(Türkçe) First Love! Harry Styles)

75. Bölüm

"Benim çıkmam gerekiyor kızım. Bir kaç işim var. Bir kaç saate dönerim. Sıcak su var kahve içmek istersen" dedi annem.

"Tamam" dedim.

"Hadi oğlum gidiyoruz" dedi annem.

"Anne bugün gitmesem kursa?"

"Düş önüme, hadi" dedi annem.

Kardesim söylene söylene çıktı. Bu hallerine güldüm. Özlemiştim. Birlikte çıktılar evden. Bir bardak su içtim ve Harry'e bakmaya gittim. Kapıyı araladım ve içeri baktım.

"Harry" dedim ama ses gelmedi.

Iyice açtım kapıyı. Yanına yaklaştım. Uyumuştu bile. Yanına diz çöküp yüzüne düşen saçlarını geriye attım. Yine o mükemmel yüz tam karşımda duruyordu. Hem de burada Türkiye de.
Bir süre onu seyrettim. Kalktım ve yanağından öpüp arkamı dönerken sesini duydum.

"Şirine" dedi.

"Uyandırdım mı?" Dedim. Kollarını açtı.

"Harry, burad-.." cümlemi tamamlayamadan

"Hadi" dedi. Tabi ki can atıyordum. Bir saniye durdum sonra gülümseyip yanına girdim ve başımı göğsüne koydum. Sıkıca sarıldı ve başıma bir öpücük kondurdu.

'İşte huzur bu' diye geçirmeden edemedim içimden. Bende çoktan uykuya yenik düşmüştüm. Bu kadar rahatken uyumamam ümkün değildi.

                                    

                                                   **************************

Kapı çaldığında gözümü zar zor araladım. Kendimi kımıldatmak da biraz zorlandım. Hala uykuluyken sğıma döndüm. Harry ile yüzyüze gelince gülümsedim. Bir kaç dakika sonra kendime geldim. Harry'nin eli hala belimdeyken telaş yaptım. Annemin gelmiş olduğunu düşünerek hemen hızlıca yataktan fırladım. Koşup kapıyı açtım. Tahmin ettiğim gibi annemdi.

"Seni uyandırdım mı? Anahtarı almayi unutmuşum" dedi.

O an bende unutmuş olduğuna şükür ettim. Yoksa hiç hoş bir görüntüyle karşılaşmayacaktı. Tabi onun açısından hoş olmayan. Eğer unutmasaydı ve bizi öyle görseydi ne açıklama yapardım hic bilmiyorum.

''Sadece koltukta biraz uyuyakalmışım'' dedim.

Hayatımın aşkıyla kucak kucağa uyuyordum diyemezdim her halde.

''Pekala. Hadi mutfağa gidip yemekleri hazırlayalım'' dediğinde onu onayladım ve birlikte mutfağa girdik.

Aslında annemin yemeklerini çok özlemiştim. Yemeklerin çok lezzetli göründüğünü söyleyip yanağından öperdim, taki ona bu kadar kırılmamış olsaydım.

Birlikte masayı kurduk. Kurana kadar tek kelime ettiğimi hatırlamıyorum. Herşey hazırdı artık.

''Git arkadaşını uyandır hadi. Şimdi anlaşamayız biz onunla. Hiç Türkçe bilmiyor mu?"

''Hayır. Adımı bile söyleyemiyor''

''Nasıl anlaşıyorsunuz peki?"

''Neredeyse mükemmel bir İngilizceye sahibim artık'

''Tamam bayan ukala. Övünmen bittiyse git çocuğu çağır hadi'' dedi ve buna gülümsemeden edemedim.

Olsun o kadar Harry gibi ukala bir sevgiliye sahibim. Buna şaşırmamak gerek. Ee bizde ne demişler; ya huyundan ya suyundan..