Asansörün ışıklarının gitmesiyle tedirgin olmuş olsam da Anıl'a çaktırmamaya çalışıyordum bu kadar dar bir alanda baş başa kalmış olmak büyük talihsizlikti nasıl çıkacağımızı düşünürken yardım istemek için bağırmaya başladım
''Yardım edin burada kaldık! Selen duyuyor musun!''
''O çoktan eve çıkmıştır boğazını boşa yorma elektrikler gelene kadar buradayız''
''Ne demek boşa yorma ne demek buradayız kalamam ben burada üstüme üstüme geliyor seninle hiç kalmam, yardım edin!''
Anıl telaşımı anlamış olacak ki iyice yanıma yaklaşıp ellerimi tuttu
''Güzelim sakin ol bak burada-''
''Bırak beni bir daha da sakın dokunma!'' bir hışımla ellerimi çekmiştim
''Paniklediğini, korktuğunu biliyorum yani buradan çıkana kadar ateşkes yapsak olmaz mı sonra nefret edersin benden haydi güzelim bak korkuyorsun'' haklıydı gerçekten de korkuyordum kapalı alanlardan hiç hoşlanmazdım çoğunlukla da krize girerdim Anıl'da bunu bir hayli iyi bilirdi ilk tanışmamızda aynı şu anki gibi bir asansörde kaldığımızda olmuştu.
Flashback 2019
Soğuk bir aralık günüydü mesaim bitmiş eve geçmek için ofisten çıkıyordum asansöre bindiğimde benim yaşlarımda hoş bir erkek dikkatimi çekmişti bana kibarca gülümsediğinde bende ona gülümsemiştim. Asansör aynasında saçlarımı düzeltirken arada bana attığı kaçamak bakışları yakalıyordum oldukça hoş biri olmasından herhalde biraz heyecanlanmıştım tam bu sırada asansör durdu ve karanlığa gömüldü.
''Noldu ya elektrikler mi gitti'' sesim oldukça gergin çıkmıştı
''Sakin olun hanımefendi birazdan çıkarız buradan'' başımı sallamıştım ama titremeye başlamıştım kapalı alanlardan hiç hoşlanmıyordum, nefes almamın zorlaştığını fark ettiğimde atkımı çözüp bir kenara fırlattım ve bende yere çöktüm kalbim deli gibi atıyor, nefeslerimi kontrol edemiyordum.
''Hanımefendi iyi misiniz?''
''Ben, ben çok korkarım böyle dar yerlerden nefes alamıyorum panik atak geçiriyorum sanırım'' ellerim titriyordu bu sırada adam da yanıma çökmüş ve ellerimi tutmuştu
''Sakin olun ben buradayım bir şey olmayacak korkmanıza gerek yok oldukça güvenlikli bir plazadayız eminim asansörleride aynı derecede güvenlidir hiç bir şey olmayacak'' beni sakinleştirmek adına ellerimi okşuyordu ve bende başımı salladım, gözümün önüne düşen saç tutamını yavaşça kulağımın arkasına attı
''Anıl ben sizin isminiz ne''
''Öz- Özge ben'' hala güçlükle konuşuyordum
''Ne kadar güzel bir isminiz var burada mı çalışıyorsunuz''
''Evet 14. katta ki psikolojik destek merkezinde''
''Psikolog musunuz'' sanırım sohbet ederek aklımı başka yerlere çekmeye çalışıyordu bende onaylamak adına başımı salladım. O ellerimi tutarken derin nefesler alıp veriyordum biraz sakinleşmeye başlamıştım korkularımın kafamda olduğunun farkındaydım. Yavaşça saçımı okşayarak konuştu
''Daha iyi misiniz''
''Evet, evet çok teşekkür ederim siz olmasaydınız bilmiyorum ne yapardım'' asansörün karanlığında çok seçemesemde hafif bir gülümseme görmüştüm sanki. Yaklaşık bir 10 dakika bekledikten sonra asansörün önce ışıkları geldi sonrasında da çalışmaya başladı, sesli bir nefes verdiğimde isminin Anıl olduğunu öğrendiğim kişi konuştu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lie To Me/ Anıl Erdem Cevizci
Fanfiction-Now ı wish'd we never met cause you're too hard to forget- ''Özür dilerim çok özür dilerim yaşattıklarım için, aramadığım için az önce söylediklerim için her şey için.'' ''Keşke hiç tanışmasaydık Anıl. Seni unutamıyorum ne yaparsan yap ne söylersen...