Leila
Sabah kalktığımda başım çatlayacaktı.Dün akşam Alper abilerden erken ayrılmış bir şeyleri unutmak için gece fena içmiştim.Aslında kendime bir söz vermiştim.İçkiyi bırakmak istiyordum ama dertlendiğimde içemeden duramıyordum.Sanki o beni tamamlayan bir yol arkadaşım gibiydi.İçtiğimde bir şeyleri unutacağımı düşünüyordum ama günün sonunda vücudum bir çöplüğe dönüşüyordu.Bana yaradığını söyleyemezdim.Babamla annem ayrılınca babam her gün kendini içkiye vurmuştu.Bazen onunla oturup içer onun anlattığı hastane hikayelerini dinlerdim.Annemden ayrıldığı için çok mutlu olduğunu düşünmüyordum aslında. Suçu tamamen babamda da aramıyordum.
Annem sürekli ilgi görmediği için şikayetlere başlamıştı.Sonra birilerini kıskanmaya...Annemin bazen durduk yere kavga çıkardığı oluyordu.Aslında babamın belirgin bir şekilde annemi sevmediği görmemiştim. Yani belki bu kavgalardan sonra daha fazla Duru'nun annesinden bahsetmeye başlamıştı.Belki annemle bir arkadaş gibi olmak istiyordu babam.Nisa ablanın eskiden ona olan ilgisini hatırlayıp karşılaştırma yapıyor olmalıydı.Telefonuma bir mesaj geldiğinde yataktan kalkıp telefonumun olduğu yere doğru gittim.
Sabah sabah Tunahan günaydın mesajı mı atmıştı? Şaşkınlıkla tekrar telefonun ekranına baktım.Evet oydu.Yine ne düşünüyordu acaba?Kesin bana olanları soracaktı.Benden olanları öğrenmek için sürekli sorular soruyordu.
"Ne var yine?" ona mesaj yazıp lavaboya doğru ilerlemiştim.
"Bugün benimle buluşmak ister misin?Belki bir şeyler hakkında konuşuruz.Bir de düğün için kendime takım bakacağım.Sen kıyafet aldın mı?" derdi anlaşılmıştı.Sanırım Efecan'ın ağzından bir şey öğrenememişti.Şimdi bana sarıyordu.
"Benim elbisem var kendin git bak." yazıp göndermiştim.Şu düğün olana kadar ondan uzak durmak istiyordum.Yoksa sorularından kurtulamayacaktım.
"Tek başıma karar veremiyorum.Bana yardım edebilir misin?Seni evinden alayım mı?" bu çocuk neden bu kadar ısrarcıydı.Yüzümü yıkayıp kendime çeki düzen vermiştim.Başka zaman olsaydı onun bu teklifini bir an bile düşünmezdim ama şimdi beni bir çıkar için çağırdığını bildiğim için hoşuma gitmiyordu.
"Evde dinleneceğim.Kendimi iyi hissetmiyorum başkasından yardım al." sürekli mesajlaşmak beni güldürmüştü.Asıl Ece buna nasıl katlanmıştı?Kesin katlanmasının önemli bir nedeni vardı.Sonra telefonuma bir resim gelmişti.Tunahan kendi yüzünü atmıştı.Dudaklarını büzmüş kaşlarını indirmiş üzgün bir şekilde bakıyordu.
"Üzdün. Ben de kendimi iyi hissetmiyordum."arkasından böyle söyleyince yüzümde bir tebessüm yayıldı.Resmi çok tatlıydı.Esmer erkeklerden gerçekten hoşlanıyordum.Değişik bir çekiciliği vardı Tunahan'ın. Tatlı sert bir erkek yapısı vardı.Bu muhabbeti uzatmadan telefonu yatağımın üzerine fırlattım.Duvarımdaki Efecan'ın resimlerine baktım.Artık şu resimleri çıkarsam iyi olacaktı.Efecan'ı düşündükçe yüreğim parçalanıyordu.Babamla konuşmak için bugün onun evinde kalmıştım.Normalde ayrı evde kalıyordum.
Efecan'ın posterlerini yavaşça duvarlardan sökmeye başladığımda Efecan'ın yakışıklı olduğunu düşündüm ama benim hiç dikkatimi çekmeyen bir tipi vardı.Ama Tunahan'ı görür görmez ona bakasım geliyordu. Herkesin zevkleri ne kadar farklıydı.Bir kişide aradığı özellikler çok farklıydı.Tunahan'ın son gönderdiği o şapşal fotoğrafını asıl buraya asmalıydım.Aslında onunla bugün dışarıya çıkmak eğlenceli olabilirdi.Ama ağzımdan bir şey kaçırmaktan korkuyordum.Onun yanında olunca bazen mantığım tatile çıkıyordu.
Bütün resimleri çıkardıktan sonra küçük bir mola vermiştim.O sırada acıktığımı hissettim.Mutfağa gidip biraz farelik yapma zamanıydı.Babamın evinde ne vardı hiçbir fikrim yoktu.Şu an burayı otel gibi kullanıyordum.Babamı rahatsız etmemek için sessizce odamdan çıkıp ayak uçlarımda mutfağa giderken bir ses dikkatimi çekmişti.