89: Kızıl Gözlü Kurdun Yarası

1.4K 125 58
                                    


Merhabalar. Hayırlı Cumalar🌹

Yaşlı Amca, Hep De Yorgun

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yaşlı Amca, Hep De Yorgun

Gökhan Kırdar, Tanrıdan Diledim

🍀

Sıcak bir gündü. Güneşin saçakları dikine iniyordu yer yüzüne. Bizi sıcaktan koruyan eski söğüt ağacıydı. Sessizlik etrafımızda bir kalkan gibiydi. Akın, babaannesini ve kardeşini alıp gitmişti. Renan Talas ve Selahattin abi bir yere gidilmediği müddetçe pek ortalıkta görünmüyorlardı. Bana da geriye annemle abim kalmıştı oyalanacak. Serin gölgede yaprak sarması yapıyorduk. Abim canının çektiğini söyleyince annem hazırlığa girişmişti. 

"Anne ben Nalan Halama benziyor muyum?"

"Benziyorsun tabii..." dediğinde yüzüm asıldı. "Yavrum bütün sarışınlar birbirine, bütün esmer ve kızıllarda birbirine benzer. Emine benim arkadaşımdı. Ne zaman evlerine gitsem babaannen beni kendisine benzetir, Emine'yle karışıp karışmadığımı sorardı. Nalan halanla kardeş gibi görünür, birbirimize benzetilirdik. Birine benzemek kötü bir şey değil. Nalan çok cesur, dik başlı, açık alınlı bir kadındı. Sende çok cesur, akıllı ama farklı bir kadınsın. Nalan halandan çok bana benziyorsun. Yirmi sene önceki halim gibisin."

"Ya karakterim?"

"Bence babaannene çekmişsin ama benim gibi gevezeleşebiliyorsun. Birkaç farklı yanında var. Çok büyük konuşuyorsun, çok çabuk ortama uyum sağlıyorsun. Hemen insanlarla diyalog kurabiliyorsun. Cesur'un oğluyla konuşman ya da Akın seni zorla getirmiş olmasına rağmen konakta annem ve Meryem'le sohbet edebilmen gibi. Biraz patavatsızsın da bu arada."

"Onu kesinlikle senden almışım." dediğimde güldü. 

"Çok kuruntu yapmayı da benden almışsın. Birde bir adamı çok sevmeyi." 

O adam aşkımla ilgili şu an şüphede olsa da ben onu çok seviyordum. Kafasına vura vura anlatmam gerekse de anlatacaktım. 

"Kolay gelsin." Abim bahçenin öbür ucundan büyük adımlarla bize yürüdü. Sarma yaptığımızı görünce keyifle sırıttı. Hamile olan bendim ama bir şeyler aşeren oydu.

"Bak o kadar emek verip yapıyoruz. Çerez gibi iki dakikada yersen parçalarım seni."

"Tadı öyle çıkıyor kızım." Uzanıp tencereden pişmemiş bir sarma aldığında kaşlarım çatıldı.

"Sakın!" desem de pişmemiş sarmayı ağzına attığı gibi iki çiğneyişte yuttu. Midem ağzıma gelirken telaşla kalktım. Kendimi aceleyle banyoya atıp kapıyı arkamdan kilitledim, klozete eğilip bir saat kadar önce yediğim ne varsa çıkardım midemden. Sekizinci haftayı yeni doldurmuştuk ve olur olmaz şeylerden midem bulanıyordu. Özellikle sabah bulantıları beni perişan ediyordu. 

Midemde bir şey kalmadığında nemlenmiş gözlerimi silerek doğruldum. Elimi yüzümü yıkayıp kafamı kaldırdığımda bir anlık gaflette aynada kendimle göz göze geldim.

MecruhHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin