Bağlılık, düşünmemek demektir,
düşünmeye gerek duymamak demektir.
Bağlılık bilinçsizliktir.
Elimdeki küçük kreme bakarken Hera'yı dinliyordum.
"İşte böyle merdivenden iniyordu sonra bir anda durup bana döndü ve dedi ki..." Hera o anı tekrar yaşıyormuş gibi bana anlatırken gözlerimi kremden çekip ona baktım. Bana yaklaşıp sesinin derinden geldiğini düşünüyor olmalıydı ama bana daha çok miyavlıyormuş gibi geliyordu. "Bu elbise sana çok yakışmış."
"Sen ne dedin?"
"Biliyorum dedim başka ne diyecektim."
Gülerek başımı iki yana salladım. Bunu yapmam başımdaki ağırının varlığını tekrar hissettirdi. Bir elimi başıma koydum, bir süre öyle durup ağrımın geçmesini bekledim. Ağrım geçince gözlerimi geri Hera'ya çevirdim.
Pudingli bisküvili pastayı sevdiğim için onu yapmaya çalışacaktı. Genel olarak yemek yapamayan biri olduğu için en kolay olan tatlıyı belki yapabilir diye umuyordum.
"Senin yüzünden çok endişeliydim, Çınar'ı çok takacak halim yoktu."
"Onunla geçirdiğin her anı değerlendirmelisin çünkü herkese nasip olmuyor."
"Senden önemli değil tatlım."
Masanın üzerinde duran fıstık dolu olan kaseden bir avuç alıp ağzıma attım, puding ile uğraşan Hera'ya döndüm. Bir eli ile tencereyi karıştırıyor bir eli de belinde duruyordu. Üzerinde benim tişörtlerimden biri vardı.
"O Devrim ne kadar kaba bir çocuk. Hiç hoşlanmadım ondan."
Devrim'in ismini duymam elimdeki kreme geri bakmamı sağladım. "Kaba biri değil..." sesim fısıldıyor gibi çıksa da umursamadım.
"Nasıl biri peki?"
Hera'nın sorusu hafifçe kaçlarımı çatmama neden oldu. Dün gece benim yüzümden kavga etmişti, iyi miyim diye bakmaya evime gelmişti, uyumadan önce gördüğüm son yüz onun dağılmış yüzüydü, rüyamda onu görmüştüm. Kafam o kadar onunla doluydu ki. Elimdeki kremin kapağını açıp kolumdaki kızarıklığa sürerken Hera'nın sorusunu yanıtladım.
"Devrim'in etrafındaki herkes onun deli biri olduğunu düşünüyor, neden biliyor musun?"
Hera çok umurumda değil ama sen anlatıyorsan dinlerim bakışları ile bana baktı. Hafifçe gülümseyip kremi sürmeye devam ettim.
"Çünkü o cidden deli. Çoğu insanın yapamadığını yaptığı için ona deli diyorlar." Kremin kapağını kapatıp masaya koydum. "Hepimiz kendimize biçilen rolü oynuyoruz ama Devrim Yakar kendisinden başka hiçbir rolü oynamıyor."
"Bundan emin misin?"
Başımı evet der gibi salladım. "Eminim" oturduğum sandalyeye sırtımı yaslayıp gözlerimi Hera'ya çevirdim.
"İlk başlarda tavırları garip geliyordu ama zaman geçtikçe neden garip geldiğini çözdüm. Devrim ile hiç karşılaşmamıştım, bu yüzden garip geliyordu. Devrim'in yanındaki insanlar onun bu halini garipsemiyor. Devrim'in söylediği şeyler yaptığı hareketler o kadar orijinal ki ondan başka kimse bunu söyleyemez, yapamaz diyorsun." Kollarımı göğüslerimin altında birleştirdim." O kendisi gibi biri Hera." Bu düşünce derin bir nefes alıp vermeme neden oldu. "O ne kadar çok kendisiyse bende o kadar kendim değilim işte."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
volleyball men - bxb
Fanfiction[TAMAMLANDI] Usanmaz Yenilmez O sadece güler Hep hissiz aşık Hiç görmez kendini ama Suçlar o herkesi Pişmiş arsız Kibirle bir tepeden izler durur Cahil anlayacak gibi İnandım soyundum yine Gafil avlayacak beni Dur o ellerini Bi' ruhumdan çek Çek yo...