Altmış sekiz

6.7K 573 49
                                    

Bölüm şarkısı: Maneskin - Beggin

.

.

.

Bir kalbin içinde ne taşıdığını asla bilemezsin

Kırmadan önce iyi düşün

Belki de içindeki sensin

Soğuk hava ve üzerinde oturduğu soğuk kaldırdım ona işlemiyordu. Bedenini ateşin ortasına atmışlar gibi yanıyordu. Yaşadığı şu dakikalarda nefes almayı unutmuştu. Nefes alma işleminin nasıl yapıldığını bilmeyen bir hali vardı. Parmaklarını kaldırıma sürttüğü için parmakları soyulmuştu. Bunu hissetmiyordu. Kartal'ın sıktığı omzu hala ağrıyordu. Ağrıyı hissetmiyordu.

Yaşadığı şok yüzünden öylece durmaya devam etti.

Kartal'ın sözleri kulaklarında çınlıyordu. Adının anlamına yakışmadığını söylüyordu ona. Devrim ilk defa ismine bu kadar anlam yüklenildiğini fark ediyordu. Onun için annesi tarafından gelen anlam yeterliyken birde sevdiği adamdan bambaşka bir anlam ile duymak onu sarsmıştı.

Kartal'ın hiçbir şey bilmeden böyle acıtarak konuşmasına kızamıyordu bile. Düşündükçe ona hak bile veriyordu. Kartal, Devrim'e neler hissettirdiğinin farkında değildi ama Devrim, Kartal'a hissettirdiklerinin farkındaydı. Kartal'ın onu sevdiğini şimdi daha iyi anlamıştı. Onun ağzından sevgi sözcükleri hiçbir zaman çıkmıyordu. Sevgisini belli eden biri değildi ama önemsediğini, ilgilendiğini her hareketi ile belli ediyordu. Devrim'e şimdi kızmasının tek sebebi de onu sevmediydi. Devrim onu anlıyordu. Gözlerini boşluktan çekip akan burnunu da aynı anda çekti.

Devrim birbirlerinden bu kadar zıt karakterleri olmasına rağmen nasıl birbirlerine çekildiklerine bir anlam yükleyemedi. Devrim Yakar hiç aşık olmamıştı ama Kartal'ın ona hissettirdiklerini düşündükçe boka battığını anlıyordu. Devrim ona her baktığında, onunla her konuştuğunda, onun içinde bulunduğu her anda bambaşka hisler hissediyordu. Yeri geldiğine çok mutlu oluyor, yeri geldiğinde çok üzülüyor ama yine de Kartal'ın bulunduğu her ana önem veriyordu.

Devrim kendi adının anlamını Kartal tarafından kendine yapılmış olduğunu fark ettiğinde ellerinin altındaki kaldırım taşlarından destek alarak yavaşça ayağa kalktı. İki metrelik boyunu hiçe sayıp onu nasıl yere serdiğini sorgulayacak zamanda değildi.

Bedeni yanıyordu, aklı karışıyordu ama yine de gitmiyordu o sözler kulaklarından.

Kartal'ın gittiği yöne doğru döndüğünde onun sokağın köşesinde ona sırtını dönüp bir şekilde durduğunu gördü. İki elini de yumruk yapmış öylece sokağın köşesinde durması onu garip bir halde gösteriyordu.

Gidemiyor dedi Devrim içinden, beni bırakıp gidemiyor ama canımı acıtmaktan da asla çekinmiyor.

Devrim kendinden uzakta duran Kartal'ın sırtını izlerken bile içinden sadece sırtının ne kadar güzel olduğu geçiyordu. Az önce bilip bilmeden konuşup canını acıtan o değilmiş gibi onun güzelliğini düşünüyordu.

Bu çocuk onu mahvediyordu. Olmadığı biri haline getiriyordu.

Kartal onun yüzüne yüzüne küfür ettiğinde bile Devrim, ne güzel küfür ediyor diye sayıklamıştı. Şimdi de adına bu kadar önem vermesi onu çıldırtıyordu.

Kartal farkında değildi ama Devrim'in kalbini avucunun içine almış ve sıkmıştı. Bu kırılmaktan daha büyük bir acıydı. Kalp kırılmazdı ki zaten. Kalp canınızı acıtan insanların elinde sıkışıp kalırdı. Devrim nasıl kalbini Kartal'ın ellerine bıraktıysa aynı şekilde Kartal'ın kalbini kendi ellerinin arasına alacaktı.

"Kartal..." Dudaklarından çıkan ilk kelime bu oldu. Bunu sadece kendisi duymuştu. Kartal'a yalvarıyordu...

Bilmiyorsun be yavrum, hiçbir şey bilmiyorsun...

"Kartal Karatay!" Tüm gücü ile sokağın sonunda duran Kartal'a doğru bağırdığında sokakta sadece onun sesi yankılandı. "Buraya gel!" Kartal ona sırtı dönük durduğu için eli ile yanını işaret ettiğini görmemişti. Kartal ne kadar acımasızca konuşan biriyse, Devrim'de o kadar dediğim dedik biriydi.

Kartal, Devrim'e dönmeyerek elini arkasına doğru uzatıp ona orta parmak hareketi çekti.

Ne gidiyordu ne bir şey yapıyordu ama aralarındaki bu mesafeden bile Devrim'i bir şekilde kışkırtabiliyordu.

Gidemiyordu, her attığı adım kalbine batıyordu. Onu bırakıp bir yere gitmek istemiyordu ama karakterinden de ödün vermeyecek kadar inatçı biriydi.

Sanki az önce boyundan büyük laflar etmemiş gibi çocukça bu hareketi yapması Devrim'i güldürdü. Devrim'in gülüşü zaman geçtikçe daha çok sesli bir hale geldiğinde Kartal merakına yenilerek ona doğru döndü.

---

---

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yazar Notu:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yazar Notu:

Bir saat sonra birinci finali paylaşacağım...

volleyball men - bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin