İkinci bahar 4 bölüm.

164 6 0
                                    

İkinci bahar 4 bölüm.

Fahriye: Reyhan, sen niye döndünki? Hem konuşdunmu Mazharla?

Reyhan: Evet konuşdum. Döndüm çünki bebiş acıkdı. O yüzden beni oyalama, acelem var. Diyerek aceleyle mutfaga geçer.

Fahriye: Anladım da, sen ne arıyorsun buz dolabında?

Reyhan: Sence? Süt arıyorum tabikide. Ayşem her seferinde okula gidince bırakıyorya. Bende belki bulurum diye arıyorum. A buldum bile. Şimdi ben bunu ısıtıp gideyim. Çünki Elif bebek bir yayqara kaldırmışki, duyman lazım.

Fahriye: Onu anladımda, sen Mazharla ne konuşdun?

Reyhan: Ay sanki bilmiyorsun ne konuşduğumu. Bir tek şeyi diye bilirim. Gitmekden vaz geçdim.

Fahriye: İyi bunada şükür. O zaman sen git, bizde Tanerle buranın temizliyini bitirip Haluk abilere çıkarız.





- Nedenki? Eve gelseniz olmazmi?

- Kizim, birincisi Deniz okuldan henuz gelmedi. Evde hic kimse yok, ve dolayisiyla Denizinde olanlardan haberi yok. Hem Mazharda simdi bizde. Hem Deniz geldikden sonra biz Tanerle hastaneye gidicez. Belki Denizde bizimle gelir. Hem sizde bir az yalniz kalar konusursunuz belki.

- Biz zaten konusduk. Hem bende hastaneye gitmek istiyordum.

- Reyhancim, benim duygusal arkadasim, oyle yerler sana gore diyil. O yuzden biz gidicez Elif bebisde ellerinizden oper. Hem fenami, pratik yapmis olursunuz.

- Ne pratigi be?

- Anladim safsinda, o kadarda diyil. Bilmiyorum, anlamiyorum numarasi yapma.

- Iyi anladik ya. Ben gidiyorum, Elif bekliyor. - Der Reyhan ve gulumseyerek mutfakdan cikar. Her ne kadar sinir olsada, Fahriyenin neyi kast etdiyini anlamisti. Gerci anlamamak daha cok isine geliyordu. Hosuna gitmediginden diyil oylesine iste.

Bir kac dakika sonra Reyhan eve girer. Elif halya aglamakdaydi.

- Geldinmi? - O ne?

- Sut! Buz dolabindan aldim. Amma bu bir seferliyine yeter.

- Anladim. Elifi susturalimda ben cikip bebek mamasi alirim. Artik oda alissin.

- Tamam gidersinde Elifin biberonu nerde? asagida bulamadimda.

- Burda. Obur esyalariyla birlik buraya getirdik.

- Anladim. Ozaman ben biberonu bulup geliyorum. Diyerek Reyhan mutfaga gecer. Ve bir kacdakika sonra salona doner.

- Aliyim ben Elifi.

- Olur. Der ve Mazhar bebegi Reyhana verir. Elif biberonun alar-almaz susar. Nede olsa cok acikmis ve sonunda istedigini almisdi.

- Reyhan?

- Ne?

- Cok guzelsiniz. O kadarki, bakmaya doyamam. Bliliyormusun, bebek eline yakismis.

Reyhan susmaya devam eder. Nedenmi? Belkide utandigi icin.

- Uyudu.

- Ver ben yatiriyim. Ve Mazhar bebegi alip yatagina yatirir.

- Mazhar, ben kendime cay alicam, icermisin?

- Olur icerim.

Rehan mutfaga gider ve Mazharda onun pesinden gelir.

- Reyhan, neyin var? Iyimisin?

- Iyiyim! Ne oldu ki?

- Gormuyormuyum saniyorsun? Yuzunun ifadesi aniden deyisti. Yalnis bir sey mi soyledim?

- Yoo hayir. Sadece keyfim yok. Aklim bizimkilerde kaldi.

- Biliyorum. Benimde aklim onlarda, amma senin keyfinin bozulmasina sebep bu digil.

- Ne peki?

- Sana iltifat etmemdenmi rahatsiz oldun?

- Yoo! Aksine hosuma gitti, amma ...

- Amma ne?

- Korkuyorum! Sen her sey garanti iyi olucak gibi konusuyorsun. Ya olmazsa?

- Neden? Bende Nezih gibi cekip giderim diyemi korkuyorsun? Asla gitmem.

- Keske oyle olsa. Ben senide kayb etmekden korkuyorum. Ayni seyleri iki kez yasamak istemiyorum. Baksana bu gun olanalara.

- Reyhan sakin ol! Aglama. Cunki biz bir-birimizi asla kaybetmiyicez. Sen benim kaderimsin. Ben anladim. Sende alna artik. Biz cok mutlu olucaz. Hem benim bir yere kaybolucagimi dusunme. Gitmem! Ve senide birakmam. Cunki seninle isimiz bitmedi. Daha yeni basliyoruz. Baksana onumuzde kocaman bir hayat var.

- Var dimi?

- Tabiki var! Bu sefer her kese ve her seye inat cok mutlu olucaz. Sana soz veriyorum. Bu arada...bebek hakketen cok yakismis. Eminim cok guzel bir anne olucaksin.

- Nerden bile-bilirsinki? - Sorar Reyhan, gulumseyerek.

- Biliyorum iste. Hem sen utandinmi?

- Yoo. Nerden cikartin?

- E yanaklarin kip-kirmizi olmus. Tamam gel buraya tatli cadim. - Der ve Reyhana sarilir.

- Tesekkur ederim. Bu gunde iltifatlarin hic bitmiyor.

- Neden sinirleniyorsun ki? Hakli oldugumu sende biliyorsun. Cok tatli ve sirinsin. Amma bazende bir cadiya donusuyorsun. Kantindeki kavgayi unutdum sanma. Mazhar lafini bitirince Reyhana bakar ve uzulduyunu anlar.

- Yahu saka yapdim. Alindinmi hemen?

- Yoo alinmadim. Bu arada caylar soyuyucak.

- E icelim o zaman. Sonrada ben markete gidip Elife bebek mamasi alip gelirim. Birde baska bir ihtiyaci varsa soyle.

- Tamam bakariz.

Caylar bitdikden sonra Reyhan Mazhari kapidan gecirirken.

- Cabuk gel! Tamammi?

- Donerimde, neden cabuk?

- E... yani...ben cocuklukdan beri, evde yalniz kalmaktan korkarimda.

- Ne? Yani eli silahli bir adamla gitmeye korkmadin, amma evde yalniz kalmaktan korkuyorsun?

- Ya dalga gecmesene. Hem ben... senin icin gittim.

- Biliyorum askim. Ve soz cabuk donucem. - Diyerek, Reyhanin yanagindan operek nerdivenlerden asagi iner.

#Armaan

4 bolumun sonu. Begenmissinizdir umarim. Acaba bolumle ilgili dusunceleriniz ne? Lutfen begendiginiz sahnelerin altini cizermisiniz. Neyse bolumude okudugunuza gore, artik uzun ve guzel yormlarinizi esirgemezsiniz her halde.

İkincı bahar.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin