Ay

895 68 0
                                    

Yağız kapıyı açınca içeri geçtik. Yemek yapmayı severdi, gelen kokular bunu kanıtlıyordu. Tuana ceketini çıkardığında asmak için uzanıp aldım. Onunda içinde Beşiktaş amblemli siyah bir tişört vardı, benim gömleğimin renginde momjean bir pantolon giymişti. Biraz uyumlu muyduk ne ?

Tişörtüme bakıp gülümsedi.

+ Geçen sene bende de vardı bu tişörtten dedi. Ülkü üzerine çamaşır suyu bulaştırmıştı. Belki 10 gün konuşmadım onunla. Aynısından bulmaya uğraştı ama bulamadı. Eğer hatırlarsa üzerinden çalabilir haberin olsun.

Ciddi misin dercesine yüzünü baktım, kıkırdıyordu. Kafasını salladı. Alayla bakıp tişörtüme sarıldım. Daha çok gülmeye başladı. Ülkünün neye gülüyorsunuz diye seslenmesiyle içeri geçtik.

Masaya yerleştik Ülkü Yağızla yanyanaydı karşılarına geçtik. Tuana solumdaydı. Güle oynaya, Ülkünün dehşete düşüren sakarlıklarını dinledik. Yağız aşırı mutluydu onu dinlerken. Su almak için mutfağa kalkıp döndüm. Ülkünün gözü üstümdeydi. Tişörtümü inceledi, inceledi. Yağız ne olduğunu anlamaya çalışır gibi bakıyordu. Ülkünün gözleri kocaman açıldı. Hatırladı. Tişörtü hatırladı. Tuanaya işaret etti, Tuana onu onaylarcasına gözünü açıp  kapadığında, Ülkü gözlerini kısarak bana baktı. Avına yaklaşan bi kaplana  dönmek üzereydi.

+ Hayır Ülkü, evet Tuana tişört meselesini anlattı ama hayır. Tabiki onu benden alamazsın.

- Çağan, neler yapabileceğimi biliyorsun' dedi başını sağa yatırarak.
Eğer hırçınlığıyla alamazsa bana kendini acındırarak küçük kız çocuğu edasıyla yaklaşırsan her şeyi yaptırabileceğini biliyordu. Çünkü kimseyi kırmazdım. Yoldan yürüyen bir yabancıyı bile kıramazken Ülküye asla dayanamayacağımı biliyordu.

+ Tamam bak şu an değil en azından tamam mı? Yemeğimi yemek istiyorum çek bakışlarını üzerimden.

Peki diyerek Yağıza meseleyi anlatmak için döndü. Tabi ki unutmazdı bu meseleyi ama bende tabiki tişörtü çıkarıp vermeyecektim.   Saklardım o da üstünde durmazdı. Yani.. umarım..

Masayı toparlayıp, çayı koyduk. Yağız, Ülküye odasındaki resim duvarını göstermek için yukarı çıkardı. Biz de Tuanayla salona geçtik. O da bana Ülküyle çekildikleri garip fotoğraf albümünü göstermek için yanıma oturdu. Yine solumda oturuyordu. Sanırım orası onun yeri olacaktı. Ekranı açtı, ekranda sahilde dizlerini kendine çekerek oturduğu, saçları uçuşurken yan profilden muhtemelen ay ışığında çekilmiş bir fotoğrafı vardı. Ay, ışığı ona vurduğu için kıymetliydi sanki. Tuana olmasa fotoğrafta ışığın hiç bir güzelliği yokmuş gibiydi.

Beni dürttüğünde ona daldığımı farkettim. Afallayarak gözlerine baktım.

- Beni dinlemiyor musun sen? Ne düşünüyordun ki?

+ Seni

Ben ne söylediğimi sonradan farkettim, o sonradan idrak etti. Dudakları aralandı. Durdu, durdum. Toparlamalı mıydım yoksa içimden geçenleri söylemeli miydim düşündüm. Gülümser gibi oldu, dudaklarını birbirine bastırdı ve önüne döndü. Kızaran yanaklarını görmemem için kulağının arkasına sıkıştırdığı saçlarını önüne aldı. Bu hali beni yangınlara sürükledi. Kalp ritmim yine almış başını gidiyordu. Boğazımı temizleyip saçlarımı karıştırdım. Bakışları saçlarıma tırmandı.

+ Ülküden başka arkadaşın var mı?

Bu nasıl soruydu Çağan, illaki vardır. Sevgilin var mı diye açıkça belli etseydin bi de. Allahım kafamı toparlamama yardım eder misin lütfen.

- Yok.

+ Nasıl yani, yok mu?

- Ülkü buna hiç şaşırmamıştı. Benim de İzmirde bi arkadaşım var Çağan, onun da ben ve Yağızdan başka arkadaşı yok demişti.

+ Yani evet öyle ama yine de çevrenin geniş  olduğunu  düşünmüştüm, arkadaş canlısı birine benziyorsun.

- Aksine değilimdir, sadece size böyleyim çünkü Ülküden hep sizi dinledim. O konuşmayı çok seviyor.

Gülerek söylediği şeye gülerek karşılık verdim. Evet Ülkü çok konuşuyordu ve 7/24 sizi anlattı derse de inanırdım.

+ Hayat işte, beni de seni de Ülküye bağlayan şey. Çok zıt kutuplar olduğumuz halde. Dediğim gibi bu hayatın  bizi karşı karşıya getiresi varmış.

Gülümsedi, gülümsedim. Çok fazla gülümser olmuştum. İşaret parmağı gamzeme dokundu. Gözlerim kapandı istemsiz. Ufacık dokunuşu beni bulutlara çıkarabilir miydi? Çıkardı.

Soluk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin