BÖLÜM 48

12 2 0
                                    

   Angelina' nın söylemek istediği çok daha başka şeyler de vardı ve şimdi söyleyeceklerinin çok daha önemli olduğunu düşünüyordu. Ayrıca bunları da Mürsel' in sindire sindire idrak etmesini istediği için başlangıcı nasıl yapacağını da düşünüyordu. Kısa bir soluklanmanın ardından tekrar konuşmaya devam etti:


- Mürsel az önce söylediklerim uzun vadede geçerliydi ve uzun vadede işine yarayacak şeylerdi. Şimdi ise kısa vadede oluşabilecek tehlikeler hakkında seni uyarmam gerekiyor. Kısa vadede gelebilecek tehlikeler genelde yakınındaki insanlardan gelir insana. Daha önce de belirttiğim gibi sakin ol ve paranoyaya kapılma! Ama yakınındakilerden önce bana güvenmeyi de hiçbir zaman aklından çıkarma. Bugün yaşadığımız talihsizlikler Vick yüzünden oldu diye düşünüyorum... Hatta Antoine ve Madelyn' in de bu işte parmağı olabilir.


- Bir dakika! Eğer Vick hayvanlarla iletişim kuramıyorsa yani telepatik özellikleri yoksa bize tuzak kurma ihtimali de imkânsız değil mi? Vick' in ormandaki tüm hayvanları üstümüze salacak hâli yok ya... Bu adam Tarzan ya da ormanın çocuğu değil ki... Bunu anlayamıyorum Angelina... Üstelik Vick bize yardım da etti, o zor durumdan bizi kurtarmak için elinden geleni yaptı. Karakter olarak diğerlerine pek benzemeyebilir ve onlara göre daha bayağı olabilir ama dediklerinin Vick için uygun olduğunu da düşünmüyorum. Bu konuyla ilgili benim bilmediğim önemli bir şey biliyorsan da lütfen bana açıkla. (Angelina henüz anlatacaklarını bitirememiş olsa da aklındakileri söylemek için dayanamayan Mürsel bekleyememişti ve araya girmişti.)


- Sana söyleyeceklerimin bir kanıtı yok. Bunlar sadece tecrübelerime ve bu insanlar hakkında hissettiğim şeylere dayanıyor. Elbette Vick, hayvanlarla uzaktan iletişim kurarak onları yönlendirmedi. Senin mantığına göre bize ancak bu şekilde tuzak kurabilirdi ama insanlara tuzak kurmanın bir başka yolu daha var: Bahsettiğin telepatik güç işte tam olarak burada devreye giriyor ama senin düşündüğünden daha farklı bir şekilde... Her insanın kendine göre bir telepatik gücü ve yaydığı enerjisi vardır. Bu yüzden bazı ortamlara girdiğinde rahatsız olursun, bazılarında ise kendini iyi hissedersin ve kendini bulursun. Senin haberin bile olmadan yanı başındaki insanlar, ölmeni ya da sakat kalmanı isteyebilirler... Senin için bunu dileyebilirler. Üstelik bunu da senin yüzüne gülerken, sana iyilikler yaparken yapabilirler. Onların kafalarından tam olarak ne geçeceğini bilemeyeceğin için seni yaptıkları somut eylemlerle büyüleyip etkileri altına alabilirler. Dünyadaki her insanın kafa yapısı seninki gibi değil Mürsel. Sen bu zamana kadar kimsenin ölmesini ya da sakat kalmasını istemedin, beddua etmedin. Düşmanlarınla ilgili olarak bile kafandan bunları geçirmedin, sadece onları geride bırakıp yoluna devam etmek istedin. Ama bu dünya üzerinde öyle insanlar var ki kafalarından geçenleri tam olarak bilseydin eğer kusardın kesinlikle. Sırf tarzını beğenmediği için her gün yüzüne baktığı insanın ölmesini, acı çekmesini dileyenler... Senin dinlediğin müziği, izlediğin filmleri, okuduğun yazarları beğenmediği için "Keşke ölse ya da sürünse..." diye düşünenler... İyi biriymiş gibi görünüp de yanındaki insanla ilgili bu tarz iğrenç dileklerde bulunanlar... Ve daha niceleri bu dünya üstünde varlıklarını sürdürüyorlar ve iyi insanlara zarar da verebiliyorlar. Ayrıca dünya üstünde her kötü görünen kötü değildir... Her iyi görünen de iyi değildir. Toplum tarafından inatçı, geçinilmesi ya da katlanılması zor kişiler olarak yaftalanan kimseler, toplum tarafından iyi bir insan olarak lanse edilen kimselerden çok daha iyi olabilirler. Toplumca iyi bir insan olduğu düşünülen kişiler kafalarından böyle hainlikle dolu ve hastalıklı düşünceler geçirebilirlerken, diğer tarafta o kişiler gibi rol yapamayan ve insanlar tarafından bilinçli olarak üstüne gidilen kişiler ise böyle kötü şeyler düşünmeyebilirler... Üstelik kendisine bu kötülüğü yapan insanlara karşı bile düşünmeyebilirler. Düşünce gücüyle kötülük yapmaya çalışan insanlar kendilerini günahkâr olarak da görmezler çünkü onlara göre somut olarak bir eylemde bulunmadıkları için vicdanları rahattır... Hatta somut olarak iyilik de yaptıkları için kendilerini, sevapları daha bol şahıslar olarak görürler.

MELEĞİN DOKUNUŞU (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin