29.BÖLÜM

2.2K 107 7
                                    

Herkes evin bir köşesine dağılmış boya yaparken Ceren de bir odada tavanın boyanmamış kenarlarını boyuyordu. Merdivenin en üst basamağına çıkıp oturmuştu, bu şekilde tavana rahatlıkla ulaşabiliyordu. Aslında emin olamamıştı bu boyayı yapıp yapmamak konusunda ama sonunda yapmaya karar vermişti. Kararsız kalmasının sebebi ise korkusuydu. Yükseklik korkusu.

Belki korkumu biraz da olsa yenerim deyip denemeye karar vermişti. Abisi yapma demişti çünkü önceden deneyimliydi, başına gelecekleri biliyordu. Ama Ceren vazgeçmeyip denemişti.

Boya yaptığı süre boyunca oldukça gerdindi yine de bir kere bile aşağıya bakmamıştı. Yüksekte olmadığını hayal etmişti. Fakat bu konuda pek başarılı olamamıştı. Çünkü yavaş yavaş dizleri titremeye, kalp atışları hızlanmaya başlamıştı. Neyseki boyayacağı yer bitmek üzereydi.

Korkusunu kontrol altında tutmaya çalışarak boyayı tamamladı. Artık inebilirdi. Çekinerek bakışlarını aşağıya çevirdi. Aynı anda gözleri korkuyla kocaman açılmıştı. Şimdi anlıyordu Ceren.

Hata yapmıştı.

Nasıl inecekti buradan? Yüksekliği fazla olan bir evdi burası. Bu yüzden merdiven de normal olanlardan bir tık uzundu. Ceren de aptal gibi en üst basamağa çıkmıştı! Ama çıkarken bu kadar korkmamıştı. Çünkü ellerini tutup kendisini sakinleştiren abisi yanındaydı.

Merdivenin kenarlarına sıkıca tutunup korkuyla etrafına bakındı. Buraya çıkarken yanında olan abisi şimdi neredeydi acaba?!

Buradan asla tek başına inemezdi! Bir basamak bile inebileceğine inanmıyordu! Korkusunu yenmeye çalışmasa daha mı iyiydi acaba?

Yüksek sandığı ama oldukça kısık çıkan bir sesle seslendi. "Abiii!" Bu seslenişini abisi duymamıştı ama aynı saniyelerde odaya giren Egemen duymuştu.

Ceren abisini beklerken odaya giren Egemen'i görünce kendisine daha çok kızmaya başlamıştı. Rezil olacaktı şimdi!

Korkusundan dolayı hızlı hızlı atan kalbi şimdi sanki depar atıyordu. Kendisine yeni yeni itiraf ettiği duyguları kalbine üşüşmüştü. Derin bir nefes aldı. Sakin olmalıydı.

"Bir sorun mu var?" Egemen sorgular bakışlar attı Ceren'e. Oysa sorunu çoktan anlamıştı. Ceren'in o merdivene neden çıktığını hiç anlamamıştı. Yükseklik korkusu olduğunu biliyordu. Ceren oradan asla tek başına inemezdi. Yumuşadı bakışları, birkaç adımda merdivenin yanına geldi.

"Yok."diye mırıldandı Ceren. Bu hâlleri Egemen'in gözüne oldukça tatlı görünüyordu. Gerçi Egemen Ceren'i her durumda tatlı buluyordu ama neyse. Konumuz bu değildi.

"Niye çıktın sen oraya?" Egemen kendini gülmemek için zorlukla tutarken Ceren gerildikçe gerildi. Zaten yükseklikle baş edemiyordu bir de Egemen yanına gelmişti. Kalbi ne yapsındı şimdi?!

"Tavanın kenarlarını boyamak için."diyerek açıkladı durumunu. Ama bunun altında yatan sebep korkusunu yenmek istiyor olmasıydı.

"Tamam da sen niye yapıyorsun? Yükseklik korkun yok mu senin? Hem Yusuf nerede, o nasıl izin verdi senin oraya çıkmana?!" Egemenin biraz kızar gibi konuşmasıyla bakışlarını yere indirdi Ceren. Halbuki Egemen kızmamış sadece endişelenmişti. Eğer kızdıysa da kesinlikle Yusuf'a kızmıştı. Ceren'e engel olması gereken oydu.

Ceren yere indirdiği bakışlarını korkuyla kapattı. Yere baksa korkusundan bakamıyordu, bakışlarını kaldırsa karşısında Egemen vardı bu defa da heyecandan bakamıyordu. Ne yapacağını şaşırmış bir halde durdu öylece.

"Bitirmişsin zaten işini in hadi artık."dedi Egemen. Ceren zaten korkuyordu fazla üstüne gitmesem iyi olur diye düşündü. Hem böyle korkan gözlerle ona bakınca hiç kıyamıyordu. Kucağına alıp hemen indirmek istiyordu sevdiğini oradan. Korkusu hemen geçsin istiyordu. Ama eli kolu bağlıydı işte. Yapamıyordu. Tabi şimdilik.

PAMUK ŞEKERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin