Bölüm şarkısı: Nova Norda - Bataklık
.
.
.Aşkın üzerine şöyle yazmışlar
Yangın halinde yasak çıkış kapısı
Zaman geçmek bilmemişti, Çınar'da Hera hakkında konuşmamıştı ve bu yüzden attığım her adımın sebebinin sadece kendimi oyalamak için yaptığımı düşünüyorum. Aksi takdirde hiçbir şekilde doğru dürüst bir açıklamasını yapamazdım bu durumun. Asansör geldiğinde güvenlik görevlisinden öğrendiğim çekimlerin yapıldığı katın numarasına bastım. Gözlerimi tuşlardan çekip aynada kendime baktığımda hafifçe gülümsedim.
Üzerimdeki koyu yeşil gömlek buğday tenime çok yakışmıştı, çok şık duruyordum. Çınar'ın boynuma taktığı kolyeden ve gömleğimin üstten birkaç düğmesini açtığından bahsetmek istemiyorum. Sol kulağıma da zorla küpe takmıştı. Üzgün olduğu için onu durdurmasam da benimle böyle ilgilenmesi hoşuma da gitmişti. Neden beni allayıp pulladığını bilmiyordum, onun bildiği bir şey vardır diyerekten ona hiç karışmadım. Tabi gözaltlarımın morlukları ve solgun tenim iyi bir ruh halinden olmadığımı kanıtlıyor ve iyi görünüşümü yok etse de umursayacak bir kafada değildim.
Tüm gün üzerimde Çınar'ın gardırobundan bana uyan kıyafetler ile durmuştum. Şu an üzerimdekiler de Çınar seçip giymeme neden olmuştu. Ne kadar ona Hera hakkında konuşmadığı için sinirli olsam da, üzgündü ve bu yüzden üzerine yürümedim.
Koyu yeşil gömleğimin alına siyah bir pantolon giymiştim. Belime kemer geçirmemi de Çınar söylemişti. Ben kemerimi takarken o elime karton çanta tutuşturup bunu Devrim'e götür diyerek beni kapının önüne kedi yavrusuymuşum gibi bıraktı. Amacının tam olarak ne olduğunu hala çözememiş bir haldeydim.
Asansörden inip karşıma çıkan kocaman stüdyoya baka kaldım. İlk defa böyle bir yeri kanlı canlı görüyordum. Şaşkınlığımı gizleyemeyerek etrafa bakışlar atarak yürümeye başladım.
"Pardon beyefendi kime bakmıştınız?" Yanıma gelen kıza dönüp konuşmak için ağzımı açtığımda konuşmama izin vermeden konuşmasına devam etti. "Buraya elinizi kolunuzu sallayarak giremezsiniz. İzin aldınız mı aşağıdan?" Tek kaşımı kaldırdım. "İzniniz yok büyük ihtimalle! Eğer gitmezseniz güvenliği çağırmak zorunda kalacağım." Şu an istesem tek elimle kızı yere yapıştırabilirdim. Aklımdan bu düşünce geçerken gözlerimi kıstım, ne diyorsun kızım sen, bu sefer başka bir kız bize doğru gelip olaya dahil oldu.
"Çağla ne oldu tatlım?"
"Çağla tatlım!" diğer kızın sesini taklit ederek konuştum, bana gözlerini dikmiş olan kıza doğru eğildim. Takımdakiler de bazen bana böyle bakıyorlardı. Şimdi onları daha net anlıyorum. Tatlım benimle uğraşmak için çok yanlış zamanı seçtin, tatttlııımmm. Aklımdaki Kartal'ı susturmaya çalışsam da bir kere dışarı çıkmıştı işte. "Sen gündemi çok takip etmiyorsun galiba" İyi bir moda olmadığım için dilimi tutamadım. "Kartal Karatay," Elimi ona doğru uzattım. "Ladin sporun yeni transferiyim." Karşımda duran iki kız bir anda nefesleri kesilmiş gibi bana bakıp elimi havada bıraktılar. Kaşlarımı çatıp elimi gösterdim. Bu hareketim ile otomatik bir şekilde ikisi de elime atıldığında elimi çekip onlardan başka tarafa baktım. Bu sefer de onların elleri boşta kalmıştı. "Devrim nerede?" Bu tür bir davranış kesinlikle içimdeki çirkef Kartal'a aitti. İlk defa Ladin kimliğimi kullanmıştım ve uzun zaman sonra ilk defa çirkef tarafım ortaya çıkmıştı.
"Kartal?" Aradığım kişinin sesini duymam ile sesin geldiği tarafa döndüm. "Senin ne işin var burada yavrum?" Devrim üzerindeki lacivert bir sweat ve altında siyah pantolon ile ne kadar sıradan kıyafetler içinde olsa da müthiş can yakıcı gözüküyordu. Devrim bana doğru yaklaşırken elleri cebindeydi kızlar onu gördüklerinde ortamdan gitmeye karar vermiş olmalılardı. Sesleri bir anda kesilmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
volleyball men - bxb
Fanfic[TAMAMLANDI] Usanmaz Yenilmez O sadece güler Hep hissiz aşık Hiç görmez kendini ama Suçlar o herkesi Pişmiş arsız Kibirle bir tepeden izler durur Cahil anlayacak gibi İnandım soyundum yine Gafil avlayacak beni Dur o ellerini Bi' ruhumdan çek Çek yo...