(Multi Emre. Allah'ım bu yaratıktan kim ayrılır taş mübarek. Masal'ı tekrar Emre ile yatırasım geldi olmadı bu böyle) şarkı koymayacaktım ama kuru kuru gitmesin dedim. İyi okumalar...
~~~~~~~~~~~~~~ ~Emre'nin Ağzından Geçmiş Zaman~ ~~~~~~~~~~
Refleks olarak kapıdan giren kıza baktım. Siyah saçlar ve sanki savunulmayı bekliyormuş gibi ışıltıyla bakan mavi gözler.
Sevimli görünen bu kız benim zevklerimin tam tersiydi. Bir kere bu kız kesin uzun süre ilişki kızı ve ilgi alaka isteyen, trip atan kızlardandır. Eee günümüz erkekleri kızlarımızın götünü çok kaldırıyor malum sağ elden sıkıldıkları için.
~ Ayrıca bu kız kesin 'ivlinmidin ilmiz bi kiriii .s .s ' tiplerden birine de çok benziyor. Anlayacağınız çok zıttız. Kızın ilgimi çeken tek yanı vücut ölçülerinin çok güzel olması. Tamam aramızda ki boy farkı ondan ötürü baya var ama fiziği on üzerinden sekiz alırdı.
Hadi ama herkes bilir ki ben büyük göğüs severim. Yüze önem vermem. Onu incelemeyi kestiğimde bakışlarımı gözlerine çıkardım ve istemeyerek onun gözlerinin kaslarımda takılı kaldığını gördüm. E tabi etkilenilmeyecek oğlan değilim. Kendine kızar gibi bir hale bürünüp tamamen çocuksu bakışlarını geri takındı. Ve samimi bir gülümsemeyle selam verdi.
Doğum günü çocuğuna sıkıca sarılarak onun yanına geçti. Ne yani Enes'le sevgilimi lan bunlar? Zaten sadece değişiklik olsun diye geldiğim doğum günü partisin de biraz olsun eğlence çıkmıştı. Kimsenin gelmediği bu kafenin alt katı tamamen bize aitti ve biz de on kişi felandık. İsminin Selin olduğunu öğrendiğim kız bana yiyecek gibi bakıyordu.
"İşte ağzıma göre birini buldun" dedi piç olan iç sesim. Haklı ama şimdi.
Ortamda ki kızlarla muhabbet ederken yeni kızın adının hiç söylenmediğini farkettim. Enes'te düzenli olarak güzelim felan diyordu. Merak etmiştim acaba böyle bir kıza ailesi nasıl bir isim koymuştu?
Herkes kendi halindeyken
"Merhaba ben Emre" dedim gülümseyip. İstemeden gülümsüyordum ama gamzelerimin kızları etkilediğini de biliyordum. Gamzeme baktı ve ciddi bir ifade takınarak
"Memnun oldum" dedi nazikçe ve önüne döndü. E isim? İsmini söylemedi ki?
"Benim de memnun olmam için senin de ismini söylemen gerekmez mi?" dedim.
"Hayır. İsmimi söylemek istemiyorum." dedi omuz silkerek.
"Ama ismini merak ettim şuan. Bence söyle. Söz kimseye söylemem." dedim göz kırparak. Refleks olarak alt dudağını yaladı ve biraz öne eğilerek
"Sana ne?" dedi fısıltıyla. Sana ne mi? Sana ne ne ya?
"Sana ne mi?" dedim istemsizce.
"Evet söylemek istemiyorum." dedi sinirle.
"Altı üstü bir ad lan söylesene."
"Söylemiycem"
""Artık adının ne olduğunu söyler misin bana?"
"Sana ne ya!"
"Ya kızım deli mi edeceksin beni? Bana ne cidden" dedim ve sinirle önüme döndüm. Masadakiler ne olduğunu anlamaz gözlerle bir bana bir de inatçı kıza bakıyordu. Yanımda ki kız istifini hiç bozmadan benle sohbete devam etti. Sonra Selin bana işaret yapıp lavaboya kalktı. Kaltak işini iyi biliyor. Kapıdan hızla bizim gruptan olan Buse olduğunu bildiğim kız koşarak 'Masaaaaaal' diye inatçı kıza doğru bağırdı. Ama işin en garibi ise O kadar sevecen bir şekilde karşılık verdi ki gülümsemesine hayran olmadan duramadım. Bu kız sürekli gülmeliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDEN
ChickLitBedenim benim değildi artık. Bu tanıyamadığım vücûd benim olamazdı. Peki sahibi kimdi? (+18) (19.01.2016 tarihinde yayımlanmaya başlamıştır. )