Ikinci bahar 31 bolum.

47 0 0
                                    

Mazhar: Reyhan!!!??? Nerdesin??? Yoksa...olamaz ya!!! Hemen kosarak geri doner ve Reyhanin dustugu yere taraf kosar. Etrafa bakinir ve birden Reyhanin bayqin halde su yuzune cikdigini gorunce cok korkar. Once gozleri dolar ve ne edecegini bilemez.
Mazhar: Kendine gel Mazhar!!! Diyerek Reyhani kucagina alir ve sudan cikarip kuma uzatir. Reyhanin bilinci halya kapali oldugu icin, hemen suni nefes vererek ilk yardimda bulunmaya calisir. Reyhan once uyanmaz ama sonra sayiklamaya baslar.
Reyhan: Mazhar...Mazhar birakma beni!
Mazhar: Reyhan....Reyhan bak burdayim. Hadi kendine gel.
Bir kac saniye sonra Reyhan oksurerek kendine gelir. Oldukca korkmusdu. Gozunu acinca derinden nefes alarak der.
Reyhan: Cok korkdum. Neden gitdin? Diye sorar. Tabi bu soruda Mazhari fazlasiyla etkiler.
Mazhar: Ozur dilerim. Ben saka yaptigini sandim.
Mazhar: Iyimisin?
Reyhan: Bilmiyorum. Anlasildi sakada yapamiyicaz bundan sonra. Hem tekrarlamak isteyene bak, hemen arakasini donup gitdi. Zaten bu sondu. Artik istesende tekrarlamayiz.
Mazhar: Ama....ozur dilerim Reyhan. Seni orda birakip gittigim icin ozur dilerim. Bende korkdum. Hemde cook. Sana bir sey olursa ben yasayamam. Ne yapardim ben sensiz? Cok ozur dilerim. Der ve Reyhana sarilir. Ikisininde kalbi hizli-hizli atiyordu. Sanki yerinden cikicak gibi. Reyhanda son olayin etkisinden aglamaya baslar. Amma Mazharida itmez. Aksine daha siki sarilir korkdugu icin.
Mazhar: Aglama bak yanindayim. Gecti her sey.
Reyhan: Simdi yanimda oldugunu biliyorum zaten. Diyerek goz yaslarini siler, amma dahada konusmaz. Daha dogrusu konusamaz.
Mazhar: Reyhan...Diyerek elini Reyhanin yuzune koyar.
Reyhan:Hmm
Mazhar: Affetdin mi beni?
Reyhan: Evet.
Mazhar: Inanayimmi?
Reyhan: Inan.
Mazhar: Peki beni gercekten affetdigine eminmisin?
Reyhan: Evet dedimya. Sadece korktum sen gelmeyince.
Mazhar: Korkma tamammi? Der ve Reyhana iyice yaklasir ve kendine dogru cekerek oper. Amma hemen karsilik anlamiyinca bir az endiselenir ve Reyhanin bir az titrediyini fark edince, hemen ayrilir ve der.
Mazhar: Sen tiriyorsun? Usudunmu?
Reyhan: Bir az.
Mazhar: Bir azmi?
Reyhan: Evet usuyorum.
Mazhar: O zaman hemen eve gidelim. Yoksa hasta olursun.
Reyhan: Tamam, gidelim. Amma ne guzel zaman gecirecekdik. Hepsi senin yuzunden oldu. Yalniz kalinca soylerim dedin, soylemedin bide...
Mazhar: Tamam soyleyecem.
Reyhan: Istemiyorum artik. Yine soyleyecem diyip, soylemeyecegini biliyorum.
Mazhar: Yoo simdi gercekten soyleyecem.
Reyhan: Soyle o zaman. Hemde hemen.
Mazhar: Tamam. Ben artik beklemek istemiyorum. Cunki ayri kaldigimiz her an seni ozlememe yetiyorda artiyor bile. Artik bir aile olalim istiyorum. Hem soz bir daha kovsan bile gitmem. Yeterki inan bana. Artik seni yalniz birakmam. Zaten istesemde birakamam. Cunki ben sensizlige katlanamam. Ben artik senin sevgilim diyil karim olmani istiyorum. Her gun senle beraber uyanib beraber uyumak istiyorum. Anlaya biliyormusun beni? Artik hic ayrilmayalim. Doya-doya yasayalim bu hayati.
Reyhan: Mazhar, Der ve sikica Mazhara sarilir.
Reyhan: Zaten oyle olucak. Bunu sende biliyorsun. Hem ben istemiyormuyum saniyorsun.
Mazhar: Ama ben yakin bir zamanda olmasini istiyorum.
Reyhan: Cokmu istiyorsun?
Mazhar: Hic dusunemeyecegin kadar cok! Peki ya sen?
Reyhan: Bende cook istiyorum.
Mazhar: O zaman?
Reyhan: O zaman ne?
Mazhar: O zaman bizde evlenelim.
Reyhan: Orasini anladimda, ne zaman? Hemen simdi evlenmiyicegimize gore,
Mazhar: Cook yakin bir zamanda
Reyhan: Bana uyar. Amma artik gitsekmi. Yoksa hasta olucam. Gerci simdi atesin yaninda oturmak vardi amma neyse.
Mazhar: Tamam gidelim. Yoksa ikimizde hasta olucaz. Der ve once digerlerinin yanina giderler. Oraya geldiklerinde Aysemle Omer, Sedayla Furkan ve Denizle Deniz oturup sohbet ediyor, farkli-farkli hikayeler anlatiyorlardi. Tabi Reyhanla Mazhar gelinceye kadar. Onlar geldikten sonra her kes saskin-saskin onlara bakar.
Aysem: Reyhan!?
Omer: Mazhar!?
Deniz: Bu ne hal?
Mazhar: Ne olduki?
Aysem: Kursura bakmayin, amma siz halinizi gormuyormusunuz? Yoksa goruyorda bizimle dalgami geciyorsunuz. Dedikden sonra Mazharla Reyhan ustlerine bakarlar ve tabikide az once olanlari hatirlarlar.
Mazhar: Hii..seyy..biz bir az istlandikda.
Seda: Bir azmi? Siz buna bir azmi diyorsunuz?
Reyhan: Seyy...biz deniz kenarinda yuruyorduk. Aniden dengemizi kaybetdik ve denize dusduk. O yuzden islandik.
Aysem: Ikinizdemi dengenizi kaybetdiniz?
Reyhan: Evet. Tabi Mazhar agriza cikarinca oyle oldu.
Seda: Ne agrizasi?
Reyhan:...... Eve gitsek mi artik? Ben cook usuyorumda.
Seda: Bir dakika ya. Sana soru sorduk. Ne agrizasi? Hemen cavap ver, sonra nereye gidersen git.
Reyhan: Ya onemli bir sey diyil. Biz en iyisi gidelim. Diyerek Furkana kas goz isareti yapar, Sedayi susturmasi icin. Bir nevi bana borclu oldugunu unutma anlaminda. Nede olsa barismalari icin tum plani o yapmis kizlarla birlikde.
Furkan: Seda artik bizde eve gidelim. Hem Reyhan soylemek istedigi zaman soyler sana. Dimi Reyhan?
Reyhan: Evet sonra soylerim.
Furkan: Bak sizi oyle gordum bende usumeye basladim.
Seda:Tamam ya gidelim. Ama sonra bana olanlari anlatmazsan olursun.
Reyhan: Hayyy!!! Tamam.
Furkan: Hadi o zaman gidelim. Der ve hep beraber eve giderler.
Eve gitdiklerinde Sebnem Haluk abi ve Fahriye oylece oturup sohbet ediyorlardi. Tabi Elifde hala uyumakdaydi.
Fahriye, Haluk abi ve Sebnem her kes gibi Mazharla Reyhani oyle gorunce cok sasirir.
Aysem: Biz geldik!!!
Fahriye: Hos geldiniz. Hadi gecin iceri.Der ve her kes arka-arkaya iceri girer. En son Reyhanla Mazhar girer tabiki.
Haluk: Oha!!! Bu ne hal ya??? Denizemi dusdunuz siz? Ha bu arada Denizle-Deniz nerde?
Omer: Onlar arkadan geliyorlar konusarak.
Haluk: Tamam anladim. Gelelim esas mesalemize. Ne bu hal?!
Mazhar: Denize dusduk.
Haluk: Neden?
Mazhar: Sen Sedaya sor, o sana anlatir. Bizde uzerimizi degistirelim.
