Esselamu aleyküm ve Rahmetullah kardeşler. Çok fazla söylemek istediğim şey olduğu için bölümün başına duyuru eklemeyip ayrı bir duyuru paylaşmak istedim. Tabi böyle yazmaya başlayınca tüm söyleyeceklerim aklıma gelmiyor ama Haydi bismillah!
Öncelikle Gazze'de son günlerde gelişen acı olayları hepiniz az çok duyuyorsunuzdur sanırım. İsrail'in 300 yerleşimciye izin vermesinin ardından Batı Şeria'daki bazı köylerde evler kundaklandı. 18aylık bir bebek yanarak can verdi. Bazı evler de basılıyor ve basılmaya devam ediyor. O bebeğin hakkını savunmaya çalışan cesur gençlerden biri de şehit edildi. Yine aynı köydeki duvarlardan birinde ibranice intikam yazısı görüldü bir de. Ne söyleyeceğimi bilmiyorum gerçekten. Beddua dahi edemeyecek kadar canım yanıyor. Zihnim anlam veremiyor.
Bölüm hakkında ise bu bölümün konusu uzun bir süredir zihnimde olaylarıyla birlikte belliydi ama tam olarak bu olayların üzerine gelmesi tevafuk oldu. Ebu Khalid amca gerçekte var ve videosunu izlemek isteyenler insagram hesabımdan bulabilirler, kullanıcı adım 'serpil.kutluca' . Zaten genel olarak olan olayları paylaşmaya çabalıyorum.
Bölümü de hem Ebu Khalid amcaya hem de vefat eden bebeğe ve ailesine hem de şehit olan genç kardeşimize ithaf edelim, yine haddimiz olmayarak. .
Esas olarak söylemek istediğim de şuydu ki, ben bu hikayeyi 2014 Gazze savaşından sonra yazmaya karar vermiştim. Kimse okumasa da yazacaktım, çünkü içimdekilerin dökülmesi gerekiyordu. Üzerinden bir yıl geçti, ve yavaş yavaş savaş bölümlerine doğru ilerliyoruz. Sizden bana dua etmenizi isteyeceğim. Gerçekten ihlaslı bir şekilde, kibir ve riya işin içine girmeden, yanlış bir şeyi anlatmadan savaşı adım adım yazmak istiyorum.
Hamza, Abdullah ve en çok da Nesibe yalnızca Gazze'yi anlatmamda aracı olan, bana Gazze olan gençlerdi. Eğer Aralarında sınırı geçtiysem Rabbim affetsin. Umarım sağ selamet bu hikayeyi bitirebilirim. Size geçen bölümde nasıl bitmesini isttediğinizi sordum çünkü sizi de mutlu ve memnun etmek istiyordum ama bu gençler katığı acı olan, acıyla yoğrulan gençler. Ve onlar için diğer hikayelerdeki veya gerçekle kıyaslarsak, diğer insanlar gibi mutlu ve mesud bir hayat malesef yok. Yine de elimden geldiğince onların yaralarını sarmaya çalışacağım. Ama şimdiden sizi de olaylar için hazırlamak istiyorum ve bu hikayeyi okuyan herkesi teker teker tebrik ediyorum. Siz cesur insanlarsınız! Çünkü dünyada taklid edilemeyecek tek şey cesarettir ve ancak korkaklar acılarla yüzleşmekten korkar. Siz Gazze'nin acılarına sırtınızı dönmediniz! şahsım adına teşekkür ediyorum.
Multimedia'da görünce tek saniye tereddütsüz, bana Nesibe'yi anımsatan bir çizim var. bölümün multimediasına da Abdullah ve Hamza olduğunu düşündüğüm kimseler koyacağım.Nesibe'ye çizim dışında resim koymadım. Çünkü hepiniz, hepimiz birer Nesibe'yiz yahut olmaya adayız inşaAllah. Orada kendi resminizi düşünün :) Resimler hakkında da olumlu olumsuz görüşlerinizi beklerim. Hatta varsa önerilerinizi ama önerilerde yüzü değil yalnızca gözleri gözüken zatı muhteremlerin resimlerini beklediğimi de söylemiş olayım. Biliyorum çok konuştum ama,
Son olarak, paylaştığım bir Abdulhamithan cennetmekan fotoğrafının altına filistinli bir hanım bugün, O'nu geri istiyoruz, özlüyoruz tarzı bir şeyler yazdı. Bizim için umut hep var arkadaşlar gereken tek şey ihlaslı bir iman ve dua, bir ayetle size veda etmek istiyorum;
2/BAKARA-153: Ey iman edenler! Sabrederek ve namaz kılarak Allah'tan yardım dileyin. Şüphe yok ki, Allah sabredenlerle beraberdir..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİRENİŞ
SpiritualBurası kanın kızıllığının her karışına bulaştığı, gökyüzünün kana bulandığı yerdi . Burası ölümün insana nefesinden daha yakın olduğu yerdi . Gazze'de doğmak; doğuştan direnişçi olmaktı . Küfre, açlığa, susuzluğa, ölüme ve en çok da suskunluğa diren...