5.5

197 42 28
                                    

Oy ve yorumcukları unutmayalım lütfen bu krema yorumlarla çalışıyor🩷
•••

"Sevgilim?"

Kucağında Gaon ile bakışan Jeongin'e baktım. İkiside yatar halde birbirlerine bakarak bir şeyler düşünüyorlardı sanki. Ben seslenince bana döndüler. Gaon kuyruklarını hareket ettirmiş Jeongin ve bense buna gülümseyerek karşılık vermiştik. Yanlarına yaklaştım ve ayak uçlarına oturdum. Peşimden gelen Kyunjin ise bacağıma tırmanmaya çalışıyordu.

"Winter abimi çok sevdi."

"Birbirlerine güçlerinden dolayı zıtlar. Bence kızım sadece ısınmak için yanına gidiyor ama neyse." Minho'nun omzunda durmuş o yemeği hazırlarken izleyen Winter'ime baktım. Minho pişirdiği etleri küçültüyor ve eliyle bebeğime veriyordu. Güzel bir ikili olduklarını kabul etmeliyim. Onları gülümseyerek izleyen Jisung'ta bence benimle aynı fikirdeydi.

"Uyanıp abimin çocuklarımızı aldığını söyleyemediğim için üzgünüm." Güzelim boncuk gözlerini kıprıştırdı. Şu an bana tatlılık yapıyordu hain. "Ama ne yapabilirim çok yorgundum!"

"İşine geldiğinde telepati yapabiliyorsun güzelim? Hani mesela beni kıskandığında kafamın etini yiyorsun kafamda? Hm? Hatırladın mı biraz yaptıklarını?"

"Ne oldu sana bakan o esmer kızı çok özlemiş gibisin sanki. Unutamamışsın şuna bak. WAAA ABİ HYUNJİN BENK ARTIK SEVMİYO!"

Bağırdığında Minho'ya döndüm. Elindeki spatula ile bize dönmüştü. Omzunda minik elleriyle yemeğini yiyen Winter vardı yani şu an bana bir şey yapamazdı. Bu yüzden sadece bakıştık. "Kar topu doyduktan sonra hatırlatsan kardeşim?"

"Ay olur kızım daha önemli."

Hemen anlaştıklarında bu sefer de Jisung ile göz göze geldim. Bana ben yıllardır bunları çekiyorum dercesine bakmıştı. Şu an Jisung'a olan saygım artmıştı resmen. "Hop gel bakalım babaya." Kucağıma çıkmayı neredeyse başaran kızımı ellerimin arasına alıp kulaklarını okşadım. Bunu sevmiş ve daha çok yapmam için daha çok yaklaşmıştı bana. O sırada burnunu yukarı kaldırdı. Aha. Hapşuracaktı. Dudaklarımı birbirine bastırdım. Burnu kaşınıyordu ve ilk hapşırığımızı almamız- "hupşu"

Bir anda ortaya çıkan kırmızı sisle öylece kaldım. Kırmızı ama artık eskisinden daha büyük iki gözde bana bakıyordu. Kızıl saçlar ve bembeyaz bir ten. Tombik yanaklar... Minicik bir bebek... Sarıldım. Kucağımdaki küçük battaniyeyi güzeller güzeli kızıma sarmış ardından ise kocaman sarılmıştım bebeğime. Minik tilkim. Minik tilkim minik insan olmuştu şimdi.

"Aman amanın woaaaa Kyunjin bebeğim ouyy bebek olmuş gerçekten bebek olmuş!" Jeongin oturur hale gelip Kyunjin'e baktığında gözlerinin dolduğunu görmüştüm. Benimde dolmuştu. Tanrım. Cidden... Melez olduklarını resmen unutmuştum. Bu istedikleri zaman form değiştirebilecekleri anlamına geliyordu. Ki tek ben unutmamıştım sanırım. Şok içinde bize bakan bir Minsung ikilisi vardı şu an karşımızda.

"Minho. Minho Winter'i kucağında tut aniden onda dönüşürse... tanrım durun ben, ben bebek kıyafeti getireyim üşümesin. Minho dedim! Omzunda dönüşürse korkar çocuğu kucağına al."

Jisung aramızdaki en mantıklı insan olarak merdivenleri hızlıca çıkmaya başladı. Bense deli gibi gülümsüyordum şu an. Resmen kızım tekrar doğmuş gibi bir histi bu. Kucağımda kıpırdanan bebeğime baktım. Yicem. Çok minik. Tilki hali daha minik ama bu halinin ayrı bir - "hupşu"

Kırmızı sis yeniden yayıldığında kollarımdaki küçük ağırlık hafifledi. Burnuma değen kırmızı kuyrukla öylece durdum.

Bu. Bu aşırı tehlikeli.

Kitsune •Hyunin•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin