Sabah erkenden Diana başıma dikildi.
"Çok uykum var"
"Geç kalacağız" dedi zorla kaldırırken.
"Tamam, tamam. Uyandım işte" dedim. Yatakta oturmuş gözleri kapalı konuşurken. Diana önümde parmağını şıklattı.
"Hadi ama uyuyan güzel. Bugün annen be baban evleniyor" dedi ve gizlerimi açtım.
"Bu cümle bütün ilginçliği ile beni uyandırmaya yetiyor" dedim ve Diana kıkırdadı. Birlikte kahvaltı da bir şeyler atıştırıp çıktık. Yaklaşık iki saat kuaförde kaldık. Sonra eve gelip kıyafetlerimizi giydik. Ikimiz de yere kadar bembeyaz giymiştik ve mavi çicekli taclar vardı başımızda. Saçlarımız dalgalı ve dağınık topuzdu. Yüzümüze bir kaç saç düşmüştü ve bence harika görünüyordu. Eşyalarımız8 aldıktan sonra Liam bizi almaya geldi.
"Wow! İkiniz de göz alıcı görünüyorsunuz" dedi.
"Teşekkür ederim" dedim ve Diana gidip dudağından öptü. O sırada ben kafamı çevirdim.
Birlikte çıktık evden. Barbara'nın yanına gittik.
"Anne! İnanılmaz görünüyorsun" dedim
"Sende öyle kızım" dedi ve ikimizinde gözü dolmuştu. Gözleri dolan diğer kişi de Diana idi.
"Hadi ama bayanlar. Bütün gün bu makyaja ihtiyacımız var" dedi gülerek. İkisini odada bırakıp çıktım Harry'i görürüm umuduyla. Salonda duran babamın yanına gittim. Çok heyecanlı görünüyordu. Yanına gidip yakasını düzelttim.
"Iyi görünüyorsun" dedim. Elimden tutup beni çevirdi.
"Sende tıpkı bir melek gibi görünüyorsun" dedi. Gülümsedim ve sarıldım.
"Sizin adınıza çok mutluyum" dedim
"Her şey çok daha güzel olacak hayatım" dedi. Gülümsedim. O sırada kapı çaldı. Gidip kapıyı açtım.
"Zayn" deyip boynuna atladım. İnanılmaz çekici görünüyordu muhteşem takım elbisesinin içinde. Gömleğine bağladığı kurdalesini sevmiştim.
"Aman tanrım. Çok güzel görünüyorsun" dedi
"Teşekkür ederim. Sende çok çekici görünüyorsun" dedim göz kıraparak. Güldük ve içeri girip babamla tokalaştı.
"Harry'i göremedim" dedim sessizce
"O düğünün olduğu yere gelecek. Çoktan çıktı evden" dedi Zayn. Sonra ben Zayn"in arabasına bindim. Diana Liam ile. Annem ve babam da birlikte geldi düğün yerine. Burası çok güzeldi. Her yer yem yeşil ve örtüler beyaz ve mavi ağırlıklıydı.
Annem ve babam ile gelen misafirleri selamladık ve beni tanıştırdılar. Harry hala yoktu. Sıra evlilik yeminine gelmişti. Herkesin önüne çıkıyorsun ve birbirlerine güzel şeyler söyleyip evlilik ile ilgili yeminler ediyorlardı. Ben ve Diana da annemin arkasındaydık. Onlar güzel şeyler söylerken benim gözlerimi dolmuştu bile. Birazcık yan tarafa dönünce kollarını midesinde birleştirip ağaca yaslanmış Harry'i fark ettim. Siyah gömlek ve Siyah bir takım giyip boynuna bir fular atmıştı. Başında da bir şapka vardı. Oda çok çekici görünüyordu. Gözlerini dikmiş bana bakıyordu. Annem ve babamın yeminleri bittikten sonra herkes alkışladı. Göz yaşlarımı sildim ve kenardan izlemeye başladım. Dans eden insanları izliyordum. Arada Harry ile göz göze geliyorduk. Dün gece ki söylediği şarkı kulaklarımda yankılanıyordu.
"Benimle dans eder misin?" Dedi Zayn
"Ha?.. evet, elbette" dedim ve elini tutup biraz ileri gittin. Bir eliyle elimi tutuyor diğer eliyle de belimi tutuyordu.
"Sence o iyi mi?" Dedim
"Keyfini kaçırmak istemem"
"Anladım Zayn" dedim ve başımı göğsüne koyup dans ettim.
"Harry'nin şarkı söylediğini bilmiyordum" dedim
"Her zaman değil. Dün gece ki çok özeldi" dedi.
"Ben devam edebilir miyim?" Bu Harry idi.
"Elbette" dedi gülümseyerek Zayn ve geri çekildi. Harry iki elini de belime koydu. Bende omuzlarına koydum. Konuşmadan dans ediyorduk. Gözlerimin içine bakıyordu ama ben gözlerimi kaçırıyordum. Belimde olan elini iyice sıkılaştırdı ve başını boynuma gömdü.
"Harry" dedim.
"Tartışmak istemiyorum. Sadece çok özledim" dedi sessizce. Bende kollarımı iyice doladım boynuna. Öylece dans ettik konuşmadan. Huzurluydum onun kollarında.
Müzik bitince ayrıldı ve teşekkür edip gitti. Sürekli gözümle kontrol ediyordum Harry'i. Bir kaç içki alıp arkadaşlarıyla sohbet ediyordu. Çoğunlukla onlar konuşuyordu, Harry bana bakıyordu.
Bende Diana ile sohbet ediyordum ki oda beni satıp Liam'ın yanına gitmişti. Yalnız başıma oturmuş yere bakıyordum. Biri elimi tutup hızlıca yürümeye başladı. Kafamı kaldırdığında Harry olduğunu fark ettim. Beni sürükleyerek küçük kulübelerden birinin arkasına getirdi. Duvara yasladı ve öpmeye başladı. Dudağını her ayırdığında
"Seni özledim" diyordu. Durdu ve gözlerimin içine baktı.
"Seni dinlemediğim için özür dilerim" dedi.
"Sana vurduğum için özür dilerim" dedim ve tekrar öptü. Ayrıldığımızda alnını alnıma koydu ve güldü.
"Neden gülüyorsun?" dedim
"Bu kadar hızlı duygu değişimlerimize gülüyorum. Bir kaç dakika önce birbirimizi öldürebilirdik ama şimdi öpüyoruz" dediğinde bende gülmeye başladım. Sonra Harry'nin yanaklarına koydum ellerimi ve yüzünün her yerine baktım.
"Yorgun görünüyorsun" dedim
"Pek uyuduğum söylenemez"
"Seni seviyorum" dedim ve bu kez ben öptüm.
"Bende seni seviyorum sevgilim" dedi. Boynuna atlayıp sarıldım.
"Söylemeden edemeyeceğim. Sana baktığımda gözlerim kamaşıyor. Beyazlar içinde mükemmel görünüyorsun. Gerçek olamayacak kadar güzelsin. Rüya da gibiyim" dedi. Güldüm ve karnına vurdum.
"Sence rüya mı?" Dedim. Karnını tuttu.
"Gerçek olduğuna ikna oldum" dedi gülerek. Yanağına bir öpücük kondurdum ve parmaklarımızı birbirinden geçirdik. Birlikte yürüyüp milletin yanına gittik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(Türkçe) First Love! Harry Styles)
FanfictionYağmur hayatında hiç âşık olmayan üniversiteli Türk bir kızdır. İki arkadaşıyla 2 haftalığına İngiltere'ye giderler. Ve hayatlarında ki ilk deneyimleri yaşarlar. Bu maceraya siz de katılın ve hikaye kahramanlarını kendi hayal gücünüzde oluşturun.