YILDIZLARA BAK 💫

52(İki Elin Sesi Var)

İki Gün Sonra

Eda: Serkan vallahi sen iyice açıldın he robotluktan. Böyle yerlere gitmeler falan. Bugün doktora gideyim diyorum. Bebişe bakalım tekrardan.
Serkan: Harika fikir! Bence ailecek gidelim.
Eda: YOK! Ailecek olmaz. Biz bugün cinsiyetiniz öğreneceğiz. Sana sürpriz.
Serkan: Hayır... Eda yapma bana bunu. Lütfen.
Eda: Serkan öğreneceksin zaten, merak etme.

Eda'nın telefonu çalar. Eda arayana bakmadan açar.

Eda: Buyurun.
Aylin: Buyurun mu?

Eda eliyle ağzını kapatır.

Eda: Teyze! Sen miydin? Özür dilerim. Ben iş telefonu sandım.
Aylin: Demek ki neymiş artık alışkanlıklarımızdan vazgeçiyormuşuz. Di mi küçük hanım?
Eda: Tamam teyze ya. Nasılsın, ne yapıyorsun? Alican nasıl?
Aylin: İyiyiz yavrum. Yaşayıp, gidiyoruz işte ama biz şey düşündük. Acaba sana mı gelsek birkaç gün? Müsait misin kuzum?
Eda: Müsaitim teyzem. Tabii ki gelin. Ben size her zaman müsaitim.
Aylin: İyi o zaman biz öğleden sonra orada oluruz kuzum.
Eda: Tamam teyzem. Görüşürüz, öptüm seni.
Aylin: Bende seni.

Eda telefonu kapatır.

Serkan: Ne diyor teyzen?
Eda: Buraya gelmek istiyorlarmış.
Serkan: Ne güzel, gelsinler.
Eda: Bende davet ettim, öğleden sonra burada olacaklar.
Serkan: Harika haberler bunlar Eda. Teyzene bayılıyorum, biliyorsun.
Eda: OĞLUŞUM!

Eda güler. Serkan da güler.

Eda: Gülersin tabi. Neyse hadi seni uğurlayayım. Sonra mutfakta bir şeyler yapayım.
Serkan: Ne gibi bir şeyler mesela? Hem sen neden kendini yoruyorsun?
Eda: Serkan basit şeyler yapacağım. Teyzem geldiğinde benim yaptığım bir şeyi yemek ister. Hem boşum da akşama kadar çocuklara yaparız bir şeyler.

Çocuklar kapısı açık odadan koşarak içeri girer.

Mert: BİRİ BİZDEN Mİ BAHSETTİ?

Eda Mert'in yanakların sıkar.

Eda: Tam da sizden bahsetti tombik yanaklı küçük hanım ve küçük bey.
Mavi: EEE ne yapıyoruz?
Eda: Aylin teyze ve Alican vardı ya, onlar bize gelecekler bugün.
Mert/ Mavi: YAŞASIN!
Eda: EVEET! Bende dedim ki ben çocuklarımla onlara bir güzel yemekler yaparım.
Mert/ Mavi: YAPARIIIZ!
Serkan: Serkan da dedi ki yorulmak yok. Bana bakın yavrular. Anneniz yorulmayacak. Biliyorsunuz kardeşinize hamile. Sakin sakin, yavaş yavaş çalışın. Tamam mı?
Mert: O iş bizde patron.
Serkan: Size güveniyorum

Hep birlikte bahçeye inerler. O sırada Pelin ve Anıl da çıkıyorlardı kızlarla.

Anıl: Heh Serkan hadi kardeşim. A bir dakika bu bebeler ve sen neden hazır değilsin Eda?
Eda: Biz bugün yokuz. Yani ben evdeyim, çocuklar da benimle. Pelin sende kal istiyorsan kızlarla.
Pelin: Yok bugün benimde işim var ama zor olmazsa kızları bırakayım.
Eda: Yok canım ne zorluğu. Bu prenseslerin zorluğu mu olur? Kalsınlar benimle.
Anıl: Tamam kalsınlar ama Alin'e ve Mert'e dikkat!
Eda: Evlendireceğim onları evlendireceğim.
Anıl: NE!
Alin/ Mert: YAŞASIN!
Anıl: Eda saçmalama.
Pelin: Yav Anıl hadi yürü hadi. Hadi Serkan!
Anıl: Karıcım evlendireceğim diyor. Bunun şakasını bile istemiyorum.
Pelin: ANIL YÜRÜ YA YÜRÜ! Hadi Serkan. Bugün çok iş var çok.
Eda: Güle güle. El sallayın çocuklar.

Pelin, Anıl, Serkan giderler. Eda çocuklarla baş başa kalmıştır. Eda mutfağa çocuklara kahvaltı hazırlamaya girer. Kahvaltıya otururlar. Çok geçmeden Aydan yanlarına gelir.

Eda: Annem günaydın, hoş geldin. Hayırdır ne oldu? Gel otur gel.

Eda iyi görünmeyen Aydan'ı oturtur.