BÖLÜM 103

5 2 0
                                    

   Hayatındaki aşklardan biri olan arabasıyla da özlem giderdikten sonra artık eve geçme kararı aldı. Daha eviyle de özlem giderecekti ve önünde de yapılması gereken çok iş vardı. İş aşkı ve kitap aşkı da en hararetli şekliyle gündemindeydi ama bugün ilk gün olduğu için kavuşmanın tadını çıkarmak istiyordu... Tüm bunlara kavuştuğu için mutluydu. Evine girerek ilk adımı attıktan sonra da yine bir ferahlık hissetti... Geçmişin huzur dolu ferahlığıydı bu. Geçmişin derinliklerinde yaşadığı güzel anıların birer birer sağdan ve soldan fırlaması ve ortalığı cümbüşe çevirmesiydi bu. Tüm bunlar huzur ve ferahlama hissi getiriyordu bünyesine. Evinin her köşesine ve eşyalarına tekrar tekrar bakıyordu. Her şey çok güzeldi ve yeniden burada olmak harikaydı.


    Yaklaşık yarım saat boyunca evinde vakit geçirerek özlem giderdikten sonra arabasının anahtarını aldı ve tekrar dışarıya çıktı. Arabayla bir yere gitmek gibi bir amacı yoktu, henüz üstündeki hastane önlüğünü bile çıkarmamıştı zaten. Arabayı çalıştırmak ve motorun güçlü sesini duymak istiyordu sadece. Çok geçmeden öyle de yaptı ve arabayı çalıştırdı. İlk çalışma anında çıkan ses yeterince tatmin etse de araba park hâlindeyken gaz vermek ve çıkacak olan daha güçlü sesi de duymak istedi. Gaz pedalına bastığı anda çıkan ses onu tam anlamıyla tatmin etmeyi başardı, bu sesi duymayı ne kadar çok özlediğini anımsadı. Gaz pedalına her basışında vücudunda bir hareketlenme oluyordu ve bu güçlü araba ona da güç veriyordu. Arabanın içine geçerek koltuğuna oturmak ve tekrar gaza basabilmek çok iyi gelmişti. Kendisini bir kez daha iyi hissettikten sonra evin yolunu tuttu ve sıcak bir duş aldı. Duş aldıktan sonra ve temiz kıyafetler giydikten sonra rahatlama hissine bir yenisini daha ekledi. Gerçekten de dönem dönem, bugünleri göremeyeceğini düşünmüştü ve o yüzden de şu anlarda yaşanan her şey çok daha anlamlı geliyordu.


ERTESİ GÜN


    Mürsel yeni güne yatağında uyanmanın getirmiş olduğu hafiflikle başlamıştı. Son zamanlarda kafası o kadar dağılmıştı ki ilk uyandığı anda evinde ve yatağında olduğunu anlayamamıştı bile... Ama çok geçmeden her şeyi fark edince içini yeniden bir huzur kaplamıştı. Bugün yeni bir gündü ve boş durmayı sevmeyen Mürsel için de bir başlangıç yapılması gerektiği anlamına geliyordu... Fakat nereden başlayacağını da pek bilmiyordu. Çok geçmeden, şimdilik tüm bunlara bir ara vermesi gerektiğini ve bir şeyler yemesi gerektiğini düşündü. Evde hiç kahvaltılık yoktu ve dışarıya çıkarak kahvaltılık bir şeyler almak istiyordu. Kapıyı açar açmaz yoğun ve parlak güneşin etkisini vücudunda hissetti. Güneşli ve güzel bir Long Island sabahıydı. Gün ışığı üstüne vurduğu anda, günün pozitif enerjisini üzerinde hissetti ve bugün güzel şeyler olacağını da hissetti. Tam arabasına doğru ilerliyordu ki Amber' ın çardakta oturduğunu gördü. Onu görünce içten bir şekilde gülümsedi ve elini kaldırarak selam verdi:


- Günaydın Amber...


- Günaydın Mürsel, kendini nasıl hissediyorsun bugün?


- Gayet iyi hissediyorum, sen nasılsın?


- Ben de fena değilim ve daha iyi olmaya çalışıyorum. Çardağa gelsene, seninle bir şey konuşmak istiyorum, sana söyleyeceklerim var.


- Tamam geliyorum...


MELEĞİN DOKUNUŞU (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin