3.2

715 159 171
                                    

Oy ve yorum 🌸
•••

Bilincim kapandığında... Aslında kapanmadığını fark ettim. Garip gelebilir bu dediğim ancak hafızam yerine oturmuştu sanki bu süreçte. Kendime gelmiş ve bana unutturulanı hatırlamıştım.

O mahşer gününü en ayrıntısına kadar hatırlamıştım.

Neden unutturulduğunu da hatırlamıştım.

Bir insanın kaldıramayacağı o sahneyi tekrar tekrar oynatmıştım beynimde. Ta ki alışana dek

Tabi alışmak ne kadar mümkün olabilirse...

.
.

Sekiz ay önce herşeyin koptuğu o gün:
.
.
.

"Kendimi bir şey yapmaya mecbur gibi hissediyorum."

Jeongin'in elini tuttum ve yukarı kaldırarak küçük bir öpücük verdim parmaklarının üstüne. Chan arabayı süratle sürüyor biz ikimiz ise arkada oturmuş tedirginlikle birbirimizin elini okuşuyorduk. Yutkundum. Bizim gücümüzün şu an bir anlamı yoktu. En iyi yardımı Chan yapabilirdi. İkimiz ise ancak yem olurduk. Ki Minho buna izin vermezdi. Gerekirse ölür ama yine de Jeongin'i yem yapmazdı. Yutkundum. Onun bu korumacı kişiliği hoşuma gitmiyor değildi ancak biraz da kendini düşünse iyi olurdu.

"Yanık kokusunu alabiliyorum. Minho ayrım etmeksinizin gücünü kullanıyor olmalı. Cidden küfür edeceğim. Bir kere de kendini düşün deli kitsune."

Chan'ında benimle aynı fikirde olmasına hafiften gülümsedim. Herşey bir yana en yakın arkadaşını çok uzun zaman sonra görecek ve konuşacaktı. Aralarında ki sorun her neyse durum gözardı edilip tek odak halinde avcılara saldıracaklardı. Yani umarım. Minho'ydu bu. Herşeyi bırakıp Chan'ı öldürmeye de odaklanabilirdi Minho.

"Sahi." Dedim başımı Jeongin'in omzundan çekerken. "Jisung'la aranız nasıl? Onla da o kadar yakın mısınız?"

"Evet. Aslında onunla sonradan tanıştık ama başından beri hep birlikte gibiydik. Minho grubun eğlenceli dinamik kişisiyken o ağırbaşlı olup psikopat olan taraftı. Bense deli ve yönlendirici kişi. Güzel bir kişilik kombosu değil mi?"

"Tamamen bela çeken tiplersiniz yani. Aslında hatırlıyorum birazcık. Abim beni uyuturken neler yaptığınızı anlatırdı."

Gülümsedim ve Jeongin'e baktım. Minicik bir bebekken kim bilir ne kadar tatlıydı. Abisinin bir tanesi olarak ortalıkta gezindiğine yemin edebilirdim. Pembe pembe kiyoo

"Güzel zamanlardı... Ama herşeyin bir sonu vardı ve bu son avcılar tarafından geldi. İşte bu yüzden..." Havanın sıcaklaşmaya başlamasıyla cama doğru yaklaştım. Tanrım. Yanıyordu. Orman cayır cayır yanıyordu ama buna rağmen yakında kimse yoktu. Yutkundum. Normal insanlar göremiyor muydu acaba? Üstümde iz var diye mi ben fark edebiliyordum?

"Düşündüğün şeyde haklısın. İz sahibi olduğundan fark ediyor ve tepki verebiliyorsun. Normal insanlar burayı göremez. Jisung özel bir bariyer kurmuş hissedebiliyorum."

Chan'ın söylediğini onaylar şekilde kafamı salladım. Doğru tahmin etmiştim. Ve böylece kanıtlanmıştı bir diğer teorim. Chan zihin okuyabiliyordu. Bunu muhtemelen her zaman yapmıyordu ama bazı anlarda- has siktir geçen ayın ihalesinde adamın kritirlerine tamamen uyan bir tasarım yollamıştı demek ki bu yüzdendi! Hile yapmıştı şerefsiz!

"Sadece elimdeki gücü kullanıyorum Hwang."

"Gerçekten... Her neyse. Bence araba burada kalsın. Daha ilerisine araçla gitmek tehlikeli olacaktır."

Kitsune •Hyunin•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin