"Gücün o kıza mı yetti lan?!"
Hapishane denilen cehenemme düşerken sizden önce işlediğiniz suç girer koğuşa.Onur eski sevgilisine tacizden yargılanmıştı.Koğuşta kimse onunla konuşmazdı.Sürekli yok sayılıyor,ağır laflar işitiyordu.
"Unutmuşum."
Seyi...
Bu hikayenin kazananı olmayacaktı.Ama nedense hepsi kazanmak için savaşıyordu.
"Bırak diyorum!Hiçbir şey yapmadım!"
"Kusura bakma Onur."
Yüzüne kapanan kapıya baktı.Sebebini bilmeden koğuştan çıkarılmış ve hücreye atılmıştı.
"Burda kalamam!Gardiyan aç şu kapıyı!"
"Ben varım.Korkma."
Seyitin sesini duyunca havalanmış kaşları çatılmıştı.Bu kadar gerginlikle erken yaşlanacaktı.Ela gözlere baktığında kalbi rahatlamıştı.Yalnız değildi.
"Neden buradasın?Siktir,neden buradayız?!"
"Anlatmak istediğin şeyler vardır belki hm?"
Sigarasını yakıp Onurun karşısına dikildi.Arada mesafe bırakmamak adına adım attı.Önündeki mesafeyi tamamen yok edip dumanı Onurun yüzüne üfürmüştü.
"Yine ne istiyorsun amına kodumun salağı?Konuşmadık mı?Bitirmedik mi?"
Yumruklarını sıkıp kendisini dizginliyordu.Önündeki adama bağırıp çağırmamak için zor duruyordu.Nerden bile bilirdi,sorulacak hesap onundu.
"Bitmiyor.Yediğin boklar bitmek bilmiyor."
"Seni ilgilendirmeyen şeylere karışma o zaman."
Onur dişlerini sıkarak konuştuğunda Seyit tekrar adım atmıştı.Boğanın gözlerinde öfke görememesi Onuru tedirgin etmişti.Üzerine doğru yürüyen adama geri adım atarak karşılık veriyordu.Sırtı duvarla buluştuğunda bakışları Seyitin elindeki sigaraya kaydı.
"Beni ilgilendirdiğini cümle alem anladı,bir sen anlamadın."
"Seyit-"
"Söyleme.İsmimi söyleme.Yoksa seni buradan çıkartmam."
Başını öne eğip Onurun saçlarını kokladı.Kokuyu öyle bir çekti ki ciğerlerine...Yaşamak buna denirdi herhalde.
"Ahmet geldi."
"Ne?"
Kafasını kaldırdığında dudaklarının buluşmasına çok az mesafe kalmıştı.Bakışları kalın dudaklardan zorla ayrılıp elalara çıkmıştı.Ama önündeki adam ince dudakların hareketini bekliyordu.
"O gece yaşanan olayı anlattı bana.Senin onun mekanında sarhoş olup-"
Baş parmağını alt dudağın üzerine koydu.Seyitin dokunuşunu hissettiğinde kalbi yerinden çıkacak gibiydi.
"Senin onun mekanında sarhoş olup onu öptüğünü söyledi.Hatta onunla yattığını-"
"Hatırlıyorsun.Sen o gece olan her şeyi hatırlıyorsun."
"Seyit-"
"Söyleme.Seni affetmek istemiyorum."
"O gece Asyayla kavga etmiştik.Dağıtmak istedim ve bara gittim.Çok içmiştim yüzünü hatırlamıyordum.Ancak emindim biri yanıma geldi.İlişkimin kötü gittiğini söyledim ve galiba..."
Onur susunca gülümsedi Seyit.Acı dolu bir gülümsemeydi bu.Onurun Ahmete ne anlattığını tahmin edebiliyordu.
"Erkeklerden hoşlandığını söyledin ve onu öptün öyle mi?"
"Yemin ederim daha fazlası olmadı.Onu itip bardan çıktım,Asyanın evine gitmek yerine arabada uyu-"
"Şşş.Dur bakalım.Onu ne yaptıktan sonra ittin?O seni itmedi öyle mi?"
Seyitin titreyen sesi ciğerini yaktı Onurun.Anlatacaklarından sonra yine Seyitin nefesi değer miydi tenine?
"İtmedi."
"Anlat."
"Onu öptüğümde belimi kavradı.Seyit bu kadar yeter!"
"Neden?Daha düne kadar canım yansın istemiyor muydun?Yanıyor işte.Cayır cayır yanıyorum."
"Yeter!"
Onur Seyiti göğsünden itip kapanan mesafeyi tekrar açtı.Seyitin yanağından akan yaşı görünce gözlerini kapattı.Onu böyle görmek istemiyordu.
"Aç gözünü."
"Bunu yapma bana!Bağır,kız,dağıt ama böyle durma karşımda!Sana ihanet etmişim gibi davranma!"
Seyit Onurun çenesini kavrayıp gözlerini açması için bağırmıştı.Yarattığı eseri görmeden gitsin istemiyordu.
"Keşke bana ihanet etseydin lan!Kendine ihanet ettiğine bana ihanet etseydin!Neden bu kadar canım yanıyor bilmiyorum.Ama helal olsun dediğini yaptın!Ben senden hayallerini aldım,yetmedi elini aldım.Sende tam şurdan bana yara açtın."
Seyit işaret parmağını göğsüne koydu.Hatırlar mısınız bilmem ama Onur Seyiti tam göğsünden vuracağını söylemişti.İntikamını aldın Onur Can Kaya.Hem de en iyi şekilde.
Gözümde yaş kalmadı arkadaşlar.....
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
