Resim Efecan /Duru .
-&-Üstüme pola yaka siyah dizlerimin üstünde biten hatta mini diyebileceğim bir elbise giymiştim. Siyah açık ten külotlu çorabımı altıma geçirirken yanlışlıkla tırnağımla bir tarafını yırtmıştım. Küçük bir yırtık olduğunu için umursamamıştım.Bacaklarımdan geçirmeye devam etmiştim. Zaten şu külotlu çorabı giymesi ölüm gibi bir şeydi. Bir daha giy çıkar yapmak istememiştim. Kadınların küçük sorunları asla bitmezdi.
Saçlarımı salık bırakıp omuzuma düşmesi sağladım. Dalgalı saçlarım hoş duruyordu. Aslında ilk kez böyle bir elbise giyiyordum. Vücuduma oturuyordu. Daha kadınsı bir hava katmıştı. Ama yüzümdeki bebeksi hava hiçbir zaman gitmiyordu. Bu halimi sevmiştim aslında. Dudaklarıma çok hafif kırmızı bir ruj sürerken birine özenip özenmediğimi düşünmüştüm. Neden böyle bir elbise aldığımı bile bilmiyordum. Belki birini taklit ediyordum.İçten içe kıskandığım birini.
Elime Efecan'ın aldığı parfümü alıp elbisemin yakasına doğru sıkmıştım.Güzel kokulara bayılırdım. Bu yüzden kokuya para verirken hiç düşünmezdim.Özellikle çiçeksi ve vanilyalı kokular hoşuma giderdi. Ağır kokular başımı ağrıtıyordu. Tenim hassas olduğunu için genelde kokuları kıyafetlerimin üzerine sıkmaya çalışıyordum. Organik ve daha kaliteli ürünler her zaman birinci tercihimdi.
Parfümü kıyafetimin üstüne sıkarken bir yandan bu güzel kokuyu içime çekiyordum.Efecan'ın koku seçimi harikaydı.Kendime bakarken bugünkü buluşmamız için fazla mı abartılı giyindiğimi düşünüyordum. Son kez etrafımda dönüp aynada kendime bakınca hazır olduğumu hissetmiştim. Akşam serin olur diye elbisemin üstüne uzun kollu siyah deri bir ceket almıştım. Gündüzleri çok sıcak olsa da geceleri havalar yavaş yavaş serinlemeye başlamıştı.Bu kıyafetle kimseye görünmeden evden çıkıp Efecan'ın bilet aldığını sinemaya gitmek için taksi durdurmuştum.Tunahan bana sinemada buluşuruz demişti. Büyük ihtimal Efecan'la birlikte geleceklerdi. Onu evde görmemiştim. Gözüm tekrar giydiğim kıyafete kaymıştı.Babam üstümdekini görseydi belki beni evden böyle çıkarmak istemeyebilirdi.Aslında Tunahan görünce ne diyecekti merak ediyordum. Bugün büyük bir risk almıştım. Bir yandan Ece'yle mesajlaşıyordum. Sanırım o benden daha heyecanlıydı.
Sinemanın önüne geldiğimde hemen taksiden inip Efecan'ı aramıştım.Telefon çalışıyordu ama açan yoktu. Sonra birden omzumda bir el hissettiğimde arkamı dönüvermiştim. Efecan'ı görünce rahatlamıştım.Hiç kendine özenmemiş üstünde gri kapüşonlu bir sweatshirt vardı.Saçları dağınıktı. Ama yine de tatlıydı.Yanağındaki hafif bir morluğu yeni fark etmiştim. Bir an aklım gitmişti.Elim hızla onun yanağına gitmişti.
" Ne oldu?" onu yaralı gördüğümde kalbim sızlıyordu adeta.
" Küçük bir kaza. Tunahan birazdan geleceğini söyledi. Gel içeriye geçelim. Ece nerde ?" Efecan etrafına bakınırken birden benim kıyafetime gözü takılmıştı. Kaşlarını çatmış baştan aşağı beni süzüyordu.
" Ece de gelecekmiş. Gidince içeriye geçin biraz geçikeceğim demişti." Efecan'ın sorusunu cevaplarken biraz gerilmiştim. Kıyafetim sanırım pek hoşuna gitmemişti.
" İçeriye geçelim. Ayakta durmayalım." o başıyla işaret verdiğinde yanında gerilmeye devam etmiştim.Soğuk davranıyordu.Sürekli eteğimi aşağı doğru çekerken Efecan ters ters bana bakıyordu. Biletleri gösterip içeriye girdiğimizde yerimize geçmiştik.Efecan'la ne konuşacağımı gerçekten bilmiyordum. Onu görmeyeli sanki yıllar geçmiş gibi hissediyordum. Aklımdan binbir türlü fikir geçerken telefonuma bakmaya başladım.
Ece'ye sürekli mesaj atıp nerede olduğunu soruyordum. Efecan'la baş başa kalmak biraz beni sebepsizce geriyordu.Eskinden saçma sapan şeyler konuşurdum ama şimdi konuşmadan önce defalarca düşünüyordum.Efecan'a doğru baktığımda o benim bacaklarıma doğru bakıyordu. Eteğim biraz fazla yukarıya kaymıştı. Elimle düzeltmeye çalışırken tekrar Efecan'la göz göze gelmiştik.