Seda: Ay sanki bana anlatdinizda, bende anlatayim. Hey nereye?!
Haluk: Ne oluyor Seda bacim? Bunlarin bu hali ne boyle?
Seda: Denize dusmusler. Dengelerini kaybetmisler falan. Sanki dogru-duzgun anlatdilarda.
Haluk: Her neyse gelince anlatirlar artik.
Fahriye: Bence onlar cokdan dengelerini kaybetmisler, simdide denize dusduler.
Seda: Fahriye sen ne demek istiyorsun ya? Acik aydin soylesene.
Fahriye: Ya bu gunde herkes ayni seyi soruyor. Acik-aydin soyle diyorsunuz. Siz anlamiyorsaniz ben ne yapayim.
Seda: Ben anladim. Her halde salak digilim. Sen neden her seyi oraya bagliyosunki.
Aysem: Hakketen, ne olmus yani denize dustulerse? Abartmayin.
Fahriye : Ya tamam, anladik. Siz neden bu kadar erken dondunuz?
Seda: Furkan bey Reyhanla Mazhari oyle gorunce usumusde. Bizde o yuzden hep beraber gelelim dedik.
Haluk: He iyi etdiniz. Hadi gecin oturun. Hem belki beraber bir sey yapariz. Zamanda cabuk gecer.
Seda: Olur. Hadi oturalim. Der ve hep beraber iceri gecerek otururlar.
O sirada bizimkilerde ustlerini deyisir. Mazhar ustunu deyistikden sonra odadan cikar ve banyonun kapisini aralik gorunce iceri girer. Reyhanda aynanin karsisinda saclarini tariyordu.
Reyhan aynadan Mazhari gorunce Mazhara taraf doner.
Reyhan: Senin ne isin var burda?
Mazhar: Banyonun kapisi acik olunca iceri girdim.
Reyhan: Anladim.
Mazhar: Neden sacini kurutmadin? Hasta olucaksin sonra. Diyerek asqidan havluyu alir.
Reyhan: Bilmem. Canim istemedi.
Mazhar: Olmaz oyle sey. Sacini kurutmazsan hasta olursun.
Reyhan: O zaman sen kurut.
Mazhar: Neden olmasin. Hemen kuruturum. Der ve Reyhanin saclarini havluyla kurutmaya baslar. Reyhansa, aynadan ona bakarak gulumser.
Mazhar: Ne oldu?
Reyhan: Hicc oylesine.
Mazhar: Sen bana guluyorsun dimi?
Reyhan: Yoo sadece hosuma gitdi. Olamazmi?
Mazhar: Olur. Neden olmasin. Hem hosuna gitdiyse, bundan sonra sacini ben kuruturum.
Reyhan: Hic itiraz etmem. Yalniz, boyle gec olur, cantamda sac kurutma makinesi vardi getirirmisin?
Mazhar: Tabi getiririm. Der ve Reyhanin cantasindan sac kurutma makinesini getirerek Reyhanin sacini yeniden kurutmaya baslar. Fahriyelerde bos bos oturmus Reyhanla Mazharin gelmesini bekliyorlardi. O sirada Seda mutfaga cay koymaya gitmisdir, sonra banyonun isigini acik gorunce ora gelir, amma Reyhanla Mazhari oyle gorunce, fark etdirmeden uzaklasir ordan. Sonrada caylari alip salona gecer. Her kes caylari eline alir ve icmeye baslar.
Fahriye: Bizimkiler nerde kaldi ya? Bi gitdiler geri donmek bilmediler.
Seda: Ha onlarmi? Demin donerken bayoda gordum ikisinide.
Fahriye: Ne?? Bonyoda? Nasil gordun?
Aysem: Yok artik. Bir sakin olurmusun Fahriye!!!
Fahriye: Tamam ya. Nasil gordun?
Seda: Mazhar Reyhanin sacini kurutuyordu. Tabi asklarindan gozleri bir sey gormeyince...bu halleride beni hic sasirtmiyor artik.
Sebnem: Ne guzel iste.
Aysem: Aynen.
Fahriye: Neresi guzel ya. Boyle giderse...her neyse simdi ben soylemiyim yoksa sonu kotu olur.
Aysem: Bencede soyleme sen!!!
Omer: Boncukgoz, o kadar ozlediysen, bende senin sacini kurutayim. Hatirladinmi o gunu? Sorar siritarak.
Aysem: Omer sen bi sussan artik.
Omer: Neden susayimki?
Aysem: Omer, agizini kapa yoksa sonu kotu olur.
Omer: Ne olurki boncuk goz?
Aysem: Allahim sen bana sabr ver. Omer bir kelime daha edersen olucagini gorursun. O yuzden sus.
Omer: Ya tamam susdum.
Furkan: Ya bir sorunmu var Aysem?
Aysem: Yok Furkan abi.
Fahriye: Vallahi ben endiselenmeye basladim. En iyisi bi gidip bakayim. Der ve ayaga kalkar. Tam o sirada Reyhanla Mazhar gelir.
Mazhar: O millet, ne yapiyorsunuz burda?
Reyhan: Kesin bizi cekisdiriyorlar. Baska ne yapicaklarki?
Fahriye: Evet nerden bildin? Der ve dedikden sonra Seda Fahriyenin koluna vurar.
Seda: Ne cekisdirmesi...aaa nerden cikartdin? Neden oyle dusundun ki??
Reyhan: Nedenmi? Ben 40 yIllik arkadasarimi tanimiyormuyum yani?
Seda: Yalnis tanimissin o zaman. Biz hic oyle seyler konusmadik dimi Fahriye?
Reyhan: Ya neyse kapatalim bu konuyu, cunki bizim siza baska bir haberimiz var.
Mazhar: Hemde cok guzel bir haber.
Haluk: Neymis bu guzel haber?
Aysem: Aynen neymis? Cok merak etdim.
Reyhan: Yada biz fikrimizi deyistik. Soylemeyelimde, bir az daha merak edin.
Mazhar: Haklisin canim. Birakalim merak etsinler.
Fahriye: Ayy sunlara bak ya once soyleyelim deyip merak etdiriyorlar, sonrada soylemiyorlar. Ay soylemezseniz soylemeyin. Sanki ben merak etdimde.
Reyhan: Amma Fahrisko, en cok merak eden zaten sensin.
Fahriye: Yoo hic de bile.
Seda: Tabi-tabi.
Fahriye: Bi yeter ya uzerime gelmeyin.
Haluk: Hakketen ya! Hadi ne soyleyecekseniz soyleyin artik.
Reyhan: Tamam soyluyorum. Yada sen soyle askim.
Mazhar: Biz evleniyoruz!!!
Her kes: Ne?!
Fahriye: Peki nasil? Ne zaman,
Reyhan: Hemen simdi Fahrisko. Dimi Mazhar? Hadi gidelim.
Mazhar: Haklisin. Hadi gidelim gec bile kaldik. Diye saka yaparlar.
Fahriye: Ne??? Siz delirdinizmi?? Saka yapiyosunuz dimi?
Reyhan: Yooo saka yapmiyoruz. Neden saka yapalim ki? Qayet ciddiyiz.
Fahriye ayaga kalkarak soyler.
Fahriye: Ama ben size dedim dimi bunlar dengesini gercekten kaybetdi diye.
Reyhan: Mazhar, duydunmu? Bize dengesiz dedi. Hadi gidelim.
Mazhar: Bencede gidelim. Bekletmeyelim nikah memurunu. Ayip olur. Zaten 1 saatdir bekliyor.
Haluk: Siz gercekten saka yapmadiginiza eminmisiniz?
Mazhar: Tabi eminiz. Boyle islerin sakasi olurmu hic? Hem sizin istediginizde bu diyilmiydi?
Reyhan: Evet ya. Hem merak etmeyin. Biz simdi bir kosu gidip evlenelim, geldiyimizdede hayirli haberi alirsiniz artik. Diyerek iyice her kesi delirtir. Aysem haric. O anlar saka yapdiklarini, ama belli etmez. Sonucda onlarda surekli kuskulanmakla bu sakayi hakk etdiler.
Fahriye: Nen? Ne haberi ya?
Reyhan: Eee onuda evlendikden sonra soyleriz. Dimi askim?
Mazhar: Evet oyle. Hadi biz gidelim. Diyerek evden cikip evin bahcesinde saklanirlar.
Mazhar: Varmisin sakayi devam etdirmeye?
