Önündeki kafeye bakarak elindeki paketi daha sıkı tutan Miraç derin bir nefes alarak içeri girdi. Girdiği anda parti havasında olan kafe kendisine sıkıntı verirken etrafa göz gezdirip sevdiği ve oğlunu aradı ancak ileride gördükleriyle olduğu yerde durdu.
Eren ve Kılıç yan yana dururken Can ise Kılıç'ın kucağında neşeyle oynuyordu. Yutkunarak kendine gelmeye çalışan Mirac koluna dokunan Akın ile irkilerek geri çekilip kolunu çekti.
" Kardeşim."
" Bana kağıt ve kalem bulabilir misin?" Bir şey anlamasa da başını sallayarak onaylayan Akın etrafta dolan bir garsonun yanına ilerledi. Çok geçmeden elinde kağıt ve kalemle geri gelen Akın elindekileri Miraç'a uzatıp beklemeye başladı.
Akın'ın elinden kağıt ve kalemi alarak hızlı hızlı bir şeyler yazdıktan sonra elindeki kutunun içine atıp kutuyu da masaya koyarak elini Akın'ın omzuna koydu Miraç.
" Beni görmedin." Akın'ın bir şey demesine izin vermeden kafeden çıkarak arabasına ilerledi. Burnunu çekerek kendisini dinlemek istemeyen gözlerine ağlamaması için komut verdikten sonra bakışlarını bir kaya kadar sert yapıp arabasına bindi.
Arabaya evine sürerken aklında geçen gün Can'ın okul öğretmeniyle yaptığı konuşmayı düşünüyordu.
....
Önündeki okula bakarak gülümseyen Miraç güvenlikten ziyaretçi kartı aldıktan sonra içeri girip duvardaki tabelalardan müdürün odasını bulup içeri girdi.
" Merhaba."" Hoş geldiniz buyurun geçin." Başını sallayarak masanın önündeki koltuklara oturan Miraç karşısındaki adamın sormasını bekliyordu.
Ne yazık ki geçen iki sene kendisinde az bir miktar özgüven eksikliğine neden olmuştu.
" Hangi öğrencinin velisisiniz?"
" Can. Can Kaya." Hatırladığı küçük çocuk ile gülümseyerek başını sallayan müdür konuştu.
" Demek okulda öne çıkan çalışkan öğrencinin velisisiniz. Ancak Eren bey başka velisi olmadığını söylemişti."
" Mesleğimden dolayı iki yıldır burada değildim. Eşim ile aramız biraz açıldı."
" Peki. Siz ne için gelmiştiniz?"
" Can'ın durumunu öğrenmek ve vakit geçirmek için okuldan almaya gelmiştim. Malum bundan sonra oğlumun yanında olmak, onunla vakit geçirmek istiyorum."
" Can'ın ekstra bir durumu yok. Dediğim gibi öne çıkan çalışkan ve zeki öğrencilerden biri. Sadece arkadaşlarından biraz uzak, arkadaşları kendisine herhangi bir adım atmazsa arkadaşları ile iletişim kuramıyor. Zaten Eren bey, Can için sürekli olarak arkadaşları ile birlikte olması için etkinlikler yapıyor. Bunların yanı sıra Can okulda aktif olan etkinlikler katılıyor, el becerilerini ve zekasını birleştirip ekstra çaba gösterip öne çıkıyor."
" Arkadaşları ile arasındaki soğukluk neden?"
" Eren bey sizin yokluğunuzdan sonra böyle olduğunu söylemişti. Sizin eksikliğinizi hissettirmemek için çabalasa da Can bu durumdan elbette ki etkilendi. Fakat zaten Eren beyin yani sıra Kılıç bey de, Can ile fazlasıyla ilgileniyor. Sürekli olarak okuldan sonra vakit geçiriyorlar." Şaşkınlıkla karşısındaki adama bakan Miraç gözlerine yerleşen kırgınlığı belli etmemeye çalışsa da karşısındaki adam, Miraç'ta olan değişikliği fark edip söylediklerini düşündü.
Fakat iş işten geçmişti. Miraç, bütün bedenini yorgunluğa iten bir kırgınlıkla dolmuştu. Karşısındaki adama zoraki gülümsemeye çalışarak oturduğu yerden kalkan Miraç önündeki adama elini uzatıp teşekkür ederek hızla odadan çıkıp duvara yaslandı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Emanet -Gay
Ficción GeneralYüzbaşı Miraç Kaya ve şehit olan askerinden emanet; Hemşire Eren Aslan