7.BÖLÜM

4.2K 188 15
                                    

İstemsizce "Poyraz abi." dedim. Bir an korkmuştum. Tepsiyi koyacak başka yer mi yoktu da o kadar yakınıma gelmişti? Hem insan bir ses çıkarırdı. Kenardaki boşluktan biraz çekildim, yoksa onun uzaklaşacağı yoktu. Neden uzaklaşmıyordu bu adam?

"Tepsiyi getirmiştim de." dediğinde kafamı salladım. O sırada mutfağa Aslı abla girmişti. "Aaa Poyraz'cığım sen burada mıydın? Nasılsın?" dedi. Poyraz abinin yüzü halâ bana dönük olduğu için tepkilerini görebiliyorum. Gözünü devirmişti, Aslı abladan hoşlanmıyordu.

"Evet Aslı buradayım ve iyiyim teşekkürler." deyip mutfaktan kaçarcasına çıktı. Gülümsememi bastırmaya çalışıyordum ama bu çok zordu. Aslı abla kalakalmıştı. Bana öfkeyle bakıp mutfaktan çıktı. Ben ne yapmıştım?

Poyraz abinin getirdiği bulaşıkları ve kalan çay bardaklarını da yıkadıktan sonra salona geçtim. Dedikodu yapıyorlardı. Gidip Pelin'in yanına oturdum.

"Pelin çok sıkıldım ben yaa."

"Ben de ama yapacak bir şey yok."

Neyse en azından birazdan eve giderdik. Belki kitap falan okurdum.

"Pelin benim bir fikrim var." dediğimde Pelin sorarcasına bana baktı.

"Akşam hep beraber dışarı çıkalım mı? Aşağı mahallede güzel bir park var orada otururuz." dediğimde Pelin'in gözleri parladı resmen.

"Tamam çıkalım zaten sıkıntıdan patlayacağım. Hatta dur ben gidip abime şimdiden söyleyeyim."

Hemen yerinden fırlayıp gitti. Gülerek başımı salladım. Benden çok heyecanlanmıştı. Gülerek başımı salladım. Biraz daha oturduktan sonra Neriman Teyze gidip Pelin'i çağırmamı istedi. Pelin'in gelmesi neden bu kadar uzun sürmüştü?

Kalkıp Poyraz abinin odasına doğru ilerledim. Kapıya geldiğimde birkaç kez kapıya vurdum. "Gir!" sesi gelince içeri girdim. Pelin ve Poyraz abi yatağa oturmuş konuşuyorlardı.

"Gel Defne gel. Bir saattir abimi ikna etmeye çalışıyorum, akşam işi varmış bizimle gelemezmiş." dediğinde benden önce Poyraz abi konuşmuştu.

"Sen de mi geliyorsun Defne?"

Başımı salladığımda Poyraz abi "Neyse tamam işimi başka zaman hallederim, ben de geliyorum." dedi. Pelin gür bir kahkaha attı. Poyraz abi ona kızgınca bakınca "Çok mutlu oldum da abi gelmene ondan." dedi gülüşlerinin arasından.

"Pelin, Neriman Teyze seni çağırıyor." dediğimde Pelin kalktı. Onunla birlikte ben de odadan çıktım. Salona geçtiğimizde insanlar yavaş yavaş evlerine gitmeye başladılar. Ama annemde bir hareketlilik yoktu. Sanırım biz en son gidecektik. Herkes gittikten sonra sonunda annem de kalktı.

"Biz artık gidelim Neriman."

"Ayaklarınıza sağlık Selma. Bu arada yarın akşam sizi yemeğe bekliyorum ona göre."

"Selim'e bir söyleyeyim, geliriz muhtemelen canım."

Yine birbilerine randevu verdiler. Yarın akşama yine buradaydık. Eve geldiğimizde odama geçtim, biraz dinlenmek istiyordum. İzin günümdü ama işe gitsem daha az yorulurdum.

Akşam yemeği saati geldiğinde mutfağa gidip anneme yardım ettim. Sofrayı hazırlayıp oturduk. Yemek yerken annem "Selim yarın akşam yemeğe Nerimanlara davetliyiz, gider miyiz?" diye sordu. Babam birkaç saniye düşündükten sonra "Gideriz Selma." dedi. Yemeği yedikten sonra sofrayı toplayıp bulaşıkları yıkadım. Çay demleyip salona götürdüm. Abimin odasına gidip kapıyı çaldım. "Gir." diye seslendiğinde içeri girdim. "Abi dışarı çıkacağız sen de geliyorsun hazırlan. Ben de gidip babama söyleyeceğim."

Odadan çıkarken "Keşke bir sorsaydın acaba geliyor muyum?" diye seslendiğini duymuştum. Geleceğini biliyordum. Tekrar salona geçip babamın yanına oturdum. "Baba bizimkilerle dışarı çıkabilir miyiz? Abim de gelecek, aşağıdaki parkta oturacağız." dedim. Biraz düşündükten sonra "Tamam ama fazla geç kalmayın." dedi. "Tamam baba." deyip odama geçtim. Hızlıca hazırlanmıştım, abimin odasının önüne gidip kapıyı çalacaktım ki abim kapıyı açtı. O da hazırdı.

Daha önceden Pelin'le saat kaçta çıkacağımıza dair haberleşmiştim. Biz kapıdan çıktığımızda onlar da çıkmıştı. Birkaç dakika sonra Ceren ve Yusuf abi de çıkmıştı. Hepimiz selamlaştıktan sonra yürümeye başladık. Yolda bir markete girmiştik. Biraz abur cubur alacaktık. Cips, çekirdek, içecek falan alıp çıktık. Biraz daha yürüdükten sonra parka gelmiştik. Kendimize oturacak bir yer bulup oturduk. Abur cuburları önümüze açıp sohbet etmeye başladık. Abim "Haftaya Ali'nin düğünü varmış." dediğinde çok sevindim. Onlar bizim komşumuzdu. Ali abi ve Gül abla birbirini çok seviyorlardı ve evlenmeye karar vermişlerdi. "Bu çok güzel bir haber." dedim. Ardından Yusuf abi "Siz ne zaman evleniyorsunuz gençler?" dedi. Tabi bu soru abime ve Poyraz abiye yönelikti.

İkisinin de suratı düşüktü. İkisi de aynı anda "Benimki zor." dediğinde şaşkınca birbirine baktılar. Yusuf abi "Niye oğlum kara sevdaya mı tutuldunuz?" diye sordu. Ben de merak etmiştim. Abim "Sayılır." dediğinde şaşkınca ona baktım. Bana hiç anlatmamıştı. Sonra herkes bakışlarını Poyraz abiye çevirdi. O ise kısa bir an benimle göz göze gelmişti. Tuhaf bakıyordu, anlam vermekte zorlanıyordum. "Aman boş verin ya! Zamanı gelince evleniriz." diye kestirip atmıştı.

Bir süre daha oturunca herkes sıkılmaya başlamıştı. Aklıma gelenle gülümsedim.

"Hadi doğruluk mu cesaret mi oynayalım!"

PAMUK ŞEKERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin