2 Eylül Cuma
An itibariyle Anıl'ın annesinin gelmesine 1 gün kalmıştı yeni binmişti kadıncağızın ne hamile olduğumdan ne de Anıl'ın bana evlenme teklifi ettiğinden haberi vardı geldiğinde şoka girmemesi için alıştıra alıştıra söyleyecektik bu akşam ve Nevin teyze gidene kadar Selen'in ısrarlarıyla Sanlı'yla yeni taşındıkları Nişantaşı'ndaki evlerinde kalacaktım bebeğim de an itibariyle bir aylık olmuştu, doktorun söylediği gibi bir sonraki kontrole Anıl'la gidecektik, Anıl dakika başı karnımı okşuyordu geçen akşam Popkek ve bebeği kucaklamış karnıma karşı miyavlatmaya çalışmıştı sebebini sorduğumda da alışsınlar çocuğuma demişti baya hazırdı baba olmaya. Tuğba ve Ceyhun'a ayrı olarak haber vermek istiyordum malum o da yeni anneydi ama bir türlü fırsatım olmamıştı Gaziosmanpaşadaki konserlerine gitmemiştim bu akşam Bomontiada'da konserleri vardı eğer bebeğim beni zorlamazsa bende gidecektim, konser ortamları sigara ve alkol açısından beni zorluyordu özellikle hamile değilken istemediği kadar çok sigara istiyordu canım ama bu hamilelik sayesinde tamamen bırakırım gibi düşünmüştüm.
''Ay cidden neden hamilesin diye mi sordu ya? Gerizekalı!'' Selen hala hikayeye gülüyordu.
''Bana bak hiç gülme zaten ötmüşsün Sanlı'ya da!''
''Ya Özge ya.'' Sanlı'yı duyunca vahşi aslan Selen tabiki kedi kesilmişti.
''Nevin teyzeye nasıl çaktırmayacağız onu hiç bilmiyorum merhaba yeni tanıştık bu arada hamileyim ve evleniyoruz!'' Selen gülmeye başladı.
''Anlatmıştın sevmişti seni görüntülüde.''
''Evet ama o başka bu başka çok korkuyorum benden hoşlanmaz diye.'' Gerçekten endişeleniyordum.
''Seni herkes sever Özgem hiç korkma.'' Selen'in yanağıma koyduğu öpücükle gülümsedim.
''Her sabah eski apartmanın önünden geçiyorum çok duygulanıyorum ya.'' Herhalde hormonların da etkisi vardı.
''Alsın Anıl bir daire para bok gibi değil mi ilahi komedya.'' Selen anlaşılan yine yalan dünya izlemişti.
''Ay Selen ya!'' Ben gülerken önündeki kahveden bir yudum aldı.
''Ne? Satsın kelebeği ev alsın çakma rockstar.'' Gülmekle yetindim.
Selen'in ısrarları ve Anıl'ın attığı 150 tane iyi misin seni özledim temalı mesaj sonucunda de konsere sürüklenmiştim tek dileğim kusmamaktı bu aralar özellikle geceleri midem rezalet duruma geliyor durmadan kusuyordum, kuliste otururken adeta masmavi bir doktor kıyafeti giymiş sevgilim yani müstakbel kocam yanıma gelmişti yakışmıştı açıkçası gerçi ne giyse yakışıyor.
''Güzelim hoş geldin.'' Dudaklarıma minik bir öpücük kondurduğunda gülümsedim.
''İyi misin ağrın bulantın falan var mı bir şey isteteyim mi ilaç, içecek?'' Anıl'ın içindeki aile babası ortaya çıkarken kıkırdadım.
''Gayet iyiyim sen bizi merak etme.'' Anıl'ın eli son zamanalarda hiç ayrılmadığı karnımı bulup okşamıştı tekrardan ekipten biri gelip Anıl'ı çağırdığında yine yalnız kalmıştım. Tuğba ve Taha'yı gördüğümde derin bir nefes verdim şu an bana lazım olan ikili buydu işte.
''Özgee?'' Taha bağıra bağıra el salladığında gülümseyerek el salladım çok yakın olmasak da arada bir araya gelirdik sonuçta ikimizde harry potter aşığıydık bu bile yeterdi.
''Nasılsın Taha.'' Birbirimize sarıldığımızda Tuğba'nın karnıma baktığını fark ettim zayıf vücudum sayesinde hafif çıkan karnım çok belli olmuyordu ama belki de anlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lie To Me/ Anıl Erdem Cevizci
Fanfiction-Now ı wish'd we never met cause you're too hard to forget- ''Özür dilerim çok özür dilerim yaşattıklarım için, aramadığım için az önce söylediklerim için her şey için.'' ''Keşke hiç tanışmasaydık Anıl. Seni unutamıyorum ne yaparsan yap ne söylersen...