Bölüm 6" Stajyer "

5.9K 472 169
                                    




&

"Stajyer şunu dahiliye bölümündeki Hasan doktora götürüver." elime mavi sert kapaklı dosyalar tutturulmuş öylece karşımdaki yaşlı doktora bakakalmıştım. Artık yemek molasına çıkmak istiyordum. Sıkıntıyla puflayıp ayaklarımı sürüye sürüye dahiliyeye giderken yanımdan geçen doktorlar benim bu halime gülüyordu. Duygularımı bazen dışarıya fazla belli ediyordum.Ama buradaki insanlar benim hareketlerimin doğal olduğunu söylüyordu. En azından diğerleriyle iyi geçinmeye çalışıyordum.

"Dayan Stajyer!" birisi arkamdan bağırdığında başımı çevirip o tarafa doğru bakmıştım.Bu çocuğu daha öncede fark etmiştim.Üst sınıfımdan bir çocuktu. Tatlı bir gülüşü vardı. Ne zaman beni görse gülümser bana destek olacak sözler söylerdi. Allah sahibine bağışlasın pek de yakışıklıydı.Yakışıklılar gerçekten ilgimi çekiyordu.Bu huyumu sevmesemde güzel bir çehre görünce bakmadan duramıyordum. İnsana nedensizce mutluluk veriyordu.Bir de kendi kendime o çehreleri yorumluyordum.

"Denerim!" bende onun arkasından bağırıp işime geri dönmüştüm.Bazı şeyleri önceden öğrenip burada ayak işçiliğine başlamak harika bir histi gerçekten(!) Dosyalar elimde koridorda giderken telefonum çalmaya başlamıştı. Dosyaları bir koluma geçirip cebimden telefonu çıkarıp kulağıma dayamıştım.

"Efendim." kimin aradığına bakmamıştım.Koridorda yürürken bir yandan gözüm dahiliye bölümünü arıyordu. En azından ayak işleri beni hastaneye alıştırıyordu.

"Öğle arasında boş musun? Yakınlardaydım boşsan bir şeyler yiyelim." Efecan'ın sesini duyunca heyecandan az kalsın elimdeki dosyaları düşüyordum.O böyle söyleyince adımlarımı hızlandırmış hatta koridorda koşmaya başlamıştım.

"Boşum boşum hemen küçük bir işim var. Beş dakikada hastanenin çıkışında olurum."koşarken sesim zar zor çıkmıştı. Demin ayaklarımı sürürken şimdi aşkın verdiği enerjiyle koşuyordum. Bir yandan dosyaları elimden düşürmemek için çabalıyordum.Telefonu kapatıp hemen dahiliye bölümüne gitmiştim.Sonunda doktoru bulmuştum.Hasan doktor benim bu halimi görünce önce şaşırmış sonra hemen elimdeki dosyaları almıştı.

"Sakin ol kızım acele değildi o kadar.Senin kadar işinde ciddi bir stajyer görmedim. Güzel güzel." doktor konuşurken bir yandan derin derin nefes almaya çalışıyordum. Yüzümde kocaman bir gülümseme belirmişti.

"Hocam ben hemen gidiyorum." bir dakika bile orada beklemeden Hasan doktorun yanından ayrılmıştım.Bu hızım kimin içindi bir bilseydi yaptığım şeyin bu kadar masum ve iyi olduğunu düşünmezdi.Kimse bir daha bana emir vermesin diye saklana saklana hastaneden çıkmıştım. Bir yere giderken ortalıkta görünmemek en iyi çözümlerden bir tanesiydi.Zaten öğlen arasına çıkacaktık.

Bahçeye vardığımda etrafta bir sürü insan görmüştüm. Hasta aileleri, yürüyüşe çıkan bazı hastalar... Gözlerim Efecan'ı arıyordu.Koşmaktan terler içinde kalmıştım.Önce biraz bahçede dolanmıştım sonra arabayla gelebileceği aklıma gelmiş otoparka doğru yürümüştüm. O sırada kendime çeki düzen vermeye çalışıyordum.Reddedilişim ona olan sevgimi kesinlikle köreltmiyordu. Aşk denen şey çok bağımlılık yapan bir şeydi. En azından bir kere olsun onun yüzünü göreyim içim rahatlasın diyordunuz.

Sonra Efecan'ın siyah Mercedes G serisi jipini görmüştüm.Park etmiş arabasından inerken onun havalı inişini hayranlıkla seyrettim. İçimden lütfen beni sev diye geçirdim.Siyah Fendi gözlüklerini takmış yüzündeki gülümsemeyle bana doğru gelirken beni görünce el sallamıştı.Ona siyah giymek yakışıyordu.Alsında ona her şey yakışıyordu.

Evde en rahat para harcayan kişi kesinlikle oydu. Elinde küçük bir hediye poşeti vardı.Beni ilk kez hastanede ziyaret ediyordu. Sanırım dünkü ziyaretime karşılık ziyareti iade ediyordu. Bir şeyi asla karşılıksız bırakmazdı. Tunahan'a ve bana sürekli hediyeler alır bizi şımartırdı.İlk tıpı kazandığımda bana kocaman pembe bir ayıcık almıştı.Tatlı şeyleri seviyordum ve bunu bilmemesi imkansızdı. Şimdi o tatlı ayıcık odamın bir köşesinde duruyor bazen Efecan'a sarılmak istediğimde o ayıcığa sarılıyordum.

Sessiz 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin