Hellööö ben geldiim :)
Bugün 1 Eylül ve Jeongguk'un doğum günüüü eheheh :D Elimde büyümüş gibi hissediyorum, üstelik 97liyim ve ondan sadece 7 ay büyüğüm ama neticede büyüğüm sjsjsjjs Herhalde o yüzden böyle noonasıymış gibi hissetmelerim :D
Jeon tüm güzellikler seni bulsun ve daima o güzel tavşan gülüşün yüzünden eksik olmasın, iyi ki doğdun biriciğimizzz :)
Keyifli okumalar muaah! Xx
--
Kulaklarım bana oyun falan oynamıyordu. Beni gerçekten de odasına çağırıyordu. Tanrım!
Elim ayağıma dolanmış bir şekilde kapanan kapıya bakmaya son verip bakışlarımı öz sıvımla ıslanan zemine çevirdim. Az önce resmen onun kolları arasında boşalmıştım. Düşündükçe yerin dibine girme isteğim çoğalıyordu. Rezil rüsva olmuştum.
Gözlerimi yumup burnumdan derin bir nefes çektim içime. Yüzüm, ensem, kulaklarım deli gibi yanıyordu.
Yerdeki mendilini aldığımda, erkeksi parfümünün o keskin kokusu beynimi döndürdü. Kendi sıvımla ıslanan mendildeki ona ait erkeksi kokuyu burnuma götürüp koklamamak için kendimi zor tuttum. Başımı iki yana sallayıp silkelenerek kendime geldim. Ciddi anlamda aptallaşmıştım.
Az önce yaşadığım rezilliği bir kenara bırakmam ve burayı temizlemem gerekiyordu. Bay Kim beni bekliyordu. Tanrım!
Benim sıvımla ıslanan mendile bakmayı kesip doğruca odanın içinde koşar adımlarla kapıya yöneldim. Kapıyı yavaşça aralayıp bulunduğum kattaki lavaboya koşturdum. Her ne kadar istemesem de vakit kaybetmeden onun yanına gitmem gerekiyordu. Yoksa cezamı katlayabilir, geciktiğim için bana daha çok kızabilirdi.
Temizlik bezlerinden birini kaptığım gibi çalışma odasına geri dönmüş, parkeyi güzelce silmiş ve sonrasında o bezi giriş kattaki banyoya geri gidip yıkadıktan sonra bezlerin bulunduğu dolaba bırakmıştım. Kovaya su koyup viledayla silmek vakit kaybıydı. Bu yüzden de bezle silmeyi seçmiştim. Umarım farketmezdi, alt tarafı orgazm sıvısıydı. Normal peçeteyle bile silsem yeriydi, ama kızabilir diye düşünerek bez ile güzelce parkeyi çitilercesine silmiştim. Gören de yağlı bir yiyecek döküldü zannederdi.
Ellerimi ve yüzümü yıkayıp daha fazla oyalanmadan Bay Kim'in odasının yolunu tutmuştum. Gergin adımlarım eşliğinde çok geçmeden kapısının önünde soluğu almıştım.
Normalde girmemin yasak olduğu söylenilen yatak odasının önündeydim şimdi.
Gerginliğimi yutmak ister gibi derince soluklandım. Titreyen elimi yumruk haline getirip parmak boğumlarımla usulca kapıya tıklattım. Kaçışım yoktu. Ne ceza verecekti bilmiyordum ama inanılmaz derecede gergindim ve midem düğüm düğüm olmuştu.
"Gir!" İçeriden gelen komutu ile ellerim mümkünmüş gibi daha çok titredi. Sakin olabilmek için içimden kendimi telkin etmeye çalıştım.
Oraya mühürlenmiş gibi dikilmeye son verip titrek ellerimle kapının kulpuna uzandım ve usulca çevirip başımı önüme eğerek kapıyı itekleyip araladım.
Araladığım ufacık mesafeden vücudumu geçirip kapıya yaslanarak geri kapattım yavaşça. Gözlerim ayaklarımdan bir saniye bile kalkmıyordu. Ona bakmaya cesaretim yoktu.
"Jeon, yanıma gel!" Emir kipiyle bağıran sert sesini işittiğim anda mümkünmüş gibi daha çok irkildim. Dakikalar öncesinde, alt katta çalışma odasındayken dingin çıkan sesinden eser yoktu. Şimdi yine bağırmaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SINNER • TAEKOOK +18 ✓
Fanfiction(+18 yetişkin içerik) Jeon Jungkook, zengin iş adamı Kim Taehyung'un evine yatılı hizmetçi olarak işe alınır. Jeon Jungkook yağmurdan kaçarken doluya tutulduğunun farkında değildir. (Bolca smut+argo kelimeler içerir) Semetae Ukekook Yan ship sope Ba...