Şeytanla Dans

13.4K 242 37
                                    

Üzerimdeki deri ceketi çıkartıp aynı işlemi kendi yaptı. Gerçekten göz alıcı bir görünümü vardı. Dans pistine doğru giderken tüm gözlerin bizim üstümüzde olduğunu gördüm.
"Şeytanın mekanında, şeytanla dans edeceksin Melek. Dikkatli olsan, hatta iyi olsan iyi olur. " dedi kendini bilmiş bilmiş. Tek karışımı kaldırarak ona baktım.
"Samimi dans ederim. Kendini tutabilecek misin ŞEYTAN? " Dedim gülerek. Sonra yeni şarkı başladı. Şarkıyı biliyor muydum? Hayır.
Bize bakanlardan dolayı gözüm korkmuş muydu? Evet. Ama şuan dans etmek istiyordum. Hafif çakır keyif olmanın verdiği rahatlıkla ellerimi Savaşın boynuna doladım. (Multideki şarkı) tam striptizlik şarkıydı. Oda belime ellerini yerleştirince kendimi ona bastırdım ve ona sürtünerek kalçalarımı oynatmaya başladım. Şarkının gidişatına göre hafif aşağı doğru kayıp aynı şekilde sürtünerek yukarı çıkıyordum. Savaş'ın gözlerine baktığımda koyulaştığını ve belimi sıktığını fark ettim. Ben şeytanla dans ediyorsam oda daha önce hiç sahip olmadığı bir şeyle; melekle dans ediyordu. Saçlarımı bir sağa bir sola savuruyordum ve bedenimi ritmik bir şekilde sallıyordum. Tabi Savaş'ın kendine bastırmasından dolayı sıkça ona sürtünüyordum. Şarkı yavaşladığında arkamı dönüp kendimi ona yasladım ve ellerimi arkadan boynuna sorardım. Bu şekilde tamamen önündeydim ve kalçalarım erkekliğine sürtüyordu. Şarkının ritmiyle kalçalarımı sallıyordum ve Savaş gözlerini yummuştu. Duvardaki aynması bir şeyden (tablo galiba) görebiliyordum. Dudaklarını boynuma yaklaştırdığında bedenimi hafif aşağı doğru kaydırıp sertçe geri yukarı çıktım. Ne ara bu kadar iyi dans eder oldum bilmiyordum ama içimdeki sürtük beni yönlendiriyordu. Savaş yaramın olduğunu bildiği yeri eliyle sıkışınca hafif öne doğru eğildim. Bir nevi domalmıştım. Geri düzeldiğimde Savaş'a döndüm. Yüzüme kendini bilmiş bir gülümseme yerleştirip tek elimi dövmesinin olduğunu bildiğim yere yerleştirip şarkı hızlanınca saçlarımı umursamadan kafamı sağa sola sallamaya başladım. Savaş ellerini kalçalrıma indirdi ve sertçe sıktı. Sonra beni çekip kendine bastırdı. Oda ritme ayak uyduruyordu. Ama ben şuan nasıl dans ettiğine bakamayacak kadar kendimden geçirmiştim. Ellerimi başımın üstüne kaldırıp dans etmeye devam ettim. Savaş dayanamamış olacak ki ıslak dudaklarını boynuma gömdü. Bedenim yanıyordu. Damarlarıma karışan alkol her zerremi yakıyordu. Dans ettikçe alkol daha çok etkisini gösteriyordu. Kalçalarımdan sıkarak beni kendine bastıran Savaş'a baktım. Benden her şekilde yararlanacağı su götürmez bir gerçekti. Ve ben bundan korkmuyordum. Ne demişti? Elimde can vermenden korkuyorum demişti. Kendini durduramayıp fantezilerinden dolayı ölebilir miydim yani? Peki ben bunu neden önemsemiyordum? Ellerimi boynuna dolayarak onu kendime daha çok bastırdım. Boynuma yığınlarca sulu öpücük bırakıyordu. Boynumun sert bir şekilde ısırdığında saçlarını çekerek acı bir inleme bıraktım ona. Ama o ne kendini çekmişti ne de dişlerini gevşetmişti. Acıyordu. Bana hiç acımadan canımı yakıyordu. Ve ben onu kendime daha çok bastırıyordum.

"S-savaş... " diye dayanamayacağım hale geldiğimi anlatmaya çalıştığımda kendine geri çekip başını başım hizasına getirdi.
"Melek... " diye fısıldadı dudaklarıma. Ben bir gözlerine bir dudaklarına bakarken dudaklarında takılı kalıp
"Kendini tutamayacağını biliyordum. " Dedim zafer gülüşümü takınarak. Kaşlarını çatarak beni biraz daha bastırdı.

"Tüm bara kendini sergiledin az önce Melek. Şuan benim yerimde kim olsa kendini tutamazdı." dediğinde kıkırdamıştım. Savaş'ın arkasından bara doğru baktığımda o çirkef garsonu gördüm. Savaş'ın boynuna sarılarak garsona işaret parmağımla yanımıza çağırdım. Çirkef kıskanç gözlerini üzerimizden ayırmayarak kıvırta kıvırta yanımıza yürüyordu. Esmerdi. Boyum kadar uzun bacakları vardı. Kusursuz bir fiziğe sahipti belliydi. Kendimi düşününce çok çirkin hissettim. Yanımıza geldiğinde Savaş'ın geri çekilip ne olduğuna bakmasına fırsat vermeden kızın kulağına yaklaşıp 

BEDENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin