3 Nisan Pazar
Büyük gün gelmişti Anıl'a taşınıyordum! Selen ve Sanlı'nın ani Ereğli kaçamağından dolayı yardıma Ceyhun, Tuğba ve Deniz'le nişanlısı Arda gelmişlerdi.
''Ceyhun aşkım şu kolileri ver bana.'' Tuğba ve Ceyhun kitaplığımı daha doğrusu kitaplığımdan kalanları arabaya taşıyorlardı evler çok yakın olduğu ve beyaz eşya tarzı şeyler olmadığından dolayı kamyon tutmamıştık.
''Ya Tubişim çok teşekkür ederim aşırı zahmete girdiniz hemde Ekin varken.''
''Ne olacak Özgeciğim ya Ekin dayısında zaten.'' Ceyhun her zamanki gibi heyecanlı heyecanlı konuşmuştu demek ki Ekin Taha'daydı onunla 2 defa falan bir araya gelmiştik ama çok samimi birine benziyordu.
''Anıl kanka bunları ne yapalım.'' Arda elinde bitkilerimin bulunduğu üstü açık koliyle gelmişti, kişilikleri pek alakalı olmasa da Arda ve Anıl çok iyi anlaşmışlardı buna elbette çok sevinmiştim Selen yanımda olmadığı için içim biraz buruktu ama bu eve zaten sürekli gelecektim o da bu yüzden taşınmak için onu bekleme fikrimi reddetmişti hem daha Sanlı'nın ailesiyle tanışmasının nasıl geçtiğini konuşacaktık çok konu vardı çok.
''Arda onlar çok önemli yengen keser beni çok dikkatli taşı.'' Anıl heyecanla konuştuğunda yanına gittim.
''Ne kadar iyi tanıyorsun beni sevgilim.'' Yanağından öptüğümde güldü.
''Hayret yengen dediğim için kızmadın.''
''Neden kızayım ki balım.''
''Arabesk.'' Omzumu silktim
''Artık hoşuma gidiyor.''
''Yaa'' dedi flörtöz bir tonda, aynı tonda cevap verdim.
''Yaa'' Anıl hızla dudaklarıma kapandı, elimdeki koli yere düştüğünde içinde kırılmayan şeyler olmasını diledim.
''Anıl Özge'yi vakumlamayı bırak da şunu al elimden çok ağır.'' Konuşan Tuğbaydı.
''İlahi Tuğba.'' Diyerek elinden ağır koliyi aldı ve apartmandan çıktı, evde sadece Deniz ben ve Tuğba kalmıştı.
''Özgee bakıyorum Anıl'la aranızdan su sızmıyor.'' Tuğbanın lafıyla gülümsedim.
''Anıl yakında evlenme teklifi ederse şaşırma Özgeciğim.'' Bu sefer konuşan Denizdi, gözlerimi devirdim.
''Ay yok ya ne evlenmesi yapmaz bence öyle bir şey.'' Ara ara evlilikten bahsediyorduk ama olmazdı ya sanırım yani.
''Valla hiç emin olma derim Özgem.'' Tuğbanın gülüşüyle bende güldüm eskiden olsa evlilik lafını duyduğum an kaçardım ama Anıl'la bir gelecek kurma hayali çok cezbedici geliyordu. Yere düşen koliyide kucakladığım gibi daire kapısından çıktım eve şöyle bir baktığımda gülümsedim şu küçücük evde 2 ayda ne yaşamamıştım ki üzüldüm, ağladım depresyonun dibine vurup yataktan çıkamadığım günler de oldu Selen'le 90 lar pop açıp deli gibi dans ettik, şişelerce şarap bitirdik beraber güldük, eğelendik, ağladık sonra Anıl, Sanlı'nın taşınmasıyla başladı her şey bu minik tesadüf bizi tekrar birleştirdi üstelik eskisinden daha güçlü birleştirdi. İleride hayat önüme ne çıkarırsa çıkarsın her ne olursa olsun bu apartmanıda bu minik daireyide her zaman sevgiyle hatırlayacaktım gülümseyerek kapıyı çekerken hayatımın bundan sonraki evresi için hazırdım.
Selen'den
Sanlı'ların bahçeli evinde oturmuş hep beraber çay içiyorduk dün akşam gece yarısı gibi gelmeyi başarmıştık bu yolculuktan çıkarımım bir sonraki yol maceramızda direksiyonun bende olacağıydı. Ailesi beni çok sıcak karşılamıştı, çok da tatlı insanlardı annesi Sibel teyze heyecanımı anlamış gibi görür görmez senelerdir tanışıyormuşuzcasına sarılmıştı içim çok rahatlamıştı gelirken çok korkmuştum ama belli ki bu korkum yersizdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lie To Me/ Anıl Erdem Cevizci
Fanfiction-Now ı wish'd we never met cause you're too hard to forget- ''Özür dilerim çok özür dilerim yaşattıklarım için, aramadığım için az önce söylediklerim için her şey için.'' ''Keşke hiç tanışmasaydık Anıl. Seni unutamıyorum ne yaparsan yap ne söylersen...