Ikinci bahar 40 bolum.

44 0 0
                                    

<<Kucuk bir uyari. Atesli bolum olucak. Ama sonu yine duyqusala bagliyacak.>>

Nihatla Merve kendi arabalarina binip onden giderler. Mazharda kendi arabasina biner ve yol boyunca Reyhani .......klubune gitmeye ikna etmeye calisir. Hem aslina bakarsak, bu Reyhanin istegiydi. Simdi bir az sinirlendigi icin bu plandan vazgecmesine goz yumak istemiyordu, Mazhar.
Mazhar: Reyhan, ne oldu sana birden bire? Neden fikrin deyistiki?
Reyhan: Deyisti isde?
Mazhar: Ama neden? Sen diyilmiydin oraya gitmek isteyen?
Reyhan; Ama simdi istemiyorum isde.
Mazhar: Iyide neden? Hem gidersek cok eylenicez. Sende seversin. Ayrica beni o kadar heveslendirdikden sonra fikrini deyismeye hakkin yok. Hem ne olur sanki gitsek. Hadi ama...hatrim icin.
Reyhan: Tamam, ama hatrin icin.
Mazhar: Oh cok sukur!!!
Mazharin ic sesi: Sanki kendisi gitmek istemiyor? Bas-baya istiyorda naz yapiyor.
Mazhar: Yapsin. Istedigi kadar naz yapsin. Ben onun her nazini cekmeye hazirim.
Reyhan: Ne dusunuyorsun askim?
Mazhar: Ic sesim Reyhan sana naz yapiyor dedi,
Reyhan: Ne?!
Mazhar: Dinle hele. Ic sesim, Reyhan gitmek istemiyorum diye naz yapiyor sana dedi, bende yapsin, istedigi kadar naz yapsin, ben onun her nazini cekmeye hazirim dedim ona. Dediyinde, Reyhanda icden bir tebessumle Mazhara bakar.
Reyhan: Gercekden, her nazimi cekermisin? Yani buna o kadar eminmisin?
Mazhar: Eminim. Basaramammi saniyorsun?
Reyhan: Bilmemki. Hayat bu ne olacagini bilemeyiz. Ya dedigin gibi her nazimi cekemezsen?
Mazhar: Cekerim. Benden yana hic supen olmasin tamammi?
Reyhan: Tamam.
Mazhar: Sozmu?
Reyhan: Soz.
Mazhar: Hem, geldik bak.
Reyhan: Bu kadar cabukmu?
Mazhar: Iyi isde. Eylenceye daha erken basliyacaz demekki. Hem sende cok seversin atlari.
Reyhan: Sevmekde ne demek? Bayilirim! Atlar bana huzur veriyor. Bazende ilham bile getiriyorlar.
Mazhar: Oylemi?
Reyhan: Oyle tabiki. Hadi inelim.
Mazhar: Dur, bekle. Once musait bir yere arabayi park edeyim. Der ve arabayi binicilik klubunun giris kapisnin yakinlarinda bir yere park eder. Arabadan indiklerindeyse, Nihatla Mervenin onlardan once geldiklerini gorur ve hep beraber iceri gecerler. Once klubun kafeteryasinda birer kahve icer sonrada atlarin yanina giderler. Bir az atlari izledikden sonra, hepsi kendine bir at secer. Mazhar beyaz bir at secer, Reyhanda Mazharla birlikde ayni ata binmek ister, ama sonra ati fazla yormamak icin kendine koyu kahve reng bir at secer. Ayrica soylenene gore, secdigi at oldukca aksi bir atdi. Her kesi yakinina birakmazdi. Sadece bazi ozel insanlari. Daha dogrusu ozel olduklarini sandigi insanlari yakinina birakirdi. Reyhanda bu secilmislerden biriydi. Nihatla Merveye gelinceyse, onlar iki tane siyah at secerler kendilerine. Tabi ilk baslarda hepsi beraber takilir ve ayni zamandada sohbet ederler. 1 saat sonrada yollarini ayirir ve cift olarak takilirlar. Nihatla Merve gole taraf, Reymazda ormanin icine dogru surerler atlari.
Mazhar: Bide gelmek istemiyordun. Bak ne guzel zaman geciriyoruz.
Reyhan: Evet aptallik etmisim. Ayrica sende naz yapdigimi soylemisdin. Bu durumda gelmek istememem pekde gercek sayilmaz. Sadece senin ne kadar israr edecegini merak etmisdim.
Mazhar: Merakini gidere bildinmi bari?
Reyhan: Evet giderdim, ama ben sikilmaya basladim. Surekli boyle dolasicakmiyiz?
Mazhar: Sikildinmi? Peki ne yapmak istersin?
Reyhan: Yarisa ne dersin?
Mazhar: Yarismi? Nerden cikdi ya? Ne gerek var?
Reyhan: Kaybederim diye korkuyorum demiyorda...
Mazhar: Ne korkmasi ya? Sendenmi korkucam?
Reyhan: Hayir, benden diyil, kaybetmekden.
Mazhar: Tabi-tabi. Sen oyle san!!! Ben yarisi kaybetmekden korkucakmisim. Hic gulesim yokdu.
Reyhan: Kendinden o kadar eminsense yarisalim. Ne dersin?
Mazhar: Sen benimle yarismakmi istiyorsun? Bunu bir duello talebi olarak gorebilirmiyiz?
Reyhan: Evet. Hemde duello lafinin tam anlamiyla. Eee ne diyorsun?
Mazhar: Evet baslayalim. Ama madem benimle yarismaya bu kadar heveslisin, o zaman iddanin adini koyalim.
Reyhan: Sartlarimi diyorsun.
Mazhar: Tam ustune basdin.
Reyhan: Evet gercekdende guzel bir konu. Peki ya sartlari kim secicek.
Mazhar: Bilmem. Ama en iyisi....Der cebinden bir metalik para cikararak. Reyhanda hemen ne yapacaklarini anlar ve der.
Reyhan: Tura.
Mazhar: Bana kalanda yazi olsa gerek. Der ve atar.
Reyhan: Eee ne cikdi?
Mazhar: Simdi gorucez. Diyerek elini acar ve der.
Mazhar: Bu gun sans benden yana qaliba. Yazi. Der ve sinsi-sinsi guler.
Reyhan: Ofya!!! Boyle sansin... Neyse, hadi sartini soyle.
Mazhar: Tamam, soyleyicem. Ama ilk once dusunmem lazim. Acaba, ne istesem.
Reyhan: Ha bu arada kucuk bir uyari. Ne istedigini dusunurken, fazla abartma. Aksi takdirde intikamim aci ola bilir. Gerci ben kazanacagima gore sorun yok.
Mazhar: Oylemi Reyhan hanim?
Reyhan: Evet oyle. Supenmi var?
Mazhar: Tamam, madem abartma diyorsun, o zaman yarisi kazanan ozel, rahatlitici bir masaj seansini hak ediyor bence. Ayrica, kaybeden tum geceni kazananin basinda nobet tutmali. Hemde uyumadan.
Reyhan: Masajmi? Gece nobetimi?
Mazhar: Evet.
Reyhan: Kabul. En azindan bu ise yetenegin olup olmadigini oyrenmis olurum.
Mazhar: Kazanacagina halya eminsin yani?
Reyhan: Kac yillik binicilik deneyimime guveniyorum diyelim.
Mazhar: Anlasildi. O zaman iyi olan kazansin. Bu arada yaris nerde biticek.
Reyhan:........
Mazhar: Anlasildi. O zaman basliyoruz. Bir, iki, uc!!! Der ve yaris baslar. Mazhar ilk basda Reyhandan onde gidiyor ve hayli onde oldugu icin seviniyordu. Ama bir az erken seviniyordu. Reyhansa ilk baslarda pekde acele etmez. Neden? Cunki daha yarisin basinda at yorulursa sona dogru geri kalir. Gucden duser. Birden yuksek hizla kosarsa kazanamaz. Ama yavas-yavas sureti artirirsa ondekileri gecer sonunda. Yani yarisa isinma amacli. Ne demisler yavas-yavas hizlanan bir at normal giden bir arabayi bile gecer. Yani kontrolsuz guc, guc sayilmaz. Atda onun gibi. Kontrol etmesini biliceksin. Rehoda cocuklugundan beri bildiyi icin. Yarisin ikinci yarisinda Mazharin atini gecer. Ama bu Mazharin hic hosuna gitmez. Girdikleri iddayi hatirlar ve bir an hirsina kapilir. Kaybetmeyi goze alamaz. Oysaki idda sartlari o kadarda korkunc diyil. Yani kazansada, kaybetsede, yine en sonunda ikiside kazanmis olucaklardi. Fakat Mazhar o an bunu pek anlamaz. Once telasa kapilir, sonrada aklina bir fikir gelir ve hemen uygulamaya gecer. Reyhanda donup arkasina bakmadigi icin, Mazharin ortadan kayboldugunu fark etmez bir an. Mazharda aradaki az bir mesafeyi kapatmak icin baska bir yola sarpar. Ama o yolun sonunda Reyhani gecmez. Sadece ona hemen yakin bir yerden belirir ve biraz sonra onu gecerek yarisi kazanir. Tabi boyle bir final Reyhani bir hayli sasirtmisdi. Hic beklemedigi bir seydi. Ama bir tarafdanda, Mazharinda kendisi gibi iyi bir binici olmasi onu sevindirmisdi. Her gun yeni bir yetenegini kesf etdigi gibi bu gunde iyi bir binici oldugunu kesf etmisdi. Hatta kaybetmesine nerdeyse o kadar cok uzulmemisdi. Hemde bu kadar sasirmasina ragmen, nerdeyse onunla qurur duyuyordu. Ama Mazharin bu durumdan simdilik haberi yokdu. Bu yuzdende qalibiyetinden memnun bir sekilde atdan binerek bir az hava atar gibi tavirlarla Reyhanin yanina gelir.
Mazhar: Eee inmiyecekmisin atdan?
Reyhan: Ne? Ha atdanmi? Inicem-inicem. Der saskinca.
Mazhar: Bakiyorumda saskinlikdan kucuk dilini yutdun.
Reyhan: Oylede dene bilir. Der gulerek.
Mazhar: Gercekden cok toafsin. Kaybetmene ragmen guluyorsun.
Reyhan: Neden gulmeyeyimki? Gulmeyimde aglayayimmi?
Mazhar: Hayir tabikide. Ama ben boyle sevinecegini dusunmemisdim. Ama madem halinden memnunsun, o zaman evimize doner donmez sozunu tutarsin artik.
Reyhan: Sozumuz, soz! Tutariz, merak etme sen.
Mazhar: Eee o zaman artik geri donelimmi? Fazla uzaklasdik zaten. Boyle giderse bir kac saate hava kararicak.
Reyhan: Tamam, donelim.........Donelimde...nasil donelim?
Mazhar: Geldigimiz gibi.
Reyhan: Peki nasil geldik? Sahsen ben hatirlamiyorum.
Mazhar: Tabi kendini bu kadar yarisa kapdirirsan, olucagi bu. Unutursun tabi.
Reyhan: Hadi ben unutdum, peki ya sen? Sendemi hatirlamiyorsun? Der ve Mazhar bu soruya cevap veremez.
Mazhar: Ne olmus yani unutmussam?
Reyhan: Bide bana diyorya. Diyerek kendi atina binerek ilerlemeye baslar.
Mazhar: Dur beni bekle. Der ve oda atina binip Reyhanin pesinden gider. Yarim saat atlarla dolandikdan sonra, karsilarina kucuk bir kulube cikar.
Reyhan: Benim gordugumu sende goruyormusun?
Mazhar: Gordum. Hatta aklima guzel bir fikir geldi.
Reyhan: Nasil bir fikir? Yoksa...yok artik!!! Bizim donus yolunu bulmamiz lazim biliyorsun dimi?
Mazhar: Gecenin karanligindami? Bir azdan hava kararicak. Hem fenami bir az dinlenmis oluruz. Belki firsat varken, sozunude tutarsin. Hatirlarsan yaris oncesi bir iddaya girmisdik.
Reyhan: Surekli hatirlatmana gerek yok, cunki hatirliyorum zaten. Sozum soz dedimya. Ayrica ben bu durumdan hicde rahatsiz diyilim. Yani bunda uzulucek bir sey yok bence.
Mazhar: Hayret!!! Ben boyle surekli hatirlatmama kizarsin sanmisdim.
Reyhan: Yalnis tahmin. Biricik askimin cani masaj cekerde ben yapmazmiyim? Ayrica bunun icin illaki iddayami girmek gerek? Ama madem kazandin odulunude hak etdin. Ayrica...
Mazhar: Ayrica ne?
