79(Yaşattığını Yaşamak)

185 21 7
                                    

Herkes: Oh şükür...
Eda: Babam benim...
Alp: Güzel kızım...

Eda ve Alp sarılırlar.

Serkan: Bir olayı daha tatlıya bağladık.
Ozan: Ben zaten biliyordum ki ablam...
Eda: Bir tanem benim...

Eda ve Ozan da sarılırlar.

Semiha: Senin Yıldız ailesinin kızı olmaman imkansızdı zaten güzel torunum. Tekrardan hoş geldin ailemize.
Eda: Hoş bulduk babaannem...

Üç Gün Sonra

Eda: Buna benim gitmem ve senin burada kalman lazım aşkım, daha fazla ısrar etme lütfen. Ozan da geliyor hem benimle.
Serkan: Eda bensiz gitmeni istemiyorum.
Eda: Serkan, canım... Mert'in sınavları var, Mavi mutlaka ikimizden birini istiyor yanında, Mete zaten bebek. Annesinin kokusu yok bari babasının ki olsun birkaç saat. Tamam ben seni de anlıyorum. Sende uçak fobisi oluştu bu normal ama benim başıma bir şey gelecekse zaten gelecek, kaçamam ki ben bundan.

Serkan Eda'ya sarılır.

Serkan: Seni çok seviyorum.
Eda: Ben seni daha çok.

Ayrıldıklarında Eda konuşur.

Eda: Babam olduğunu iddia eden adamı ben gelene kadar buldur olur mu? Neden böyle bir şey iddia etti merak ediyorum. Beni de çok özle. Babama iyi bak.
Serkan: Merak etme sen, ben her şeyi hallederim. Seni de çok özleyeceğim.

Eda Serkan'ı dudağından öper.

Eda: Birkaç saatlik gidip geleceğiz.

O sırada pencerelerine taş atılır. İkisi de hemen pencereye koşar. Eda Pencereyi açar.

Eda: Allah seni ne yapmasın?
Ozan: E hadi be abla! On dakikadır burada bekliyorum, bir ayrılamadınız.
Eda: Patladın mı he?
Ozan: Patlamam mı lazım? Geç kalacağız uçağa.
Eda: Geliyorum, tamam.

Eda camı kapatır.

Eda: Kimseye "görüşürüz" diyemedim ama sen selam söylersin.

Tekrar sarılırlar.

Serkan: Seni çok seviyorum güzelim.
Eda: Bende seni kocacım. Hadi görüşürüz.

Eda teker teker çocukları öper ve çıkar. Ozan kapılarının önünde arabayla bekliyordu.

Ozan: Çok şükür.

Eda tekrardan sarıldı Serkan'a.

Serkan: Geleceksin.
Eda: Geleceğim.

Elleri ayrıldı iki aşığın. Tekrardan ayrılmışlardı...

Üç Saat Sonra

Eda Serkan'a mesaj çeker İtalya'ya indiklerine dair.

Eda: Sevgilim biz indik İtalya'ya, işimizi halledince arayacağım seni.
Ozan: Ne yapıyorsun? Ne yapıyorsun? Hadi!
Eda: Geldim Ozan geldim.

Ozan Eda'yı sürüklüyordu.

Ozan: Yüce rabbim bana sabır versin. Hadi abla! ABLA!
Eda: Bağırma, geldim!
Ozan: Şükür.

Eda ve Ozan toplantı yapacakları kişinin şirketine girerler.

Eda: Ozan...
Ozan: Efendim abla.

Eda'nın içi bir anda kötü olmuştu, başı gidip geliyordu sanki.

Eda: Oradalar.

(İtalyanca konuşuyorlarmış gibi düşünün)

Ozan: Evet Sinyor.
Ârif: Sinyor, Sinyora hoş geldiniz.

YILDIZLARA BAK 💫Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin