53 | Aşkım

34.6K 2.3K 3.4K
                                    

Haiiii, ben geldiim. Final öncesi son bölümü getirdim söz verdiğim gibi, yarına finalle geleceğim. Belki bugün yazarsam bugün de gelebilirim bilmiyorum:)

Ama sizlere böyle hüzünlü, bir o kadar şeker ve atışmalı bir bölüm getirdim. Umarım seversiniz. Lütfen oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin. Seviyorum sizi.

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Düzenlemeden atıyorum çünkü. Keyifli okumalar lokumlarım! Xx

**

Başını hafifçe salladı. "O kadının sözüne inanmak istemedim, ama... Doğruymuş. Abim varmış ve gerçekten de bu kaza yaşanmış, bense onun ölümüne sebep olmuşum..."

Sesindeki o kırgınlık, o hayal kırıklığı ruhuma , benliğime işledi. İnkar etmeyeceğim, annesinin gerçekten iyi bir oyuncu olmasını ve yalan söylüyor olmasını umut etmişti bir yanım içten içe. Babasının aslında böyle bir durum olmadığını dile getirmesini dilemiştim. Ama olmamıştı. Ne yazık ki bu durum gerçekleşmişti, lakin o bunun bilincinde olamayacak kadar küçük yaşta olsa dahi, kendini suçlu hissediyordu. Gözlerine yansıyan o hüzün tohumları benim nefesimi kesiyordu.

Her ne olursa olsun onun yanında olacaktım. Tıpkı onun benim yanımda olduğu ve beni her koşulda koruyup kolladığı gibi, ben de ona göz kulak olacaktım. Bunu da birlikte aşacaktık.

Onun yüzünü avuçlarımın arasına alarak parmak boğumlarımla tenini okşarken dudaklarımı usulca burnunun ucuna bastırıp geri çekildim. Ardından tereddüt etmeksizin dudaklarımı konuşmak adına araladım.

"Bunun bilincinde olamayacak kadar küçüktün, hatırlamayacak kadar yaşın küçüktü. Asla bilerek böyle bir şeyi yapmazdın Taehyung, asla. Lütfen kendini çok hırpalayacak şekilde suçlu hissetme, evet biliyorum söylemesi kolay diye düşünüyorsun, ama zamanı geriye alamayacağımızı biliyorsun. Ne sen anneni affedebilirsin, ne de abini geri getirebiliriz... Sen sadece oyun oynamak isteyen masum, küçük bir çocuktun ve asla böyle bir şey olmasını istememiştin."

Gözlerini yumarak titreyen dudaklarını sımsıkı birbirine bastırdı, benden saklamak ister gibi. "Bu gerçek omuzlarıma bir yük gibi bağlandı bir kere. Ama aşmaya çalışacağım, bunu da atlatacağım. Ben darbeler yiyerek büyümeye alıştım bir kere..."

Sözleri canımı öyle yaktı ki, aldığım nefesin genzime takılıp bana haram olduğunu hissettim, iliklerime kadar.

Dudaklarımı gerilen çene çizgisine bastırdığım anda, kirpiklerini titreştirerek kısa süreliğine kapalı tuttuğu gözlerini usulca araladı ve bakışlarımızı orta yolda çakıştırdı.

Gözleri yeniden dolu dolu olmuş ve kızarmıştı, bakışları kısıktı. "Artık yalnız değilsin ve bir şeyleri tek başına atlatmaya çalışmak zorunda da değilsin Taehyung. Ben varım, tıpkı benim sana sığındığım gibi sen de sırtını bana yasla. Sen benim en güvenli yerimken, benim de senin başını yasladığın limanın olmama izin ver." diye fısıldadım dudaklarına.

Ellerim, hâlen daha pürüzsüz teninde oyalanıyordu. Parmak boğumlarım yüzünün her bir karışını özenle okşuyordu.

Ellerimi yakalayıp avuçlarıma sırasıyla sulu öpücükler kondurdu kokumu içine çeke çeke. "İyi ki çıktın karşıma, iyi ki buldun beni. En büyük iyi ki'm olarak kalacaksın, seni seviyorum güzelim."

***

Ertesi gün||

Taehyung, babasından abisinin gömüldüğü mezarlığın adresini almış ve birlikte abisini ziyarete gelmiştik.

SINNER • TAEKOOK +18 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin