"Gücün o kıza mı yetti lan?!"
Hapishane denilen cehenemme düşerken sizden önce işlediğiniz suç girer koğuşa.Onur eski sevgilisine tacizden yargılanmıştı.Koğuşta kimse onunla konuşmazdı.Sürekli yok sayılıyor,ağır laflar işitiyordu.
"Unutmuşum."
Seyi...
"Ama bu haksızlık!Ben burda çorba içiyorum siz oturmuş tavuk yiyorsunuz!"
Rıza Onurun yaptığı çorbayı,diğerleri ise Arafın getirdiği tavuk kanatlarını yiyordu.Diğerleri dediğim Kubilay,Araf ve Onur.Bazen bu manzara Rızaya garip geliyordu.Arafla beraber Kubilayı hapise tıkmak istemesine rağmen evinde ağırlamıştı.
"Hastasın sen.Çok konuşma sıcak sıcak iç çorbanı."
"Bari gözümün önünde yemeyin."
"İyileş alırım sanada."
Çocuk muydu Rıza?Arafa bakıp gözlerini devirdi.Sesini duymayana kadar varlığına alışabilirdi.
"Baban Akının beni kurtardığını biliyor mu?"
"Bu gün hiç karşılaşmadık.Öğrenirse bile Akına bir şey yapacağını sanmıyorum."
"Neden?"
"Akın Orhan beyin kıymetlisi."
Rıza gözlerini Araftan alıp bu defa Kubilaya dikti.Kolasını yudumlayıp elinde tuttuğu tavuğu tabağa bıraktı.
"Sağ koluydu dimi?"
"Öyle.Zaten Akın dayanamamış çoktan ötmüştür Orhan beye."
"Akını iyi tanıyor gibisin."
Kubilay onu kafasıyla onaylamıştı.Rıza henüz farkında değildi ama Onur kahvelerini dikmiş onu izliyordu.Rızanın merakı dikkatini çekmişti.
"Aynı yetimhanede büyüdük."
"Ne?"
Şaşkınlığını gizleyememişti.Yalnız o değil,Onurda şaşırarak Kubilaya dönmüştü.
"Ben dört,Akın yedi yaşındaydı.On dört yaşında kovuldu zaten.Ben on sekizimde terk ettim orayı.Araf bey beni yanına aldığında Orhan beyin çoktan sağ koluydu."
"Kim bilir ne yapmıştır kovulacak kadar."
Araf Onurun masaya bıraktığı sigaradan alıp yaktı.Akın muhabbeti canını sıkmıştı.Eskiden Akını araştırmış lakin hakkında pek bir şey bulamamıştı.
"Ne zaman başlayacaksın işine?"
Siyahlarını Onura dikip sigarasını söndürdü.
"Yarın gitmeyi düşünüyorum.Yaman çok zorlanmıştır."
"Seni koruması için bir kaç kişiyi görevlendirdim.Birilerinin seni izlediğini düşünüp korkutma kendini."
"Gerek yoktu-"
"O itin neler yapabileceğini gördüm.Onu bulana kadar böyle."
"Onu bulup ne yapacaksın merak ediyorum.Polise teslim edeceğine inanmak istiyor kalbim!"
Rızanın yüzüne yerleştirdiği yalancı gülümsemeye baktı Araf.Tabii ki polise teslim etmeyecekti.
"Cesedi senin olsun avukat."
"Seni içeri tıkmak için yeterince sebebim var Araf.Birine daha ne gerek var?"
Soğuk savaşın ortasında kalmıştı Onur.Bıçak gibi keskin gözlerle birbirine bakan ikili fısrat kolluyor gibiydi.
"Yeter!Kafam şişti,hadi yiyin ve gidin."
Bizim dörtlüye bakın ÇABUK
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
