Yarın yirminci yaşımın ilk günü olacak ve sizlere on dokuzuncu yaşımın son gününe özel bölüm getirdim.
İYİ OKUMALAR
Para, mal, mülk bunlar geçici şeylerdi benim gözümde. Sağlıklı bir beden ve zihin, huzurlu bir yuva ve yuvayı sana daha da güzelleştiren bir eş... Asıl önemli olan bunlardı. Elde edilmesi benim için oldukça güç şeylerdi. Karun kadar zengin olmasak da parayı, malı, mülkü babamdan görmüştüm. Her istediğini yapmış, her istediğini almış bir kız çocuğu olarak huzursuz bir yuvada ve sağlıksız zihinler arasında büyümeye mecbur bırakılmıştım.
Kayıplarım, yıkılışlarım olmuştu. Enkazlar altında çok kalmıştım. Hala daha bir enkazda sayılırdım ama bu sefer birkaç fark vardı öncekilere nazaran. Huzurluydum. Bu durum her ne kadar dün geceden beri böyle olsa da sonunda tatmıştım bu duyguyu da işte.
Yaşanılan anlar tekrar tekrar zihnimde canlanırken aptal gibi gülümsemeden duramıyordum. Neler olmuştu öyle?
Fazlasıyla özel bir an yaşamıştık. Benim için çoğu ilkti. Bu ilklerin sahibiyse Ares'ti. O bana bir teklif sunmuştu ve bense o teklifi kabul etmiştim. Galiba dün geceden itibaren bir yola girmiştik.
Her ne kadar tanışalı çok uzun bir süre olmasa da uzun bir zamana tekabül edebilecek bir olay geçmişimiz vardı. Çok fazla acıya şahit olmuştuk. Yaşanmışlıklarımıza birinci elden tanıklık etmiştik ve daha da edecek gibi duruyorduk.
Yakışıklı birisiydi. Hatta fazlasıyla karizmatik ve her kızın peşinde koşacağı türden bir adamdı ama beni etkileyen kısım bu olmamıştı. Tamam biraz etkilenmiş olabilirdim ama asıl olay bu değildi.
O beni, ben bir enkazın altındayken bulmuştu. Beni oradan çıkartmış ve yaralarımı sarmıştı. Tüm iş burada bitmemişti. Ben tekrar tekrar enkaz altında kaldığımda her seferinde beni bularak kurtarmıştı. Belki acılarımı yok edememişti ama en azından onların azalması adına bir mücadele vermişti.
Benim kanımdan olan insanlar bile benim için bunu yapmamışken bir yabancının kalkıp bunu yapmasının anlamı büyüktü benim için. Hiç sevilmemiş ve sevilemeyecek olan, tecavüz sonucu dünyaya gelen bir kız çocuğu için bunun anlamı kelimelerle tarif edilemeyecek kadar anlamlıydı.
Terasta yaşadığımız o büyülü anların ardından beni sıkıca kolları arasına almış ve sarılmıştı. Ne kadar süre orada sarılı kalmıştık bilmiyordum. Saymamıştım. O sıradaki tek işlevim onun beni mest eden kokusunu solumak, teninin sıcaklığında ısınmaktı.
Onun da derin derin soluklar alıp verdiği anlardan sonra içeri geçmiş ve sessizce odalarımıza dağılmıştık. Uzun bir zaman sonra huzurlu bir uyku uyumuştum. Bunda yaşanılan anların etkisi büyükken, odalara dağılmadan önce şakaklarıma kondurduğu derin, sıcak öpücüğünde etkisi vardı.
Kabussuz ve sık sık uyanmadığım bir gecenin ardından sabah yine onun sayesinde huzurlu uyanmıştım. Derin uykumun en tatlı yerinde anlıma kondurulan hafif öpücükler eşliğinde uyanmıştım. Gözlerimi araladığımda gördüğüm ilk şey o olurken günüm gerçekten de güzel başlamıştı.
Hafif bir tebessümle beni karşılayarak günümü aydırırken bende ona aynı şekilde karşılık vermiştim. Daha sonrasında Tamay'ın planını onayladığını ve ona bunu benim iletmemi istediğini söylediğinde ona doğrusunu yaptığını belirtircesine iki gözümü ağırca kapatıp açmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LÂL -EHVENİŞER-
Teen FictionKitabın yayınlanma tarihi: 07.07.2021 "Sadece bir şeyi merak ediyorum. Neden ben?" dedim. Son sözcüklerimde sesimin titremesine engel olamamıştım. Gözlerim hala daha doluluğunu koruyordu. Sertçe esen rüzgarın şiddeti iyice artarken bedenimi esir ala...