşarken konuştu.

" Neden moralin bozuk bebeğim?"

" Miraç babamı çok çok özledim. Bazen Miran amcamlarla değil de babamla vakit geçirmek istiyorum."

" Bebeğim.." Bir şey diyemeden susan Eren ile Can devam etti.

" Miraç babam, bana kızdıysa, yaramazlık yaptığım için gelmiyorsa söz veriyorum bundan sonra yaramazlık yapmayacağım baba. Ama lütfen Miraç babam gelsin. Kahramanımı çok özledim."

Miraç, Can için bir babadan çok kurtarıcıydı, kahramandı. Bazı zamanlarda, Miraç uzun süren görevlerden geldiğinde Can, babasının kollarına koşarken kahramanım geldi diye bağırırdı. Ve Eren biliyordu ki eğer Can kahramanın diyorsa gerçekten özlemiştir.

" Baban... sana kızgın değil bebeğim. Aksine seni çok seviyor ve eminim ki o da seni çok özlüyordur. Ama bazı sebeplerden dolayı baban gelemez bebeğim sadece vakti geldiğinde biz yanına gidebiliriz."

" Hemen gitsek?"

" Baban istediğimiz zaman yanına gidebileceğimiz bir yerde değil." Ve seni de kaybedemem diye devam etti içinden Eren. Oğlu her ne kadar bilmeden öyle demiş olsa da Eren'in canından can götürmüştü. Eğer oğluna da bir şey olursa gerçekten yaşayamaz, canına kıyardı.

" Tamam hadi gel kucağına amcan daha fazla beklemesin." Oğlunun dolu gözlerinin altını silip yanaklarına küçük birer şefkatli öpücük kondurup Can'ı da kucağına alarak evden çıktı Eren.

Dolan gözlerinden dolayı akan burnunu çekip arabaya yaslanarak sigara içen diğer yandan da kendilerini bekleyen Miran'ın yanına ilerleyip oğlunu amcasının kucağına verdi. Miran, Eren yanına yaklaşmadan sigarasını söndürdüğü için rahatlıkla Can'ı alıp dikkatli bir şekilde arka koltuğa koyup kemerini takarak saçları arasına bir öpücük kondurup geri çekildi.

Can'ın kapısını kapatıp Eren'e döndüğünde Ufaklığın dolu gözlerle çantasından çıkardığı oyuncağı ile oynayan oğlunu izlediğini gördü.

" Ne oldu Eren?"

" Miraç'ı çok özlemiş. Ona kahramanım diyor ve Can eğer Miraç'a kahramanım diyorsa gerçekten çok özlemiştir. Ve Miraç'ın ona kızdığını, yaramazlık yaptığı için gelmediğini düşünüyor."

Emanet -GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin