43. Bölüm: "BAHÇEDEKİ KARA TOHUM"

11.1K 899 357
                                    

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın lütfen. Keyifli okumalar dilerim 🤍

 Keyifli okumalar dilerim 🤍

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Elisa Yıldırım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Elisa Yıldırım ...

Ertesi sabah uyandığımda vücudumu saran bir çift kolun sıcaklığı tarafından esir tutulmuştum. Yüzüm Çınar'ın göğsüne dayalıyken uyanmak, yataktan kalkmak ve onun kendimi güvende hissettiren kokusuna veda etmek acı verici geliyordu.

Başımı hafifçe çekip ona baktığımda yeni doğmuş bir bebek gibi derin bir uykuda olduğunu gördüm. Keskin yüz hatları bir heykeltıraşın elinden çıkmışçasına kusursuzdu. Uzun kirpikleri ve dağılmış koyu kahverengi saçları insana en güzel rüyaları gösterecek kadar uyum içindeydi.

Bir an karşımda duran manzaranın tadını çıkardım ve kendimi aptal aptal gülümserken buldum. Sadece Çınar'ı izlemek bile kalbimin boğazımda atmasına neden oluyor, onu sonsuza dek izlemeyi istememe neden oluyordu.

Orada kalma arzuma rağmen yavaşça yataktan çıktım. Yatağın yanında yer alan komodindeki çekmecelerden birini açıp kısa bir karıştırmanın ardından üzerime giyebilecek, kalçalarımın altına kadar inen bol bir tişört buldum.

Odadan ayrıldıktan sonra ilk işim banyoya gitmek oldu. Aynadaki manzaraya baktığımda bir an için kıkırdamadan edemedim. Belime kadar uzanan kahverengi saçlarım darmaduman olmuştu. Gözlerim yeni uyanmanın etkisiyle hafifçe şişmişti ancak kendimi hiç bu kadar güzel hissetmiyordum.

Elimi yüzümü yıkadıktan, paketinden çıkmamış diş fırçasıyla dişlerimi fırçaladıktan sonra mutfağa ilerledim. Hamarat biri hiç olmamıştım. Ev ya da mutfak işiyle ilgilenmek hamurumda yoktu ama bugün sevdiğim insan için bir şeyler yapmak istiyordum.

Buzdolabına baktığımda seçeneğimizin oldukça sınırlı olduğunu gördüm. Buraya uzun süredir kimsenin uğramadığı aşikârdı.

Dolaptan çıkardığım salatalık ve domatesleri doğradıktan sonra omlet yapmaya koyuldum. Tüm dikkatimi yumurtaları çırpmaya odakladığım sırada arkamdan belime sarılan sinsi bir çift el yerimde titrememe sebep oldu. Sadece birkaç saniye sonra Çınar'ın dudakları boynuma dokunuyordu.

PANDORA'NIN KALBİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin