Haklı isyan

2.5K 170 27
                                    

"Kubilay!Bir daha aynı soruyu sormam!"

Hatırladığı anıyla gülümsedi Onur.Baba-oğul bir kez sorar ve cevap alırdı.

"Tasarımcı efendim."

"Tasarımcı?"

"Araf bey kendisine özel takım elbise istiyordu uzun zamandır."

Kubilayın yardım çığlığı atan gözlerine bakıp sustu Onur.İnkar edip gerçekleri söylemek isterdi lakin önündeki adam Araf değildi.

"Araf yok."

"Gidelim biz o zaman!"

Kubilayın mutluluğu kursağında kalmıştı.Orhan bey elini Onurun omzuna koyup durdurmuştu.

"Geç içeri genç adam.Bir takımda bana dikersin."

Kubilayın aksine Onur fazla rahattı.Belkide Orhan beyi tanımadığı içindir.Onurun peşinden gitmek istediğinde Orhan beyin bakışları durdurmuştu Kubilayı.Onlar içeri geçtiklerinde hemen Arafı arayıp olayları anlattı.

"Otur."

Onur Orhan beyin masaya bıraktığı silaha baktı.Namlu onu gösteriyordu.Bu odaya girmek kolaydıda,çıkmak zor olacak gibiydi.

"Evime gelip alacaklı gibi bağırıyorsun.Hem de oğlumun ismini.Ya aklını kaybettin ya da kim olduğumu bilmiyorsun."

"Saygıda kusur ettiğsem özür dilerim efendim.Araf,Araf beyi aradım ancak cevap vermeyince gereksiz sinir yaptım."

Onu dinleyen adamın bakışlarından anlamak kolaydı,Onurun ona anlattıkları küçük çocuğu kandırmak için anlatılan masaldı.

"İsmin?"

"Onur Can Kaya."

"Hiç duymadım,sandığım kadar başarılı değilsin demek ki.Ben Orhan Özkurt.Çok duymuşsundur."

"Hiç duymadım efendim."

Orhan bey kaşlarını çatınca Onur pot kırdığını anladı.Dudağını ısırıp gözlerini kıstı.Şansını fazla mı zorluyordu ne...

"Karınca filin kudretini ezilmeden bilemez,dimi?"

Orhan beyi kafasıyla onaylayıp gülümsedi.Onurun bu laf dalaşından sağ çıkamayacağı kesindi.Bu yüzden susmak en iyisiydi.Belki tanışmak için doğru zaman değildir.Ama gerçekten tanışacakları gün bu adamın neler yapacağını merak ediyordu.

"ONUR!"

Araf kapıyı açıp içeri daldığında Onur ayağa kalkmıştı.Arafı görmenin verdiği mutluluk yüzündeki gülümsemeyi büyüttü.Ona sarılmamak için zor duruyordu.

"Çabuk dönmüşsün."

"Kusura bakma baba.Onurun geleceğini unutmuşum."

"İyi bakalım.Takımını sabırsızlıkla bekliyorum."

Araf Onurun bileğini kavrayıp odadan çıkmıştı.Peşinden uslu uslu gelen adama öfkesini belli etmemek için yumruğunu sıktı.

"Bin arabaya."

Onur onu ikiletmeden arabaya bindi.Siyahlarını Kubilaya dikip dişlerini sıktı.

"Sana bu yaptığının hesabını sonra soracağım!"

Kafasını öne eğip kaderini kabullenmişti.Arafın öfkesinden şimdilik kurtulmuşken gözleri camdan ona bakan Orhan beyle buluştu.Hemen bakışlarını kaçırıp içeri geçmişti.

"Akın.Bana o tasarımcıyı iyice araştır."

"Emredersiniz efendim."


Arafın onun için geleceğini biliyordu.Bu yüzden Kubilayı ikna edip buralara kadar gelmişti.Tek endişesi Araf yetişemeden ölmekti.

"Ne işin vardı evimde?"

Kahvelerini Arafa dikmiş ona bakması için bekliyordu.Öfkeli siyahlar ona dönmemişti.Arafın direksiyonu sıkan parmakları beyazlamıştı.

"Sen benim evimde bir hafta kaldın.Bende sana ufacık ziyarete geleyim dedim."

Aniden arabayı durdurup siyahlarını kumrala dikti.Suratı sinirden kıpkırmızı olmuştu.

"Sen delirdin mi?!Babamın karşısına çıkmak ne demek?!Canına mı susadın?!"

"Gördüğün gibi burnum dahi kanamadan çıktım."

"Ben gelmeseydim ne olacak düşündün mü?!Yok!Bir bok düşünmemişsin!"

"Aramalarıma cevap verseydin bunlar yaşanmazdı."

"O herif için beni kovdun!"

Araf sinirle direksiyona vurup arabadan indi.Onuru çok yanlış anlamıştı.

"Saçmalama!Yapacağı açıklamayı dinlemek istedim."

"Beraber dinleyemiyor muyduk?!"

Arafın haklı isyanına gözlerini devirdi.Neyi neden yaptığını biliyordu Araf,ama bir türlü kabullenemiyordu.

"Seyite kafa atmasaydın evet!"

"Hala Seyit diyorsun!Karşıma geçmiş hala Seyit diyorsun!"

"Ne düşündüğünü biliyorum ama hiçbiri gerçek değil.Seni kovmadım.Seyit geçmişim onu hemen silip atamam-"

"Sana söyledim!Ben geleceğe bakarım geçmiş sikimde bile olmaz!Herif gelmiş sana mutluluktan sarılıyor!Neden?!Çünkü kızına kavuşmuş!Sana sarıldığında onu itmedin bile!"

Araf elini saçlarına daldırıp gözlerini kapattı.Derin nefesler alıp sakinleşmeye çalışıyordu.

"Çünkü şaşırmıştım!Onun geleceğini bilmiyordum!Ben o kapıyı açana kadar senin geldiğini düşünmüştüm!"

"Yeter!Yeter!Yeter!Bak canını yakmak istemiyorum!Sana bağırıyorum diye zaten bok gibi hissediyorum.O yüzden git.Gözlerindeki boşluğun sebebine veda edip öyle-"

"Sikeyim o boşluğu."

Aradaki bir adımlık mesafeyi kapatıp Arafın yakasını kavradı.Ona şaşırarak bakan siyahları umursamadan dudaklarına kapandı.



kuzular nasılsınız

kuzular nasılsınız

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elimdeki kanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin