BÖLÜM 72

11 2 0
                                    

   Mürsel ve Angelina hiç durmadan ilerleme, olabildiğince oradan uzaklaşma gayesindeydi ve öyle de yapıyorlardı. Amaçları o kasabayı geçerek başka bir yerleşim bölgesine gitmekti. At üstünde saatler boyunca süren bir yolculuk yapmışlardı ve henüz başka bir yerleşim bölgesine varamamışlardı. Çorak ve boş araziler üstünde, engin vadilerde konaklamak ve hatta şafak vaktine kadar beklemekten korkuyorlardı... Birkaç saat yolculuktan sonra yeni bir kasabaya ulaşabileceklerini düşünmüşlerdi ve kendilerini buna şartlamışlardı. Bir hayli yorgunken ve kendilerini buna şartlamışken koşulların değişiklik göstermesinden endişeleniyorlardı. Ayrıca yollarını kaybetmiş olabileceklerinden dolayı da yolu uzatmış olma ihtimalleri de vardı. Muhtemelen başka kasabalara gitmeleri de kesin çözüm olmayacaktı ama orada kalmaktan iyi olduğu kesindi. Şimdilik gezgin bir kovboy edasıyla arazileri aşındırmak mecburiyetindeydiler. Boş alanları katederlerken ufukta hiçbir yaşam ibaresi gözükmemesi ise umutların bir kül bulutu gibi havada dağılarak kaybolmasına neden oluyordu... Ancak önceki badirelerde olduğu gibi yine küllerinden doğabileceklerine olan inançları da tamdı.


    Bu şekilde saatler geçtikten sonra artık ara vermeleri gerektiğine kanaat getirdiler ve bir tepeliğin gölgesine sığındılar. Burada biraz dinlenerek adeta yenilenmiş bir şekilde yola devam etme planları vardı... Bugün, gün ağarmadan bir yerleşim merkezine varmak istiyorlardı. Mürsel' de Angelina' da kendisini çimenlerin üstüne bıraktıktan sonra sırtüstü uzanmayı tercih etti. Yolculukları sırasında tüm bu yaşadıklarını biraz konuşmuş olsalar da yorgunluğun ve at üstünde gitmenin etkisiyle detaylı ve rahat bir şekilde konuşamamışlardı. Mürsel neredeyse uyumak üzereyken onun uyumamasını isteyen ve yola devam edebilmeleri için canlı ve diri kalmasını isteyen Angelina sohbet açmak istedi:


- Sana bazı şeylerden bahsetmem gerek Mürsel... Yolculuğumuz esnasında da bahsettiğim gibi burada tam olarak neler olduğunu ben de bilmiyorum... Ama iyi ve doğru olduğunu düşündüğüm bir tahminim var: Şu anda burada, senin kitabını yazmadığın ya da görevde başarısız olduğun zaman diliminden sonraki olacakları görüyoruz... Sana biçilen sorumluluğun altından kalkamazsan eğer bir tür uzay-zaman bükülmesi yaşanacak ve şu anda içerisinde olduğumuz alternatif geleceği yaşayacağız. Alternatifler çoğu zaman hayat kurtarır ama gördüğün üzere bu yaşadığımız alternatif, o anlamda bir alternatif değil. Dünyanın çivisinin çıktığını, teknolojinin yanlış ve insan haklarına aykırı bir şekilde kullanıldığını gördün... Ama emin ol ki şu an içerisinde olduğumuz 2893 yılı dünyanın iyi günleri... Bunun yüz yıl sonrası da bin yıl sonrası da var... O dönemlerde dünyamızın bir cehenneme dönüşeceğini anlamak güç değil... Yani görevinde başarısız olursan, fiziksel ve psikolojik anlamda sapasağlam bir şekilde evine dönemezsen ve kitabını yazamazsan ya da tüm insanlığı etkisi altına alacak şekilde kitlelere ulaşamazsan eğer dünyamızı bekleyen gelecek bu! Yine öyle sanıyorum ki tüm görevlerimiz sırasında başarıların ve hataların eşit düzeyde oldu ve üçüncü görevimizin sonuna yaklaşırken de kritik bir dönemecin eşiğine geldin. Önceki hatalarına benzer hatalar yaparsan eğer senin için ve dünya için başarısızlık söz konusu olacak... İnsanlar dünya üstünde cehennemi yaşayacak! Ancak biraz daha direnirsen ve geçmiş başarılarını tekrarlarsan eğer evine, Long Island' a geri döneceksin ve en rahat ettiğin ortamlarda kitabını yazarak dünyayı kurtaracaksın. Üçüncü görevimizde geçmiş yerine geleceğe gelmemizin sebebi bu bana kalırsa... Bu kritik eşikte ne yapıp edip bir çıkış yolu bulmalıyız ve bulduğumuz çıkış yolu da tüm insanlığı cehaletin kollarından kurtaracak bir çıkış yolu olmalı...


- Tüm bu olanlardan ve yaşadıklarımızdan dolayı korkuyorum Angelina! İskenderiye' de arenanın kumlarında da dizlerimin bağı çözülmüştü, Orléans' ta bataklıktan kaçmak için verdiğimiz mücadelede de keza öyle... Ama bu başka bir korku türü Angelina... Kelimelerle ifade edilemeyecek, kelimelerin kifayetsiz kalacağı bir his... Ve bunların tüm nedenini de biliyorum galiba... Görevimizin sonuna yaklaştığımız için ve son şansımız kaldığı için bünyeme nüfuz ediyor bu hisler. Bazı şeyler yolunda gitti ve bazıları da yolunda gitmedi... Sonuç olarak son aşamaya rahat giremedik ve artık yorulmanın da etkisiyle, rahat olamadığımız bu son düzlükte ne yapacağımı bilmiyorum. Sona doğru yaklaştıkça, ruhumun derinliklerinde kalmış olan son nihilistliği de süzgeçten geçirmek ve beni aşağıya çeken son kırıntıları da defetmek istiyorum sadece...


- Mürsel her şey çok karıştı ve birbirine girdi. Tüm bunları toparlaman ve herkesin iyi geçinmesini sağlaman gerekecek. Bunları yapabilmek için de tek tek herkesle görüşemezsin ya da konuşamazsın. Bu yüzden sana yazma görevi verildi... En iyi bildiğin işi yapman istendi ama bu kez en iyi şekliyle de aynı zamanda. Tüm bunları atlattıktan sonra yazarsan ve geleceği baştan inşa edersen eğer her şey çok değişecek. Herkese ulaşmanın yolu senin yazarlığından geçiyor ama tüm bunları yaşamadan yazman yeterli olmayacaktı. Buradaki olaylara da fazla takılma ve olayları akışına bırak... Amma velakin tedbiri de elden bırakma! Burada gördüğümüz şeyler sana gerçek gibi geliyor ama tüm bunların yaşanmaması için hâlâ bir şansımız var... Her şey yolunda giderse eğer tüm bunlar yaşanmamış olacak zaten... Bu yüzden de gördüklerinde fazla takılı kalma!


- Üçüncü maceramızda gördüğümüz şeyler beni derinden etkiledi. Tüm bunların nedeni de kendimizi bin sekiz yüzlü yılların İrlanda' sında sanarken, karşılaştığımız birinin robot olduğunu öğrenmemiz ve bulunduğumuz yıllarında benim dönemimden bile sonraki yıllar olmasıydı... Yani kendi dönemimde, Long Island' ta gezerken robot görseydim eğer şaşırmazdım çünkü teknolojik gelişmeler gereği bu mümkün olabilirdi... Ama bin sekiz yüz doksan üç yılında robot görünce beni en çok şaşırtan ve korkutan bu oldu. Bahsettiğin gibi tüm bu şeylerden olumsuz yönde etkilenmemeye çalışacağım... Travma düzeyinde şeyler olsa bile...


MELEĞİN DOKUNUŞU (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin