4 Haziran Cumartesi
Büyük gün gelmişti sonunda Deniz'i evlendiriyorduk açıkçası başından beri Arda'nın bir yerde korkup kaçacağını düşünmüştüm ama bu olmamıştı, Deniz'den bile daha istekliydi evlenmeye. Çok mutluydum Deniz her şeyin en iyisini hak ediyordu nişanları benim adıma kötü geçmiş olsa da eminim ki bugün oldukça güzel geçecekti.
''Aşkım bu nasıl olmuş?'' Anıl'ın seslenişiyle makyaj aynasından ne yaptığına baktım kravatını bağlıyordu onu uzun zamandır takımla görmemiştim baya iyi gözüküyordu açıkçası.
''Harika gözüküyorsun balım.'' Gülümseyerek yanağını okşadım.
''En son Ceyhunların düğününde takım giymiştim herhalde bir tuhaf geldi.''
''Altın kelebek?''
''Ya o farklıydı.'' Dilini çıkararak güldüğünde onu ısırma isteğimi tutmaya çalıştım şu an yapmayı düşündüklerim için vaktimiz yoktu.
''Merak etme harika görünüyorsun Cevizci.'' Dediğimde gülümseyerek belimden kendine çekti.
''Senin kadar iyi görünmem imkansız, nefes kesicisin.'' Kocaman gülümsediğimde dudaklarıma kapanması saniyeler sürmüştü yumuşak başlayan öpüşü hırçınlaştığında hafifçe ittirdim onu.
''Buna vaktimiz yok Cevizci.''
''Sen akşamı bekle.'' Diyerek güldü ve boynuma minik bir öpücük bıraktı.
Anıl'ın odadan çıkmasıyla aynada son kez kendime baktım şu aralar çok moda olan saten elbiselerden giymiştim, elbisenin bebek pembesi rengi yanık tenimle uyum içerisindeydi açıkçası oldukça güzel olmuştum, parfümümü sıkıp odadan çıktım.
''Hazır mıyız?''
''Hazırız.'' Diyerek güldüğümde Anıl zarifçe kolunu uzattı ve evimizden çıktık.
Düğünün yapılacağı yere geldiğimizde Deniz'in zevkine bir kez daha hayran kaldım kocaman bir bahçe içinde ağaçlara asılmış peri ışıkları bembeyaz dekore edilmiş eşyalar adeta bir Disney filminden fırlamış gibi bir ambiyans vardı. Gelin odasına gitmeden önce Aslı, Selen ve Sanlı'nın oturduğu masaya yöneldik.
''Selam herkese!'' Anıl neşeli sesiyle konuştuğunda tüm gözler üzerimize çevrilmişti.
''Ay hoş geldiniz enişteciğim.'' Konuşan elbette Aslıydı Selen ve Aslı'ya sarıldım Aslı koyu mavi kısa bir elbise, Selen'se koyu yeşil bir elbise giymişti, sevinmiştim sonunda siyahtan farklı bir renk giyiyordu Selen. Ortamda ki tek tuhaflık Sanlıdaydı hiç kendisi gibi değildi oldukça durgun görünüyordu onu neşelendirmek istediğimden yanına oturdum.
''Yengesinin gülü nasılsın bakalım?'' Hafifçe gülümsedi.
''İyiyim Özge ya yorgunum biraz.'' Aslı hariç hepimiz ona inanmayan gözlerle bakıyorduk Aslı ise karşı masada oturan bir çocuğu kesmekle meşguldu.
''Aslı sen artık ciddi ilişki falan mı yapsan bebeğim.'' Dediğimde kahkaha attı.
''İşim olmaz asla kendimi üzemem yoramam her zaman dediğim gibi seks var sevgili yok.'' Aslı'nın sözleriyle Anıl kulağıma eğildi.
''Bence hem seks hem sevgili olabilir ne dersin?'' Bu adamın libidosu neden durmak bilmiyordu gerçi son zamanlarda bende ondan farksızdım, yanağını öpüp kulağına eğildim.
''Şu an sırası değil sevgilim.''
''O kadar güzelsin ki kendimi çok zor tutuyorum.'' Kıkırdayarak ondan uzaklaştım açıkçası bana olan arzusu hakkında bu kadar vokal davranması çok hoşuma gidiyordu ilk başlarda utanmama sebep olan bu durumdan artık zerre utanmıyordum sanırım sevgilime benzemeye başlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lie To Me/ Anıl Erdem Cevizci
Fanfiction-Now ı wish'd we never met cause you're too hard to forget- ''Özür dilerim çok özür dilerim yaşattıklarım için, aramadığım için az önce söylediklerim için her şey için.'' ''Keşke hiç tanışmasaydık Anıl. Seni unutamıyorum ne yaparsan yap ne söylersen...