Reyhan: Ayrica...her gun yeni bir yetenegini kesf etmek hosuma gidiyor. Dahasi senin iyi bir binici oldugunu bilmek cok hos. Ara sira yarisiriz. Emin ol 2-ci sefer, boyle kolay kazanamayacaksin.
Mazhar: Nasil? Sen simdi iddayi kaybetdigine hic uzulmedinmi?
Reyhan: Yoo hadi iceri gecelim... Nede olsa simdilik baska bir sansimiz yok.
Mazhar: Tamam. Der ve atlari klubenin yanindaki agaclara baglayip dikkatlice klubenin kapisini acip iceri girerler.
Mazhar: Hey, kimse yokmu?
Reyhan: Qaliba yok. Hadi iceri girelim. Der ve Mazharla birlikde iceri girip kapiyi kapatirlar. Icerisi karanlik oldugu icin, penceredeki perdeyi acarlar. Gerci bir az sonra penceredende isik gelmiyecekdi. Bu yuzden klubenin icinde bir az dolasip bir kac mum ve qaz lanbasi bulurlar. Mazharda cebinden cakmak cikararak lanbayi yakar. Cunki hemen kibrit bulamazlar. Lambayi yakdikdan sonrada kulubeyi bir kez daha gozden gecirirler. Klubenin icinde, bir odun sobasi, birer yatak, masa ve bazi gereke bilicek seyler vardi.
Reyhan: Dusundugumuzden daha iyiymis.
Mazhar: En azindan bu geceyi rahat gecire biliriz.
Reyhan: Aynen. Hemde unutulmaz bir gece olacagi kesin. Yani bir ormanda kaybolup geceyi klubede gecirmedigimiz kalmisdi, oda oldu. Gerci, halya eksik kalan seyler var.
Mazhar: Ne gibi?
Reyhan: Mesela issiz ada gibi. Halya ne hikmetse issiz bir adaya dusmedik.
Mazhar: Vallahide oyle. Bende halya issiz adaya dusmememize hayret ediyorum. Nede olsa, nerde bir macera varsa bizi buluyor. Olmadi biz kenimiz onu cagiriyoruz.
Reyhan: Demekki bu sefer orman bizi cagirdi. Bakalim sirada neler bekliyor bizi?
Mazhar: Macera olarak bilemede, ama yakin bir kac saatde bizi nelerin bekledigini tahmin eder gibiyim.
Reyhan: Oylemi? Neymis peki. Diyerek Mazhara yaklasarak eliyle hafivce yuzunu oksar. Bir nevi bastan cikarmaya ufak adimda dene bilir.
Mazhar: Bence sende cok iyi biliyorsun bizi neyin bekledigini. Diyerek, aniden Reyhani kucagina alirve onu duvara yaslayarak aniden opmeye baslar. Reyhanda ilk basda karsilik verir, ama sonra birden ayrilarak der.
Reyhan: Ya dur ne yapiyorsun?
Mazhar: Biricik karimla hasret gideriyorum, diyerek bu seferde boynundan opmeye baslar. Reyhaninda bu cok hosuna gider ama yine Mazhari durdurur.
Reyhan: Ya klubenin sahibi gelirse?
Mazhar: Tanri misafirine bir sey demez her halde. Hem o gelinceye kadar isimizi bitiririz. Diyerek yine opucekken, Reyhan yine onu durdurur ve der.
Reyhan: Mazhar, sobayi yaksaydin bari. Havada karardi kararicak. Geceleri serin olur.
Sen cabuk hall edersin zaten.
Mazhar: .........Iyi ben o zaman gidip sobayi yakayim. Girisde klubenin yaninda hazir odunlar gormusdum. Alip geleyim bari.
Reyhan: Tamam alda gel. Askim...
Mazhar: Ne frown ifade simgesi Der durup arkasin i donerek.
Reyhan: Seni seviyorum askim. Kusme tamammi? Ayrica bir az cabuk hall edersen soba isini, inan cok sevinirim. Diyerek uzakdan opucuk yollar ona. Mazharda hemen disari cikar ve odunlari alarak geri doner. 5-10 dakika sonrada sobayi yakmayi basarir. Sobayi yakdikdan sonrada, yuzunu Reyhana donerek der.
Mazhar: E nerde kalmisdik askim?
Reyhan: Bilmem...ozel bir anda kalmisdik sanki. Diyerek kalkip Mazharin yanina gelir ve onu dudaklarindan oper.

İkincı bahar.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin