16(Kıskançlık Perileri 🧚)

860 55 12
                                    

Diğer Gün Akşamı

Eda: Annecim ne yordun bugün beni ama?
Serkan: Ne yaptı annesi?
Eda: Bütün gün tekmeledi karnımı.
Serkan: Mavi Hanım annenizi yormayın ama olmaz öyle.

Telefon çalar.

Eda: Kim?
Serkan: Ferit.
Eda: Aç bakalım.
Serkan: Efendim Ferit.
Ferit: Serkan ben sizden bir şey isteyecektim.
Serkan: Söyle.
Ferit: Ben bu gece Ceren'e evlilik teklifi edeceğim de bir organizasyon yaptım. Eda ve sen de gelebilir misiniz?
Serkan: Eda biraz yorgun ama sen konumu at. Kabul ederse geliriz tabi.
Ferit: Tamam teşekkür ederim. Bu arada Pelin ve Anıl geliyor.
Serkan: Tamam, görüşürüz.
Ferit: Görüşürüz.
Eda: Ne olmuş?
Serkan: Ceren'e evlilik teklifi edecekmiş Ferit. Organizasyon falan yapmış. Çağırmış herkesi. Bizi de çağırdı. Sen istersen gidelim.
Eda: Gidelim, gidelim tabii ki. Arkadaşımı en güzel günlerinden birinde yalnız bırakamam.
Serkan: E yorgundun.
Eda: Olsun, kalk hadi. Belki biraz hareket yaramaza da iyi gelir.
Serkan: İyi o zaman. Hadi giyinelim.
Eda: AAA ben ne giyineceğim?
Serkan: Ne demek ne giyineceğim?
Eda: Kıyafetim yok. Hepsi küçüldü.
Serkan: Nasıl küçüldü?
Eda: Serkan ben beş buçuk kilo aldım. Nasıl olsun kıyafetlerim bana?
Serkan: Hayatım o da sorun mu annem o kadar şey aldı. İçinde illa ki vardır elbise.
Eda: AAA doğru ben açtım onları. İçinde bir sürü elbise vardı.
Serkan: HEH işte giyin onlardan birini. Zaten sana ne giysen yakışıyor.
Eda: Öyle mi diyorsunuz Serkan Bey?
Serkan: Ben sizi her halinizle seviyorum Eda Hanım.
Eda: Sen seçsene kıyafetlerimi?
Serkan: Siz nasıl isterseniz.

Serkan kırmızı, uzun, büyük dekolteli kolları inik bir elbise seçti. Altına da özel tasarım bir siyah topuklu ayakkabı seçti.

Eda: Ben Mert'e boşuna babasının oğlu demiyorum. O da aynı senin gibi. Bana mükemmel kıyafetler seçiyor.
Serkan: EEE kim yetiştirdi?
Eda: İşe bak ya, ben zevksizim o zaman. Öyle mi Serkan?
Serkan: Hayatım ne alakası var. Sen kendi başına başlı başına bir stilistsin zaten.
Eda: Baştan söylesene sen onu.
Serkan: Ben ne giyineyim?
Eda: Siyah takım elbise ve kırmızı cep mendili bence bu gece için ideal.
Serkan: Tamamdır Eda Hanım.

Hazırlanır ve mekana giderler. Her şeyi ayarlarlar. En son Ferit gidip Ceren'i alır ve yemeğe getirir. Yemeğin ortasında Ferit izin ister.

Ferit: Ceren ben bir lavaboya gideyim. Geleceğim hemen, tamam mı?
Ceren: Tamam, git gel ama hemen.

Ferit kalkar. Bir anda ışıklar söner. Ceren neye uğradığını şaşırır. O sırada Eda, Serkan, Engin, Pırıl, Pelin, Anıl, Melo, Fifi, Leyla ve Erdem girer ve yan yana dizilmiş sandalyelere otururlar. Hepsinin elinde bir hece vardı "Benimle evlenir misin?" sorusundan. Ayrıca bir de küçük ışıklar vardı ellerinde. Ceren hiçbir şey görmüyordur. Ne olduğunun farkında değildir.

Ceren: FERİT! KORKUYORUM! NERDESİN?
Ferit: Aşkım, buradayım geldim ben sakin ol.
Bir an da ışıklar açarlar. Ceren neye uğradığını şaşırır. Ferit mumla Ceren'in yanına gelir. Mumu masaya koyar. Ceren şoktadır. Ferit diz çöker.

Ceren: Aşkım ne oluyor ya?

Ferit yüzük çıkartır.

Ferit: Bunca yıldır hayatımda seninle mutlu olduğum kadar kimseyle mutlu olmadım sevgilim. Sende benimle aynı fikirdeysen eğer Ceren Başar benimle evlenir misin?
Ceren: EVET! EVET! EVET! TABİİ Kİ SENİNLE EVLENİRİM.

Ferit yüzüğü takar. Kalkar ve sarılırlar. Diğerleri alkışlıyordur. Bugün de böylece mutlu sonla biter.
Diğer gün sabah Serkan erkenden işe gitti. Eda da bugün şirkete yardıma gidecekti. O da birkaç saat sonra uyandı ve hazırlandı. Mert'i Aydan'a emanet edip çıktı. Şirkette o gün peyzaj mimarı seçimleri vardı. Tabii ki Serkan Bolat seçiyordu. Eda'nın yerine seçilecek yeteneği ancak o seçebilirdi. Adaylar Serkan Bolat'ın sınavından geçmek zorundaydılar. Eda Serkan'ın kapısının önünde bu kadar kız görünce şok oldu. Leyla'yı çağırdı.

YILDIZLARA BAK 💫Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin