Harika yemek kokuları geliyordu. Efecan elini belime sarmış ikimizde gülümseyerek büyük salona geçerken Efecan yanaklarıma durmadan öpücük konduruyordu.
" Oh oh mis gibi kokuyorsun." Dediğinde bana sokulup içime enerji depolarken ona iyice sarılmıştım.
" Seni çok seviyorum." mırıldanırken büyük salona gelmiştik.
Bütün aileyi masada toplanmış görmüştük. Bir dedem eksikti.Esra abla sırıtarak keyifle bize bakıyordu.Gözlerimi ondan kaçırmış sonra babamla göz göze gelmiştim. O ikimize bakarken nedense kollarımı Efecan'dan çekmiştim. Biraz babamdan utanıyordum. Bu çok garipti. Özel hayatla günlük hayatı ayırmak inanılmaz gerginlik veriyordu.
" Vay vay ziyafet mi var? Herkes bizim evde. " Efecan şaşkın şaşkın herkese bakıyordu. Ona sürpriz ayarlamışlardı.
"E her şeyin normale dönme şerefine." annem gülümseyerek ikimize doğru bakıyordu. Bu büyük aile harika bir his veriyordu bana.
" Durukan ne oldu! Son gülen iyi güldü işte! Bak Duru'yu aldık senden işte." Alper abi hem hüzünlüydü hem babamla uğraşmaya çalışıyordu.
" Boş konuşma Alper." babam ona ters ters bakarken Alper abi yada belki baba demeliydim artık.
" Kabul et! Hep beraberiz işte. Kızın yanı başında. Çocukların burada mutlu değil misin? Oğlum güzel bakar kızına." Alper baba yine babamla uğraşırken biz hemen masada yerlerimizi almıştık.
" Sen benim kızımın bakılmaya ihtiyacı olduğunu mu düşünüyorsun? O her haliyle kimseye bakılmaya muhtaç değil." babam kaşlarını çatmış Alper babama bakıyordu.
" Öyle demedim. Her şeyden yanlış bir çıkarım yapma. Yani kızına değer verir .Yani benimde kızım sayılır artık. Hep kızım gibiydi ama..." Alper baba laflarını toparlamaya çalışırken Efecan'la ikimiz gülümsememizi bastıramıyorduk. Babamla Alper babanın bu hallerini seviyordum.
" Şuna bak şuna. Kızı ne kadar değerli oldu? Ben neyim? Tunahan ne Durukan?" annem biraz babamla uğraşırcasına laflar atarken Tunahan ise biraz uykulu gözüküyordu.
" Tunahan'ın bende yeri farklı senin farklı kızımın farklı. Sen beni kıskanıyor musun? Çocuklarından?" babam güzel bir konuya değinmişti. Efecan'ın tabağına bir şeyler koymaya çalışırken o da benim tabağımı doldurmaya çalışıyordu. Tunahan da yan taraftan Efecan'ın tabağına bir şeyler koyup " Gücünü topla." Demişti fısıldayarak.Tunahan Efecan abisini fazla önemsiyordu.
" Kıskanıyorum tabiki. Neyse..." annem gerçekten babamı biraz kıskanıyordu.O babama uzun uzun bakarken Cole abi annemi izliyordu. Leila bunu fark etmiş gibiydi. Gözleri benimle buluştuğunda biraz onun hüzünlü olduğunu görmüştüm. Cole abi ne yaptığının farkında değildi belki de.
" Bu arada baba adamların başına kim geçti.? Başı boş bırakmamak lazım." Efecan birden konuyu değiştirmiş Alper babanın gözlerinin içine bakmaya başlamıştı. O sırada babam kendinden emin bir şekilde " Tunahan ilgilenecek." dediğinde elimdeki çatal birden kayıvermişti.
" Tunahan mı? Olmaz." Efecan benden önce tepki vermişti. Kaşlarını çatmış babama doğru bakıyordu.
" Tunahan'ın ne işi var!" sesini biraz daha yükseltmişti.
" Ne o beni beğenmiyor musun? " Tunahan yarım ağızla gülümseyip sonra birden ciddileşmişti.
" Tunahan sen bunu yapamazsın anlıyor musun? Olmaz kardeşim." Efecan ona doğru döndüğünde Tunahan'ın gözlerinin içine sert bir şekilde bakmıştı.