Demir'in son sözleri aklımda yankılanıyordu. O sert ses tonu. Karanlık gözleri. Titriyordum. Duyduklarımdan, öğrendiklerimden dolayı ağlıyor ve titriyordum.
İris 'abimin kötü yanları var ama ondan korkma, kaçma, tanı' derken bunları kastediyor muydu? Ne tepki verecektim? Ne yapacaktım? O soğukkanlı aklım beni tamamen terk etmişti. İçimde kocaman bir boşluk vardı. Ne düşünebiliyor. Ne hareket edebiliyordum.
"Annemi ve babamı acımadan kendi ellerimle vurdum!" demişti. Nasıl unutabilirdim ki? Bilinçaltımda hiç yardımcı olmayarak sürekli tekrarlıyordu bu cümleyi.
Bakışlarımı korkarak Demir'e çıkardığımda gözlerinde hiçbir ifade olmadan beni izlediğini gördüm. Hatta yüzünde çarpık bi sırıtış bile vardı. 'Ne oldu hani bu kadar karanlık olamazdım?' diyordu. Kim bilebilirdi ki yani? Ben anca uyuşturucu satıyordur, iki adam kaçırıp konuşturup bırakmıştır felan diye düşünüyordum.
Kendimi çıplak kalmış gibi hissediyordum. Soğuk demir tenime işliyordu. Aynı Demir'in gözlerime işlediği gibi. Ama bu sefer yakmak yerine soğutuyordu. Karşımda bana zevk veren, etkilendiğim adam artık yoktu. Artık ondan sadece korkuyordum.
"Bir şey demeyecek misin?" dedi düz bir sesle. Bana hala oturduğum sandalyenin tepesinden bakıyordu.
"B-ben.." diyebildim sadece. Kelimeler çıkmıyordu. Çıksa da ne diyebilirdim ki? Sinirlendiğini hissettim.
"İşte bu karanlık Masal. Senin aklının alamayacağı kadar karanlık benim hayatım. Ama ben seni bu yüzden kendimden uzaklaştırmak istemedim. İris'ten sakladığım gibi senden de saklayabilirdim çok rahat, fakat sen ve ben diye bir şey olmaz Masal. Unut bunu. Yaptığımız yanlıştı ve oldu bitti. Senden tek bir ricam var lütfen aramızda kalsın."
"Beni bu yüzden kendinden uzaklaştırmadıysan başka ne gibi bir sebebin olabilir ki?"
"Biliyorum bu bile yeterli. Ayrıca seni benim yanımda gördükleri an sana zarar verip bana karşı kullanmak isteyecek çok kişi var ama inan bana asıl neden bu değil."
Korkmuştum. Onun yüzünden bana zarar verebilirlerdi. Ama İris'i koruduğu gibi beni de korurdu istese. Bunların hepsini beni kendinden uzaklaştırmak, korkutmak için söylemişti. Başarılı olmuştu da ama içimde çok gerilerde hala ona sarılarak uyumak isteyen bir yanım vardı. Aklım baskın geliyordu sadece.
"Peki neden Demir? Neden olmayız biz? Beni de diğer kızlar gibi tek gecelik mi gördün?"
"Alakası olmadığını hala anlayamadın mı aptal?!" diye bağırdı.
"Bir açıklama yap o zaman!" diye bağırdım. Şuan beni burada öldürebilecek bir adama karşı bağırmak çok akıllıcaydı gerçekten.
'Üstelik acımadan kendi ailesini öldüren bir kişi seni neden öldürmesin?' dedi aklım. Cidden yürek yemiş felan olmalıydım. Gözlerini kapatıp burun kemerini sıktı. Sakinleşmeye çalışıyordu.
"Annenle ben konuştum. Yarın sabah eve gidip hastaneye gidersin. Şimdi boş olan odaya geçip uyu Masal." dedi düz bir sesle.
"Korkağın tekisin. Benim sorumluluğumu almamak için beni uzaklaştırıyorsun!" diye bağırdım. Tekrar sinirlenmişti. Ne kadar çabuk sinirleniyordu böyle? Ama aklım almıyordu. Ondan uzaklaşmak istemiyordum. Şuan bana sarılsın hepsi bir yalan aslında senden çok etkilendiğimden dolayı korktum o yüzden uzaklaştırmak için bir bahaneydi desin istiyordum.
"Hayır aptal hayır. Kardeşim gibi gördüğüm kuzenim seni köpek gibi seviyor çünkü ve ben seninle yatıyorum bu şerefsizliği ona yapamam anladın mı!" diye bağırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDEN
ChickLitBedenim benim değildi artık. Bu tanıyamadığım vücûd benim olamazdı. Peki sahibi kimdi? (+18) (19.01.2016 tarihinde yayımlanmaya başlamıştır. )