"Şuraya bir yatak mı alsam?"
Göğsünde uyuyan kumralın saçını kokluyordu.Düşmesin diye sıkıca sarılmıştı Onura.
"Burası çalıştığım yer.Evim değil."
"O zaman bana taşın.Yakınlarda bir ev tutarım,hem işe gelmen kolay olur."
Düşünceli sevgili en sevdiğimiz.Onur kafasını kaldırıp Arafa ciddi olup olmadığını sorgulayan yüzle bakıyordu.Zenginlik böyle bir şeydi herhalde.
"Beni eve mi atacaksın?"
Araf sırıtınca tekrar göğsüne yatmıştı.Bu teklifi kabul edemezdi,o yüzden şimdilik idare edeceklerdi.
"Çiçek sever misin?"
"Bilmem.Hiç almadım."
Sevgiliye alınacaklar listesine çiçek eklenmişti.
"Peki sen,hangi yemeği seviyorsun?"
"Çoğu zaman kebap yiyorum.Vücudumu buna borçluyum."
Anlamıştı Onur,zevkleri kesinlikle farklıydı.Gözlerini kapatıp soru sormamayı tercih etmişti.Zamanla tanımak en iyisiydi.Arafın çalan telefonu ortamdaki sessizliği bozmuştu.
"Söyle Kubilay."
"Efendim,gelecek misiniz?"
"Hayır."
"Sizin adınıza çok sevindim...Ama gelseniz iyi olacak."
"Niye Kubilay?Gökten taş mı yağıyor?Saate bak."
Huzurunu bırakıp gitmek istemiyordu.Ancak nasıl bir hayatı olduğunu unutmuştu.
"Efendim,babanız Orhan bey az önce iki adamına sıktı.Sıra bana gelmeden gelseniz...Polis depoya baskın vermiş.Az önce avukat geldi,babanızı tehdit etti."
"Kapat Kubilay.Geliyorum."
Onur Arafa bakıp dudaklarını büzdü.Galiba Arafsız günlerden kurtuluşu yoktu.
"Üzgünüm.Gitmem gerekiyor.Acil."
"Sorun değil.Kendine dikkat et."
Araf Onurun alnına öpücük kondurup kanepeden kalktı.Çıkmadan Onura sarılıp bir kez daha kokusunu içine çekmişti.Birine bağımlı olmanın kötü yanı ondan kopamamaktı.Gaza basıp eve yetişmeye çalışıyordu.Babasının gözü döndüğünde gördüğü tek kişi oğluydu.Son zamanlar devlet Orhan beyin işlerine çomak sokuyordu.Cezayı nedense çalışanları çekiyordu.
"Baba!"
Adam evin altını üstüne getirmişti.Yerde yatan cansız bedene bakıp yumruklarını sıktı.Yukarı kata çıkıp babasının karşısına dikildi.
"Sonunda beyefendi eve teşrif buyurmuş!Neredesin lan sen!Devlet beni içeri tıkmak için yapmadığı şeyi bırakmamış!Sen neredesin!?"
"Cennette Orhun bey."
"Araf!"
Babasından silahı alıp beline taktı.Kubilaya baktığında odadan çıkmasını bekledi.Kapanan kapıyla beraber Orhan beyin devirdiği koltuğu düzenledi.Babası tekrar yerine oturduğunda sakinleşmesini beklemişti.
"Sana avukatı ortadan kaldırmanı söyledim."
"Devletin avukatına silah çekmeyeceğimi daha kaç kere söylemem gerekiyor?"
"Beni içeri tıkacak!Babanı arafta bırakmaya utanmıyor musun?!"
Yorulmuştu artık.Orhan beyin dağıttıklarını toparlamaktan yorulmuştu.Babası oğluna tetikçi gibi davranıyordu.Arafın canını sıkanda buydu.
"Sen kendini alıp cehennemin ortasına koymuşsun zaten.Hep söylediğim gibi,ben kirli işlerine asla bulaşmam."
Babasından farklı olmaya çalışıyordu ve iyi haber başarmıştı.
Okuyucularıyla aşk yaşayan yazar kim?AAAA ben!sjsjjsjs yorumları alayımm kuzularım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elimdeki kan
Misterio / Suspenso"Gücün o kıza mı yetti lan?!" Hapishane denilen cehenemme düşerken sizden önce işlediğiniz suç girer koğuşa.Onur eski sevgilisine tacizden yargılanmıştı.Koğuşta kimse onunla konuşmazdı.Sürekli yok sayılıyor,ağır laflar işitiyordu. "Unutmuşum." Seyi...