Reyhan: Aslinda fena fikir diyil.
Mazhar: O zaman ilk once nikah cuzdanina benzer bir sey bulalim. Yuzukler zaten var. Malum nisanlandik okulda.
Reyhan: Malum-malum. Peki ya sonra? Istersen gidip bide gelinlik ve damatlik bulalim.
Mazhar: Fena olmaz. Hem her kes hayatinda bir kez giyiyorsa, sende dugunumuzde ikinci kez giymis olucaksin.
Reyhan: Iki diyil, uc askim. Ben daha oncede giydim. Unutdunmu?
Mazhar: Serhatla evlenirken dimi? Diyerek surati duser.
Reyhan: Ne oldu? Kiskandinmi?
Mazhar: Evet olamazmi?
Reyhan: Olamaz. Cunki ben bir tek sana asigim adam. Anladinmi. Bunu aklinin bir kosesine yazki unutmayasin.
Mazhar: Tamam yazarim. Peki ne kadar cok asiksin.
Reyhan: Su anda her kesi karsima alarak, seninle bu sakayi devam etdirecek kadar cok. Hatta gerekirse sakayi gerceklesdiricek kadar cok.
Mazhar: Sen ciddimisin?
Reyhan: Evet, qayet ciddiyim. Bunu sende biliyorsun.
Mazhar: Tabi biliyorum, amma simdilik sadece saka olarak kalsin, cunki benim askim daha iyilerine layik. Bizimki asla unutulmayacak bir dugun olmali, olucakda zaten.
Reyhan: Bunu bende biliyorum. Cunki normal insanlar bile dugunlerini bir azda olsa unutulmaz yapa biliyorsa, biz a normal olmamiza ragmen neden yapmayalim? Unutulmaz dugunun alasini yapariz.
Mazhar: Tabiki. Bir istememize bakar. Illaki tarihe gecicek bir sey buluruz. Simdiyse gidip nikah cuzdaniyla gelinlik ve damatlik isini hall edelim.
Reyhan: Aklimdan gecenleri soyluyorsun askim. Hem onlar bunu hakk etdi. Madem kuskulaniyorlar, onlari yalanci cikartmayalim dimi?
Mazhar: Aynen. O zaman hadi gidelim.
Reyhan: Tamam, memnuniyyetle.
* * *
Fahriye: Ayy bayilcam simdi bunlar gercekten evleniyorlarmi simdi?
Seda: Ne guzel iste. Deniz kenarinda evleniyorlar. Romantik dugun olucak.
Aysem: Yalniz dugun olucagini sanmiyorum. Baksana bu kader acele oldugu icin sadece nikah olur. Der her kesi dahada delirtmek icin.
Fahriye: Kizim sen beni delirtmek mi istiyorsun?
Aysem: Yooo!!!
Seda: Nasil yooo? Gormuyormusun ciddi bir sey konusuyoruz burda?
Sebnem: Ya qaliba sen hakliydin Fahriye.
Fahriye: Sonunda bana inandiniz. Ama gec oldu.
Seda: Ay Fahriye ozur dileriz.
Haluk: Neyse birakin simdi ozuru falan. Konumuz ciddi. Bunlar simdi bas-baya evlenmeyemi gitdiler? Yoksa bu isde bir ismi var.
Aysemin ic sesi: Bir is varda, siz surekli kuskulandiginiz icin kolayca yutdunuz bu numarayi.
Aysem: Ya ne isi olucakki? Bas-baya nikah memurunu bekletmeyelim dediler. Demekki ciddiler.
Fahriye: Ciddi olduklarini anladik zaten. Neden simdi? Yani benim aklima bir sey geliyoda...
* * *
Bunlar burda bu konuyu tartisirken aradan 1 saat gecer ve hic birinin bu kadar zaman gectiyinden haberi bile olmaz. Bir biri ile surekli kavka etmekden Reyhanla Mazhari bile unutmuslardi. Tabi bu zaman surecinde Reyhanla Mazharda damatlikla gelinligi cokdan hall etmis eve donuyorlardi. Her kes neden ve nasil oldugunu bilmeden kavga etmekdeydi halya. Aysemde oturmus kenardan izleyerek sonunun ne olucagini merak ediyorduki, tam o sirada kapi acilir ve Reyhanla Mazhar iceri girer. Amma hic biri fark etmez. Aysem disinda tabi. Onlarda durup bir az bu sahneyi izledikden sonra sessizligi bozarlar.
Mazhar: Hey tebrik etmek yokmu?
Reyhan: Sonucda en yakin arkadaslariniz evlenmis, insan bir tebrik eder dimi?
Her kes, Mazharla Reyhana bakar.
Fahriye: Evlendinizmi?
Reyhan: Evet. Tebrik etmiyecekmisin?
Fahriye: Tebrik ederim arkadasim. Der ve bayilir. Her kes Fahriyeyi ayiltmaya calisir. Fahriye uyandiktan sonrada, yeni evli cifti sorguya almaya karar verirler.
Reyhan: Fahrisko iyimisin sen? Der Fahriye kendine geldiyinde.
Reyhan: Su getireyim mi sana?
Fahriye: Istemez. Once siz bu meseleyi anlatin bize.
Reyhan: Neyi anlatalimki? Evlenicez dedik evlendikde.
Fahriye: Neden simdi? Bizim neden simdi haberimiz oluyor?
Reyhan: Simdi cunki oyle gerekdi.
Seda: Ne demek oyle gerekdi?
Haluk: Mazhar sen bana neden daha once soylemedin?
Mazhar: Neyi soylemedimki abi?
Haluk: Evleneceginizi.
Mazhar: Soylerdikde, aniden oldu. Daha bu gun karar verdik. Yani bir kac saat once.
Sebnem: Nasil olur ya? Hem bu gun karar verirsiniz, hemde bu gun evlenirsiniz.
Reyhan: Dogru diyorsunda, boyle kaza durumlarinda genelde boyle olmazmi?
Aysem: Ne kaza durumu?
Reyhan: Seyyy ask kazasida diye biliriz.
Mazhar: Gerci biz kaza oldugunu dusunmuyoruz, amma genelde oyle denirde.
Fahriye: Kizim acik aydin anlatsaniza.
Seda: Al iste simdide sen dedin, acik aydin anlat diye. Amma biz san dediyimizde hic acik aydin anlatmiyordun.
Fahriye: Kizimm ben sizi oldururum. Sabrim tasiyor artik. Yeter ya! Cabuk anlatin her seyi!!!
Reyhan: Hani gitmeden once, bir kosu gidip evlenelim, sonrada hayirli haberi alirsiniz demistimmya.
Fahriye: Evet...sonra..
Reyhan: Yani artik evlendiyimize gore, mujdeli haberide vere biliriz. Dimi askim. Hadi soylesene.

Mazhar: Benimi ?
Reyhan: Eeee sakanin devamini getirmek fikri senindi. Deminden ben konusuyorum, bu guzel haberide sen ver.
Mazhar: Tamam veririm simdi. Bide ben bu haberin gercegini duya bilsem...
Reyhan: Zamani gelince onuda duyarsin. Hadi soyle artik.
Mazhar: Tamam.

Mazhar: Simdi hazir olun soyluyorum.
Fahriye: Hadi cabuk ol. Biz haziriz.
Seda: Catlatma adami hemen soyle.
Mazhar: Tamam soyluyorum. Yakinda ailemize bir misafir daha katilcak.
Fahriye:Ne?
Sebnem: Nasil?
Seda: Anlamadim
Haluk:Ciddimisiniz?
Reyhan: Durun ya! Bi sakin olun. Evet bizim cocugumuz olucak. Ikimizin cocugu. Der Mazhara bakarak.
Mazharin ic sesi: Sakasi bile guzel ya.
Reyhanin ic sesi: Ne dusundugunu tahmin ediyorum aslinda.
Fahriye: Ayyy benim korkdugum basima geldi ya. Ben size soylemisdim iste. Ama inanmadiniz bana
Haluk: Ya ben diyicek soz bulamiyorum.
Reyhanin ic sesi: Saka yapmamiz iyi oldu ya. Ne dusuneceklerini ve dusunduklerini oyrenmis olduk. Ama ben Fahriyeye gununu gostermezmiyim...nasilda boyle bir sey dusundu ya?
Mazharin ic sesi: Tamam son soyledigimizin sakasi bile guzel, amma bunlarda iyice abartdilar. Nasil boyle bir sey dusune bilirler?
