20. Bölüm (eşya)

31.2K 646 126
                                    

Aktan karnıma sıcak bir şey koyduğunda uyanmıştım, baktığımda su torbasıydı, "Aktan?" deyip kaşlarımı çattığımda saçımı okşadı.

"Şş uyu dinlen" üzerimde ki kıyafetlerim farklıydı. Yere baktığımda beyaz çarşafta biraz kan vardı.

Olamaz..

"İyi misin güzelim?"

"Aktan ya"

"Böyle bir şey olduğunda benden gizleme, ayrıca utanmana gerek yok utanacak ne var?"

"Kahvaltı hazırlamıştım bekle getireyim" deyip aşağı indi. İç çamaşırıma baktığımda değişmişti..

Aktan geldiğinde elinde tepsi, sandviç, omlet portakal suyu falan vardı. Yanımda ki koltuğa oturup kaşık çatal aldı ve ayırdıktan sonra bana uzattı. "Aktan yerim kendim"

"Olmaz yorma sen kendini"

"Ya bir şey olmaz ver"

"bana bak, bir daha böyle bir şey olduğunda bana söylemezsen kötü olur, hem bir daha çorapsız dolaşmıyorsun, vücut ısın düşük olursa daha çok ağrırmış ve sen bunu  üstüne işe göbeği açık şeyle gidiyorsun, sonra yok efendim yanıyorum, söndürücem ben senin ateşini ye şunu" deyip ağzıma tıkadı.

"Ya ama ben sen anlama diye" derken sandviçi ağzıma tekrar tıkadı. Yedikten sonra ağzımı kapattım. "Aktan bi dur, kendim yerim ver, sende ye hadi"

"Ben yedim"

"Ne zaman?"

"Yedim ben.."

"İyi tamam, ben yerim ver tepsiyi" deyip elinden aldım ve yemeye başladım.

"ben aşağıdan telefonumu alıp geliyorum sen ayağa kalkma" deyip kalktı ve aşağı indi.

Şuan olduğum durum...

Aktan geldiğinde telefonu köşeye bıraktı. "Evin geçiş işlemleri tamamlanmış, tapu için senin imzan gerekiyor onu sonra hallederiz, eşyaları da yavaş yavaş almaya başladım"

"bugün gidelim imzaya"

"Olmaz böyle dışarı falan çıkamazsın"

"Ya Aktan abartılacak bir şey değil normal"

"Olsun, hem bir sürü ilaç yutmuşsun onlar yan etki yapıyormuş böyle bir dönemde ilaç içilmezmiş" dediğinde gülmemek için kendimi zor tutmuştum.

"Nerden öğrendin bunları?" dediğimde telefonunu gösterdi. İnternetten öğrenmiş olmalıydı, bugün karnımın ağrısı hafif geçmişti.

"ya lütfen hem gezersem ağrısını unuturum ben"

"Olmaz, kalkamazsın"

"Ya lütfen hadi, hem bugün iyiyim"

"Olmaz"

"Aktan, lütfen" dediğimde biraz düşündü, "Tamam, en ufak bir ağrın bile olursa söylüyorsun ama"

"Tamam söz, hadi gidelim" deyip torbayı ve tepsiyi kaldırdım.

Giyinme odasına girdiğimde Aktan peşimden geldi. Dolabımı açtı ve içinden siyah içlik takımını çıkardı. Uzun kollu siyah içlik ve altına siyah tayt.

"Bunları giyiniyorsun"

"Aktan dışarda bunlarla mı gezeyim?"

"Hayır üstüne vereceğim" deyip elime takımı verdi ve diğer dolabımı açtı. Gri kazağımı ve siyah eşofmanımı çıkarıp ortada ki masaya bıraktı. "Bunları da üstüne giyin" deyip çorap çekmecesine gidip çorap çıkardı, uzun kalın bir çoraptı. yan tarafında ise kaktüs işareti vardı. "Bunların hepsini giyiniyorsun"

Kör Talih +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin