Ahmetin sonu

1.8K 123 14
                                    

Araf için hastanede bekleyen üç kişi vardı.Altay,Orhan ve Rıza.Onuru bir kaç kez aramıştı,ancak telefonu kapalıydı.Endişeleniyordu Rıza.Arafı burada bırakıp giden Onur gerçek miydi?

"Altay amca,Onur nereye gittiğini söylemedi mi?"

"Bırak biraz kendine gelsin.Üzerini değiştirmeye gitmiştir.Kan kokusuna ben bile zor dayandım."

Kafasıyla Altay beyi onaylayıp dışarı çıktı.Şimdi Akını arıyordu.Maalesef bu gün aradığı kişilerin hiçbiri cevap vermiyordu.

Rıza:

Ahmetin peşine düşmedin dimi?

Araf için burada olman gerekiyor ama yoksun.

Sakın hata yapma.

Lütfen konuşalım.Araf için buraya gel.Uyandığında seni görmeli.

Telefonunu kapatıp kanepeye fırlattı.Arafın masaya bıraktığı silahını alıp beline taktı.Hata mı?Bu yaptığı belkide en büyük doğrusu olacaktı.Son defa evine bakıp gülümsedi.Bu evde yaşadığı anılar gözünün önünde canlandı.Mavi güllerini vazoya bırakmayı unutmadı.

"Gidelim Kubilay."

Her şey farklı yerde başlamıştı,tamamen farklı yerde bitecekti.Geldikleri depoya girmeden Kubilay bileğinden tutup durdurmuştu onu.

"Emin misin?Bırak ben yapayım."

"Çok geç kaldım Kubilay."

İçeri girdiğinde karanlıkta gördüğü gözler ona bakıyordu.Hiç tereddüt etmeden çekmişti tetiği.Bu yüzleşme için gerçekten çok geç kaldığını hatırlayıp sırıttı.Ahmette onun gibi sırıtıyordu.Ölüme gülerek bakmak buydu galiba.

"Niye lan piç.Beni bulmana rağmen niye bana sıkmadın?"

Ahmetin karşısına oturdu.O gece barda karşılaşmaları hayatını mahvetmişti.Bazen bunu hatırladığında inanamıyordu.Bir insan tüm bunları diğerine neden yapar?

"Sana sıkacaktım zaten."

"Peki neden sıkmadın?"

"Bilmem.Belkide acı çekmen hoşuma gidiyordur.Sencede bana haksızlık olmadı mı?Sen dışarıda ilişki yap,mutlu mutlu gez dolaş,ben aranayım!Hah gerçekten komik."

"Sana haksızlık oldu evet.Seni hapishaneden çıkar çıkmaz gebertmeliydim.Adalet beklemek benim sana yaptığım en büyük haksızlık!Nasıl bir ruh hastasısın?"

Onurun söyledikleri Ahmete komik gelmişti.Kahkaha atıp kafasıyla onu onayladı.Ruh hastası olduğunu kabul ediyordu.

"Orospuluk yapan sen,kötü olan ben?Tüm bunların suçlusu sensin!Asyanın başına gelenler!Avukat arkadaşın davayı bırakmadı diye ölüyordu az kalsın!Peşime onu salmasaydın bunları yapar mıydım?!"

"Hayatımı kararttın lan sikik herif!Hapise düştüm!Asya senin yüzünden karnındaki bebeği aldırdı!Rıza ölüyordu!Araf yaşayacak mı belli değil!"

"Ama sen yaşıyorsun Onur.Bak sana bir şey yaptım mı?Asyayı senin sayende tanıdım.Rızayı önüme atanda sensin!Başka avukat mı yoktu lan?!Canın yansın peşimi bırak istedim!O pezevenk ölse ne olur lan?!Sen yine yaşıyorsun!"

Ayağa kalkıp belindeki silahı çıkarttı.Ahmetin çatılan kaşlarını görünce sırıtmıştı.Tüm bu yolu konuşmak için geldiğini düşünmemişti dimi?

"Sende o tetiği çekecek göt yok lan."

"Sana tam üç kurşun sıkıcam.Biri Asyanın kaybettikleri için,diğeri Rıza için ve son olarak Araf için."

"Kendini saymadın öyle mi?"

"Beni boş ver.Seninle hesabım mahşere kaldı.Mahşerde şimdiki gibi elimdeki kanla yakana yapışacağım."

Ahmete üç kurşun sıktı.Kendi hesabını mahşere bırakarak.



Ters köşemize hoş geldiniz canlarım.Orhan beyin Ahmeti öldüreceğini düşünmüştünüz dimi?

Elimdeki kanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin