"Sen bekle. Ben alıp gelirim" dedi Harry ayağa kalkarak. 1 saatin nasıl geçtiğini bile anlamadım. Zaman onunlayken su gibi akıp geçiyordu. Zamanın bu kadar hızlı geçmesi hoşuma gitmiyordu.
Harry'yi biraz bekledikten sonra geldi. Bana paketli bir kutu uzattı.
"Güzel olmuş mu?" dedim
"Aç bak" dedi. Paketi açtım. İçinde ince bir bileklik vardı ve ucunda da küçük bir kalp vardı. Elime aldım. Kalbin arkasında bugünün tarihi vardı.
"Bu karışmış galiba. Bizim ki bu değildi. Hem bunun tarihi de yanlış"
"Hayır değil. Çünkü biz bugün çıkmaya başladık"
"Bizimle ne alakası var?" dedim.
"Mutlu yıllar aşkım. İyi ki doğdun" dedi. Gözlerim büyüdü. Heyecanla ellerimle ağzımı kapattım. Yoksa avazım çıktığı kadar bağırabilirdim.
"Inanamıyorum" dedim ve Harry'nin boynuna sarıldım. Ona sarılmak gerçekten zor. Birlikte olduğum sürece mutlaka topuklu giymeliyim. Aksi halde ona sarılmam için, onun eğilmesini rica etmem gerekir.
"Teşekkür ederim. Çok incesin"
"Ben mi? Fikrinin degişmesine sevindim"
"Artık kaba olduğunu düşünmüyorum" dedim ve yanağından öptüm. Öpünce olduğu yerde sallandı ve başı dönüyormuş gibi yaptı.
"Kes şunu. Beni utandırıyorsun" dedim dirseğimle karnına vururken.
"Bir öpücüğünle bile başımı döndürüyorsun" dedi. Tek elimle sağ omuzumda ki saçımı havalı bir şekilde geriye attım. Onun bu ukalalığı bulaşıcı olmalıydı.
"Hadi artık gidelim buradan, bay Styles" dedim.
"Wow" dedi ve onu itmeye başladım. Hesabı ödedi ve birlikte kafeden çıktık. Neredeyse iki saat dolmuştu. Park alanına gittik ve arabaya bindik.
"Bunu takmama yardım eder misin?" dedim ve aldığı bilekliği uzattım. Koluma takarken,
"Sana her konuda yardım edebilirim" dedi göz kırparak. Ona sadece gülümsedim vr gitmeye başladık. Keşke 10 gün sonrasında da bana yardım edebilsen. Seni nasıl burada bırakıp gideceğimi bilmiyorum. Düşünemiyorum bile. Her neyse. Bunu şuan da düşünmemeliyim. Anın tadını çıkarmalıyım. Burada olduğum sürece bunu aklımdan çıkarmayacağım.
Liam'ın evine geldik. Harry'nin ki kadar olmasa da onunda evi büyüktü. Kapıyı çaldık ve Liam açtı.
"Merhaba Y! Evime hoş geldin" dedi bana sarılarak. Bende sarıldım ve sonra Harry ile tokalaştılar. İçeri girdik. Kızlar da buradaydı. Niall ve Zayn'i de gördüm. Önce kızlara sarıldım. Sonra Niall'a.
"Nasılsın?" dedi Niall
"Çok iyiyim. Sen?"
"Bende öyle" dedi. Zayn yanıma geldi.
Önce sarıldı. Hala sarılırken,
"Biraz daha burada kalacağın için çok mutluyum" dedi.
"Bende" dedim gülümseyerek. Önce ayrıldık sonra konuşmaya devam ettik.
"Kız arkadaşın nerede?" dedim Zayn'e.
"İşi vardı. Bu yüzden gelemedi. Ama yarın birlikte geleceğiz"
"Sizi, yani seni mutlu görmek güzel" dedim gülümseyerek. Harry yanıma geldi ve tek kolunu belime doladı.
"Merhaba Zayn" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(Türkçe) First Love! Harry Styles)
FanficYağmur hayatında hiç âşık olmayan üniversiteli Türk bir kızdır. İki arkadaşıyla 2 haftalığına İngiltere'ye giderler. Ve hayatlarında ki ilk deneyimleri yaşarlar. Bu maceraya siz de katılın ve hikaye kahramanlarını kendi hayal gücünüzde oluşturun.