Medya Aslı'nın kafesi
Özge'den
Aslı'nın işlettiği Bakırköy'de ki sağlıklı yaşam ve pilates merkezine gelmiş Aslı'nın zorla önüme koyduğu iğrenç yeşil suyu içiyordum.
''Aslı allah aşkına bu ne böyle iyi ki bir kahve istedim keşke hiç bir şey vermeseydin kızım.''
''Aşkımm öyle deme bak bu içine de dışına da iyi gelecek maydanoz, havuç, ıspanak ne ararsan var vitamin deposu.'' Bir yandan kendi önündeki yeşil suyu içiyordu çok da keyif alan bir hali vardı açıkçası.
''Bir sütlü kahve de iş görürdü ya.''
''Susta iç önündekini.'' Telefonuna gelen mesajla şaşırmış gibiydi.
''Kim yazdı?''
''Hiiç, hiç kimse.'' Özel bir şeydi herhalde üstelemek istemedim.
''Özge şimdi benim saat 14 öğrencim gelecek pilates için sen sahile git orada buluşalım.''
''Sahil mi? Kar yağıyor kızım götüm mü donsun.''
''Ay o da doğru ne yapsak.''
''Tamam tamam ben Bakırköy meydanda gezerim öyle butiklere falan bakarım hem bu iğrenç suyun üstüne bulursam kestane gömerim malum ağzımın tadı kaçtı.'' Güldü
''Süper fikir şey konuşuruz o zaman bende buraları hazırlayayım.'' Kovuyordu beni resmen neler dönüyordu ya
''İyi görüşürüz.'' Ufaktan tavır yapmıştım ama oralı olmamıştı ne yapacaktı sevgilisini mi atacaktı stüdyoya hiç anlamamıştım. Bakırköy meydana doğru yürürken düşündüğüm tek şey İstanbul'un kışın ne kadar güzel göründüğüydü ha bir de Anıl tabiki çok kırmıştı beni eski yaralarımı açmıştı bu çocukla sonumuz ne olacaktı acaba.
''Özge.'' Tanıdık, güzel ses ve omzuma dokunan el ile kim olduğunu çok iyi bilerek arkama döndüm Anıl'dı tabiki , elinde tuttuğu kestane dolu kese kağıdıyla bana bakıyordu Aslı bu kadar da detay vermezsin, alacağın olsun!
''İnanamıyorum sana Aslı ya.'' Diye mırıldandığımda çekingen bir şekilde baktı yüzüme.
''Ben ısrar ettim.''
''İyi aferin sana.''
''Özge yapma böyle bebeğim.''
''Anıl oyalama beni ya başka erkeklerle flört etmem lazım malum ilgi arsızıyım ya.''
''Özge ben.''
''Ne sen, ya ben senin beni aldattığını sandığımda bile böyle yapmadım, hakaret etmedim sana sen bana ne imada bulundun nasıl bir muamele yaptın farkında mısın acaba .'' Gözlerim dolmuştu ama ağlamayacaktım sürekli Anıl'a karşı sürekli güçsüz görünmekten sıkılmıştım.
''Haklısın Özge.'' Cümlelerini seçmeye çalışır gibi bir hali vardı.
''Evet haklıyım buraya da bana hak verip başını sallamaya gelmişsin belli ki, adam akıllı cümlelerin olduğunda biz konuşalım Anıl.'' Onu arkamda bırakıp 2 adım yürüdükten sonra bağırdı.
''Korktum Özge kafama sıçayım sana öyle yapmamam gerekiyordu hiç bir suçun yoktu biliyorum ama korktum başkasıyla olma düşüncen başka birinin sana dokunması, bakması ya sana benim Özgem dedi ya.''
''Benim Özgem diyince bir bok mu oluyor Anıl 17 yaşındaydım 17! Üstelik neler yaşadım onun yüzünden.'' Anıl merakla baktı gözlerime.
''Anlat bana bebeğim anlat ki ebesini sikebileyim onun.'' Yanağımı okşadığında başımı olumsuz anlamda salladım.
''Bugünde sokağın ortasında rezil olmayacağım Anıl kusura bakma.'' yüzümü ellerinden çekmeye çalışıyordum ama izin vermiyordu
''Yavrum çok özür dilerim gerçekten çok pişmanım ne olur affetsen beni yaptım bir saçmalık işte.'' Ellerini yüzümden çekip bu kez ellerimi tutmuştu ayrı kaldığımız şu bir kaç saatte bile teninin sıcaklığını özlediğimden çekmedim ellerimi.
''Biliyorum ama seni affetmiyorum Anıl.'' İstemeye istemeye ellerimi çektiğinde korku dolu gözlerle bana baktı, dudakları titriyordu.
''Terk mi ediyorsun beni.'' Gülümsedim ona yeni kavuşmuşken kolay kolay bırakmaya niyetim yoktu tabi ki.
''Hayır etmiyorum sadece bir süre seni kendimden mahrum bırakıyorum, burnun sürtene kadar Cevizci.''
''Aşkım sürttü burnum yemin ederim ne demek mahrum bırakıyorum.''
''Bas baya sen kendini kanıtlayana kadar telefonlarını açmayacağım, mesajlarına bakmayacağım.'' Kulağına eğilip fısıldadım.
''Bana dokunmana izin vermeyeceğim.'' Sıcak nefesimin boynuna değmesiyle yutkundu.
''Tamam da nasıl affettireceğim kendimi o zaman sana.''
''Onu da sen bul Cevizci.'' gülümsemişti.
''Bulacağım Özge.''
''İyi edersin yoksa biliyorsun ben hemen birileriyle flört ediyorum.''
''Bebeğim yapma böyle.'' Sen daha hiç bir şey görmedin Anıl.
''Hiç konuşma hak ettin.''
''Peki bana taşınma işi.'' Bunu çok istiyordu en büyük ceza bunun ertelenmesi olacaktı zaten.
''Sen gönlümü alana kadar rafa kaldırıldı Cevizci, yerinde olsam bir an önce alırdım çünkü kafamda bizim için çok değişik planlarım vardı.'' Son cümleyi kısık bir sesle söylediğimde tekrar yutkunmuştu.
''Kızım sen beni sınıyor musun.'' Elleri belimi bulmuştu ikimizde sokakta olduğumuzu unutmuş kendi dünyamıza dalmıştık.
''Aynen öyle, şimdide gidiyorum.'' Kollarının arasından çıktığımda elinden şekeri alınmış çocuklar gibiydi.
''Ayrıca bunu da alıyorum.'' Kestane dolu kese kağıdını aldığımda gülümsedi ona son kez bir bakış attım ve yürümeye başladım.
''Gönlünü alacağım Özge!'' Arkamdan bağırdığında güldüm ve ona dönmeden bağırdım.
''Başarsan iyi olur Cevizci!'' Gülümseyerek yürürken aklıma Selen'in bu cumartesi için organize ettiği kızlar gecesi gelmişti taşınma durumum şimdilik kalmıştı ama kızlar gecesini iptal etmeye gerek yoktu Anıl'ı çekiştirirdik ben muhtemelen sarhoş olurdum klasik bir biçimde. Dükkanları gezerken canımın kahve istemesiyle Aslı'nın stüdyosuna yöneldim yani bir kahve borcu vardı Anıl'a yerimi söylemesinden sonra. Gerçi ona kızmamıştım aksine işime gelmişti bu durum stüdyodan içeri girdiğimde tahmin ettiğim gibi öğrenci falan yoktu.
''Özge?'' Panikle konuştuğunda ona kötü kötü gülümsedim.
''Naber gammaz.''
''Ya Özge bak valla kötü bir niyetim yoktu ben sen mutlu ol istedim kızdıysan özür dilerim.'' Bu tatlı haline güldüm ve yanına gidip sarıldım.
''Korkma aptal sarışın korkma kızmadım.''
''Özge ya deme şunu.''
''E hak ediyorsun ama istersen gammaz sarışında diyebilirim.'' Güldü
''Korkmuştum biraz ama iyi sakinsin.''
''Madem korktun bir kahve yaparsın artık içirdiğin zehirden sonra.''
''Ya Özge sağlık deposu sağlık.''
''Ay Aslı biliyor musun ben sadece kafein depolamayı düşünüyorum şu an.'' Gözlerini devirip kahveyi hazırlamaya giderken söylenmeyi de ihmal etmedi.
''Salak ya.'' Ona dilimi çıkardım, Aslı'nın stüdyosundaki dışarı bakan pencereden yağan karı izlerken Anıl'ın bundan sonraki adımlarını merak ediyor ve canlı canlı yaşamak için sabırsızlanıyordum.
umarım beğenmişsinizdir, vote ve yorumlarınızı bekliyoruum <33
![](https://img.wattpad.com/cover/317075278-288-k804833.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lie To Me/ Anıl Erdem Cevizci
Fanfiction-Now ı wish'd we never met cause you're too hard to forget- ''Özür dilerim çok özür dilerim yaşattıklarım için, aramadığım için az önce söylediklerim için her şey için.'' ''Keşke hiç tanışmasaydık Anıl. Seni unutamıyorum ne yaparsan yap ne söylersen...