Mazharin ic sesi 2 : Ama dun gece Elifle birlikte sahildeyken hicde oyle demiyordun. Hani tanqo sonrasi. Hatirladinmi? Sen dusununce hatta dusunmekdende o tarafa gecmekdeyken, onlarin boyle dusunmelerinin nesi toafki?
Mazharin ic sesi: Toaf iste. Hem neden bu kadar abartdilarki? Ben onu anlayamiyorum. Tamam bir az oyle dusunmus ola bilirim, sonucda biz nisanlandik. Ask atesi diye bir sey var.
Mazharin ic sesi 2 : Evet var. Onlarda bu yuzden boyle dusunduler.
Furkan: Mazhar, burdamisin? Heyyy!
Mazhar: Burdayim. Hem siz neden bu kadar abartdiniz ki??? Bi anlatin bana. Deminden beri siz bize soru soruyordunuz simdide biz soralim dimi?
Reyhan: Evet ya simdide siz cevap verin. Neden her seyi bu kadar abartiyorsunuz. Evlendiysek evlendik. Dunyanin sonu diyil ya.
Aysem: Kusura bakmayin ama Reyhan hakli. Neden boyle yapiyorsunuz ki? Sonucta onlar nisanliydi. Simdide evlendiler. Yani abartilacak bir sey yok.
Seda: Tamam, madem evlendiniz, nikah cuzdaniniz nerde?
Reyhan: Sey....biz qaliba onu almayi unutduk. Diyerek bir az geri cekilir ve o an kizlar Reyhanin ayagindaki spor ayakkabiyi fark eder ve cok sasirirlar.
Fahriye: Kiz sen spor ayakkabi mi giydin?
Sebnem: Nasil olur ya?
Reyhan: Evet. Ne olduki?
Seda: Insan dugunune spor ayakkabimi giyer?
Reyhan: Ha omu? Aslinda daha rahat kosabilmek icin giydim spor ayakkabimi.
Fahriye: Kosup ne yapicaksinki?
Reyhan: Sizden kacicam.
Sebnem: Aaa niye?
Reyhan:Yakalayipda bizi oldurmeyesiniz diye. Der sinsice gulerek.
Omer: Iyide neden boyle sey istesinlerki?
Reyhan: Simdi istemiyor ola bilirler ama, bir azdan tum bu gorduklerinizin bir saka oldugunu dediyimizde pekalya oldurmek isteye bilirler. Der ve birden artik dediyini anlar.
Reyyhan: Hayyy dedim bile. Diyerek eliyle agzini kapatir.
Fahriye: Ne dedin sen?! Sakami yaptiniz?
Seda: Benim kulaklarim dogrumu duydu yoksa? Yani siz bize saka yaptiniz?
Sebnem: Inanamiyorum ya. Bunu nasil bir saka?
Seda: Bildiyin essek sakasi arkadasim.
Fahriye: Hadi kizlar su ikisini bi guzel dovelim. 3 diyince basliyoruz.
Reyhan: Askim ne yapicaz?
Mazhar: Deminde dediyin gibi kacicaz.
Reyhan: Bak iyikide spor ayakkabilarimi giymisim. Biliyordum boyle olucagini.
Fahriye:1!
Mazhar: Hadi o zaman kaciyoruz.
Reyhan: Peki nereye?
Mazhar: Bilmem kosucaz iste. Nereye olursa.
Fahriye:2!
Reyhan: E odamiza diyicem, amma sacma olucak, cunki bir odamiz yok burda. Bence sahile gidelim. Hem zaten demin atesin yaninda oturamadik istedigimiz kadar.
Mazhar: Iyi kosalim o zaman.
Reyhan: Tamam ikimiz beraber. Der ve Mazharla ikisi birlikde evden cikar ve sahile dogru kosmaya baslarlar.
Fahriye:3! Hadi peslerinden kosalim.
Seda: Memnuniyyetle!!! Der ve Aysem Omer Deniz kiz ve Furkan haric Reyhanla Mazharin peslerinden giderler.

Gec olsada uzun ve komik olmasi icin elimden geleni yapdim. Umarim begenirsiniz. Uzun yorum ve begenilerinizi bekliyorum.

İkincı bahar.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin